493
bazı zamanlar gelir.
yorulmuşsunuzdur artık. yaşınız biraz ufaktır. hayatı çözdüğünüzü hiç bir zaman düşünmemişsinizdir. karşılaktıklarınızdan sonra hayatın nasıl geçiceğini düşünür olmuşsunuz.
bazı zamanlar gelir.
neden burdayım ? ne sikim oluyor lan burda! bir tek kelime daha duymak istemezsiniz. çekip gitmek istersiniz. ama yapamazsınız. yeteri kadar güçlü değilsinizdir. o tantanayı çekmek zorunda kalırsınız. her gün sevmediğiniz bir yemeği yemek gibi...
bazı zamanlar gelir. ve hiç gitmezler.
hep orada kalırsınız.
sevmediğiniz o küçük loş odada.
bir güneş parıltısı görmek istersiniz. bir ışık, bir umut...
bir umut bulduğunuzda, karanlık olan taraflarınız o umudunuzu öyle bir kırar... gözlerinizin önünde hiç bir şey yapamadan öyleyece kayıp gider tutunmak istediğiniz o umut dalı.
bazı zamanlar gelir. ve hiç gitmezler.
yorulmuşsunuzdur artık. yaşınız biraz ufaktır. hayatı çözdüğünüzü hiç bir zaman düşünmemişsinizdir. karşılaktıklarınızdan sonra hayatın nasıl geçiceğini düşünür olmuşsunuz.
bazı zamanlar gelir.
neden burdayım ? ne sikim oluyor lan burda! bir tek kelime daha duymak istemezsiniz. çekip gitmek istersiniz. ama yapamazsınız. yeteri kadar güçlü değilsinizdir. o tantanayı çekmek zorunda kalırsınız. her gün sevmediğiniz bir yemeği yemek gibi...
bazı zamanlar gelir. ve hiç gitmezler.
hep orada kalırsınız.
sevmediğiniz o küçük loş odada.
bir güneş parıltısı görmek istersiniz. bir ışık, bir umut...
bir umut bulduğunuzda, karanlık olan taraflarınız o umudunuzu öyle bir kırar... gözlerinizin önünde hiç bir şey yapamadan öyleyece kayıp gider tutunmak istediğiniz o umut dalı.
bazı zamanlar gelir. ve hiç gitmezler.