• 1
    sürecin en başından itibaren erden timur’un suçsuzluğuna olan inancımız tamdır. yalnızca galatasaraylı kimliği nedeniyle ülkenin en büyük sermayesine karşı dimdik ayakta duran, galatasaraylıların mutluluğunu kendi mutluluğu olarak bilen sayın erden timur’un neden hedef alındığını hepimiz çok iyi biliyoruz. soruşturma konusuyla hiçbir doğrudan bağlantısı bulunmamasına rağmen, sürecin ısrarla galatasaray ile ilişkilendirilmesi ve özellikle medya üzerinden yürütülen yoğun, sistematik algı operasyonları, bu durumun en somut ve çarpıcı göstergelerindendir.

    günlerdir erden timur üzerinden galatasaray’a yönelik olarak sürdürülen sistematik, organize ve bilinçli bir saldırının farkındayız. sahada rekabet edemeyen, kaybetmeyi hazmedemeyen ve başarısızlıklarıyla yüzleşmek yerine sorumluluktan kaçan rakiplerin; kendi çarpık ve çıkar temelli düzenlerini saha dışı hamlelerle galatasaray’a dayatmaya çalıştıkları artık açıkça görülmektedir. sportif mücadelede varlık gösteremeyen bu çevrelerin, hukuku, medyayı ve algı mekanizmalarını araçsallaştırarak galatasaray’ı bu kirli oyunun içine çekme çabaları kabul edilemez.

    bu kirli ve organize sürece hangi medya gruplarının, hangi siyasi figür ve yapıların bilinçli biçimde dâhil olduğu, galatasaray camiasının kolektif hafızasında isim isim, tutum tutum not edilmektedir. hiç kimse bu kaydın unutulacağını ya da üzerinin örtüleceğini sanmamalıdır. zamanı geldiğinde, bu süreçte sergilenen her tavır; hukuk, kamuoyu, tarih ve vicdan önünde açık biçimde sorgulanacak ve karşılığını misliyle bulacaktır.

    sayın erden timur’un tutuklanması, hukuk devleti ilkeleri açısından ciddi bir sorgulamayı zorunlu kılan bir durumdur. kendisi, suç gelirlerinin aklanmasına ilişkin mevzuat kapsamında tutuklanmış olmakla birlikte, isnat edilen suçlara dair somut ve ikna edici bir gerekçe kamuoyuna yansımamıştır. tutuklama gerekçeleri arasında, halka açık bir şirketle gerçekleştirilen legal ticari faaliyetlerin de yer aldığı görülmektedir. bu yaklaşım, hukuk mantığı açısından kabul edilebilir olmaktan uzaktır. zira bu bakış açısının benimsenmesi hâlinde, aynı şirketle ticari ilişkisi bulunan tüm paydaşların benzer suçlamalarla karşı karşıya kalması ihtimali doğacaktır ki bu durum hukuki güvenlik ve öngörülebilirlik ilkeleriyle bağdaşmaz.

    erden timur’un bu suçla ilişkilendirilmesini kabul etmemekle birlikte erden timur’un para tahsil ettiği iddia edilen kişiler bakımından, suç gelirlerinin aklanması mevzuatı açısından belirleyici olan husus, söz konusu paranın bankacılık sistemine girişinde erden timur’un kolaylaştırıcı veya yönlendirici bir rolünün bulunup bulunmadığıdır. oysa açık kaynaklarda ve hatta galatasaray karşıtlığıyla bilinen çevrelerin dahi ifadelerinde, söz konusu ödemelerin erden timur’a değil, tamamen yasal ticari ilişkilerin karşılığı olarak ilgili şirket hesabına ve doğrudan bankacılık sistemi üzerinden gerçekleştirildiği açıkça yer almaktadır.

    bu durumda şu soruların sorulması ve kamuoyuna açık, net yanıtlar verilmesi zorunludur:
    eğer erden timur bu gerekçelerle tutuklanmışsa, söz konusu kişiler parayı hangi banka aracılığıyla göndermiştir? bankacılık sistemi üzerinden gerçekleşen bu işlemler sırasında ilgili banka neden herhangi bir şüpheli işlem bildirimi yapmamıştır? paranın yatırılması esnasında görevli gişe personeli başta olmak üzere, bankacılık sürecinde yer alan kişiler hakkında herhangi bir ifade alma ya da işlem yapılmış mıdır?

    bu soruların tamamı cevapsız bırakılırken yalnızca paranın alıcısının hedef alınması, hukuki tutarlılıkla bağdaşmadığı gibi, soruşturmanın tarafsızlığı ve ciddiyeti konusunda da haklı tereddütler doğurmaktadır.

    bu tablo karşısında, soruşturmanın hukuki ölçütlerden uzaklaşılarak kişisel kimlikler ve algı yönetimi üzerinden şekillendirildiği izlenimi güçlenmektedir. hukukun temel ilkeleri olan masumiyet karinesi, ölçülülük ve tutuklamanın istisnai bir tedbir olduğu gerçeği göz ardı edilerek yürütülen her süreç, yalnızca bireyler açısından değil, hukuk devletine duyulan güven açısından da onarılması güç zararlar doğurur. bu nedenle, yargı makamlarının hiçbir baskı, yönlendirme ya da kamuoyu manipülasyonuna kapılmadan, yalnızca somut deliller ve hukuk kuralları çerçevesinde hareket etmesi zorunludur.

    inancımız odur ki, yürütülecek yargılama süreci sonunda erden timur, hukukun gerektirdiği şekilde ve alnının akıyla bu süreçten çıkacaktır.

    unutulmamalıdır ki; galatasaray taraftarı erden timur’un yanındadır ve #erdentimuryalnızdeğildir!
  • 13
    kesinlikle katılmadığım cümle.
    kendisi son derece yalnızdır.
    bu yüzden de tutuklanmıştır.
    yıllardır deplasmandan deplasmana koşan bir avuç fedakar taraftar haricinde yanında kimse yoktur.
    artık galatasaray’ın lobisine, taraftarının gücüne, yönetiminin etkinliğine dair inancım sıfırlanmıştır.
    sahada başarıları bir şekilde yakalıyoruz fakat geri kalan alanlarda koca bir balonuz.
    kimse kendisini kandırmasın, rahat ortamlarda klavye başında erdem timur yalnız değildir diye şimdi tatmin etmeye yapmaya devam edebiliriz.
    12 saat boyunca buz gibi havada o adliyenin önünde bekleyen başta sebahattin şirin olmak üzere oradaki herkesten allah razı olsun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın