1398
çok değerlidir. hatta sanki bir müzenin en nadide parçasdır. öyle ki, müze görevlisi olsan, bu nadide parça için şöyle bir dipnot koymadan geçemezsin: müzayede edilemez, ettirilmesi düşünülemez, teklif dahi edilemez...
elbette ki söylemeye gerek yok ki, bu nadide parçayı çok değerli eden o müzenin ta kendisidir; galatasarayımızdır, kendisi de gördüğüm kadarıyla içten ve heyecanlı bir galatasaray taraftarıdır, hem o parçanın ne kadar değerli ve kıymetli olduğuna hem de o kıymeti ve değeri ona müzenin verdiğine kanaat getirecek yürektedir.
uzun seneler, çok uzun seneler hem de, parçalı formamızın içinde armamızın yanında savaşacak kabiliyettedir.
belki de prekaziden, hagi'den bu yana 'kendim gibi gördüğüm-öyle de sevdiğim' ender futbolculardandır.
ki takım oyununa ve galatasaray vurgusuna 'hala' çok önem vermeme rağmen, bunu demeden geçemedim...
elbette ki söylemeye gerek yok ki, bu nadide parçayı çok değerli eden o müzenin ta kendisidir; galatasarayımızdır, kendisi de gördüğüm kadarıyla içten ve heyecanlı bir galatasaray taraftarıdır, hem o parçanın ne kadar değerli ve kıymetli olduğuna hem de o kıymeti ve değeri ona müzenin verdiğine kanaat getirecek yürektedir.
uzun seneler, çok uzun seneler hem de, parçalı formamızın içinde armamızın yanında savaşacak kabiliyettedir.
belki de prekaziden, hagi'den bu yana 'kendim gibi gördüğüm-öyle de sevdiğim' ender futbolculardandır.
ki takım oyununa ve galatasaray vurgusuna 'hala' çok önem vermeme rağmen, bunu demeden geçemedim...
