• 309
    şimdi bu adama takımın parçalarından biri diye bakarsan yararlı bir sezon geçirmiş diyebilirsin. yeri geldiğinde el yakan üçlükleri attı, yeri geldi rakip faul problemindeyken sürekli içeri girip faul alıp sayılar buldu, yeri geldi tempoyu yükselterek ikili oyunlarla uzunları besledi, belki de yapmadığı kadar savunma yaptı. transferi de bana göre doğruydu. mahmuti'nin kısıtlı hücum gücüne sahip takımına böyle bir sayı potansiyeli yüzde yüz şarttı.

    fakat kariyeri alt alta yazılınca belli bir yer kaplayan, kişisel olarak da jasikevicius'tan sonra en sevdiğim guard olan jaka'ya takımın parçası olarak bakmam, sen de bakamazsın. tamam pao'da, barcelona'daki rolü daha çok takımın 2. ya da 3. yıldızı konumundaydı ama galatasaray'da bunu bekleyemezsin. lider özelliklerini açığa çıkarmak zorundasın. lakovic bunları sezon geneline yayamadığı gibi hücumda da takımı sürükleyemedi. kabul kendisinden kobe misali bir liderlik bekleyemezdik basketbol özellikleri dolayısıyla ama bu lakovic'in alamadığı sorumlulukların bahanesi olamaz. bu açığı takım, sene başında savunma için transfer edilen gordon'a planlanmamış ve kendiliğinden oluşan liderliği vererek direksiyona oturtmasıyla kapattı. bütün sezon ligde avrupada takımı sırtlayan gordon'un formsuzluğu lakovic'in saydığım eksikliklerini daha belirgin hale getirdi.

    lakovic'e herhangi bir baskebolcu gözüyle bakılamaz. en önemli eurolig maçının son topunda spiker top lakovic'e gelmeden haydi lakovic diyor, avrupada galatasaray'dan bahsedilirken ilk onun adı geçiyor. beşiktaş serisinin 4.maçı*son topa kalsa yine o topu lakovic kullanmalı. bu beklentilerin altından kalkamadı lakovic sezon boyu. her zaman lakovic için bir sonraki maça inşallah deyip durduk. elden gelen yine bir şey yok. inşallah bir sonraki maça.
App Store'dan indirin Google Play'den alın