13
makine değil insan olduğu gerçeği nedense her zaman göz ardı edilen, türkiye'de -her ne kadar aldıkları paralar ve lüks yaşantıları ile gündeme gelseler de- aslında mesleki açıdan çok zorluklar yaşayan insanlar bütünü. gerçi aldıkları yüksek ücretlere karşılık bir bedel olarak yaşadıkları zorluklar herkes için -kabul edilebilir- olarak görünse de aldıkları sorumluluk da o oranda büyüktür. karambol bir pozisyonda topa saçma da olsa yapacağı bir dokunuş belki de milyonlarca insanın yüzüne manasız ama uzun süreli bir gülümseme/somurtma koyacaktır. binlerce insanın ekran başında bakmaya cesaret edemediği pozisyonların içinde sakinliğini koruyup gerekli müdaheleyi yapmak durumundadır. milyonlarca lira almaktadır belki ama bu parayı -en hafif tabirle- birazcık yediği zaman bile toplumun her kesiminden alakalı alakasız bir ton laf yemektedir. gerçi bu sorumluluğu hissetme/taşıma olgusu kişinin kendi içindeki ahlakla ilgili bir durumdur ya, o da ayrı bir yazı konusudur. futbolculara dair özelikle türk insanındaki en yaygın yaklaşım tarzı -adamlardaki şansa bak-dır. belki o yeteneğe sahip olmak bir şanstır ama, bütün o imkanları bir anda kaybetmek de mümkün ve şans eseri bir olaydır.