sanya richards

kaç gündür önümden rüzgar gibi geçip giden hatun. yarabbim bir hatun bu kadar mı güzel koşar? koşmak bir hatuna, bir insana bu kadar mı yakışır?
yanımda eski atletlerden kibar bir amca oturuyordu ve ben sanya'yı ona öve öve bitiremiyordum. ve sanya o uzun güzel saçlarıyla yine önümden salına salına geçip gitti.
ne alakası varsa içimden 'cerenimo' dedim.
son gün ataköy atletizm salonundan çıkarken resim çektirmek isteyen kalabalığın arasında gördüm. gülümseyerek kalabalığı yardım ve yanına iliştim.
fotoğraf makinamı nasıl elime aldığımı hatırlamıyorum ama artık sanya ile beraber gülümsediğim güzel bir fotoğrafım var. akşamdan beri aralıklarla resmine bakıp duruyorum.
sanya.. geldi, koydu, gitti... lodosun perisi...