• 117
    belli, yaşı büyük, yıllarını galatasaray'a vermiş bir abimiz, çok eski, bizlerin izleyememiş dahi olduğu maçları takip etmiş zamanında, ama sanıyorum yakın zamanı hatırlamakta zorlanıyor. galatasaray erkek basketbol takımı, 2 yıl öncesine kadar tamamen yerinde sayan, sadece derbi maçlarda takip edilen, avrupayı geçtim, lig şampiyonluğunu dahi ağzına alamayan bir durumdaydı. bu zaman içinde fenerbahçe'nin ülker ile birleşmesiyle de iyice geride kalmıştı, iç saha maçlarında fenerbahçe'yi yenmekle avunuyorduk, bir de eurocup'ta finalfour oynamışlığımız var. kadromuz da hiç bir zaman vasatı aşamadı. şu an hiç ortalarda göremediğimiz dahi basketbolcuların adını haykırıyorduk tribünde yıldız diye.

    oktay mahmudi böyle bir takımı devralıp ilk senesinde finale çıkararak, eurolig elemelerine soktu. ikinci senesinde eurolig'e hem katılıp, hem tur geçirip, ilk 8 şansını da son maça kadar zorladı. ben, hayatında basketbol oynamamış, sadece izleyen, hiç anlamayan biri olarak dahi, galatasaray'ı bir anda eurolig seviyesinde başabaş maçlar oynarken görünce şaşırdım. ligde de yarı finalde elenerek bitti sezon, elbette daha büyük başarılara layığız, hedefimiz, gayemiz bu. ama bu sürecin neresi emekleme onu pek anlayamıyorum. direk yükselip kupalara mı boğulmalıydık oktay mahmudi ile birlikte? böyle bir bakış açısı fazla hayalperest, yatırımlar yapan, destekler veren tek kulüp biz değiliz, onlarca kulüp var karşımızda, armut toplamıyorlar, spora böyle bir yaklaşım hakikaten komik.
App Store'dan indirin Google Play'den alın