1905
--- alıntı ---
sayın aziz yıldırım,
fenerbahçe spor kulübü başkanı
bugüne kadar gerek soruşturma aşamasında, gerekse
adli makamlara intikalinden sonra bu davanın hukuki
sonuçlarını etkileyebilecek en küçük bir imâda dahi
bulunmaktan kaçındım, kaçındık. olayın galatasaray’ı
ilgilendiren yegane boyutu ve tüm çabalarımız, bu
konuda karar alması gereken özerk kurumların
gecikmeleri durumunda galatasaray ve türk
takımlarının bir zarar görmesi tehlikesine karşı ilgili
mercileri uyarmaktan ibaret oldu.
hatırlamanız gerekir, 3 temmuz’dan 24 saat sonra
yaptığımız açıklamada tüm galatasaray camiasından
rekabet duyguları içinde hareket etmemelerini ve
soğukkanlılıklarını muhafaza etmelerini özellikle rica
etmiştim. bunu spor anlayışımın gereği olduğu kadar
toplumsal aşırılıkları önceden engellemek ve meseleyi
tırmandırıp nefret duygularının tırmanmamasını
sağlamak için yaptım.
sayın yıldırım, sizin başkan olarak temsil ettiğiniz kurum
bir spor kulübü, herhangi bir şirket değil. dolayısıyla
sadece yargı kurumlarına ve ceza yasalarına tâbi
değilsiniz. ülke içinde tff ve uluslararası alanda uefa ve
fifa kurallarına tâbisiniz. eğer bir spor kulübü değil de,
bir özel şirket söz konusu olsaydı sportif kararlar için
davanın sonunu beklemek en doğal hakkınız olurdu.
ama ne yazık ki taşıdığınız sıfat, temsil ettiğiniz
kurumun başka sorumlulukları ve futbol dünyasının
başka kuralları var.
belirtmeliyim ki, savunmanızın size yapılan itham ve
suçlamalar üzerine kurulmuş olmasını beklerdim ve
emin olunuz bu iddiaların haksız olduğunu teker teker
kanıtlamanız bir spor adamı olarak beni sadece
sevindirirdi. ne yazık ki, daha ilk günden itibaren yanlış
bir yol izlemektesiniz. galatasaray başta olmak üzere
başka kulüpleri de suçluymuş gibi gösterme çabalarınız,
hukuk bilgime dayanarak söylüyorum, sizi de,
kurumunuzu da temize çıkarmaz. üstelik spor dünyamız
açısından tam da engellemek istediğim o nefret
duygularını pekiştirir. başarıya ne denli tutkulu bir
insan olduğunuzu tahmin edebiliyorum. ama
kurumlarımızın başarısının ötesinde topluma karşı
önemli sorumluluklarımız var ve bu yönde çağdaş
değerleri benimsemiş olmamız gerekir. bu açıdan
kendinizi kurtarmak için bile olsa 107 senelik şerefli
tarihimize dil uzatarak ve mesnetsiz iftiralarla “leke
bulaştırma” yönteminin size hiç bir faydası olmayacağı
gibi son derece tehlikeli neticeler doğuracağını özellikle
hatırlatmak isterim.
sayın yıldırım, sizi destekleyen saf ve temiz
taraftarlarınız, etkinizdeki bazı medya mensupları ne
denli alet olurlarsa olsunlar, bizlerin görevi onları
kullanıp başkalarına çamur atarak futbolumuzu daha
da kirletmek değil, temize çıkması için gayret
sarfetmektir.
suçsuzluğunuzu kanıtlayıp bir an önce özgürlüğünüze
kavuşmanızı dilerim.
ünal aysal
başkan
galatasaray spor kulübü
--- alıntı ---
(bkz: ben senin @2 olma ihtimalini sevdim)
sayın aziz yıldırım,
fenerbahçe spor kulübü başkanı
bugüne kadar gerek soruşturma aşamasında, gerekse
adli makamlara intikalinden sonra bu davanın hukuki
sonuçlarını etkileyebilecek en küçük bir imâda dahi
bulunmaktan kaçındım, kaçındık. olayın galatasaray’ı
ilgilendiren yegane boyutu ve tüm çabalarımız, bu
konuda karar alması gereken özerk kurumların
gecikmeleri durumunda galatasaray ve türk
takımlarının bir zarar görmesi tehlikesine karşı ilgili
mercileri uyarmaktan ibaret oldu.
hatırlamanız gerekir, 3 temmuz’dan 24 saat sonra
yaptığımız açıklamada tüm galatasaray camiasından
rekabet duyguları içinde hareket etmemelerini ve
soğukkanlılıklarını muhafaza etmelerini özellikle rica
etmiştim. bunu spor anlayışımın gereği olduğu kadar
toplumsal aşırılıkları önceden engellemek ve meseleyi
tırmandırıp nefret duygularının tırmanmamasını
sağlamak için yaptım.
sayın yıldırım, sizin başkan olarak temsil ettiğiniz kurum
bir spor kulübü, herhangi bir şirket değil. dolayısıyla
sadece yargı kurumlarına ve ceza yasalarına tâbi
değilsiniz. ülke içinde tff ve uluslararası alanda uefa ve
fifa kurallarına tâbisiniz. eğer bir spor kulübü değil de,
bir özel şirket söz konusu olsaydı sportif kararlar için
davanın sonunu beklemek en doğal hakkınız olurdu.
ama ne yazık ki taşıdığınız sıfat, temsil ettiğiniz
kurumun başka sorumlulukları ve futbol dünyasının
başka kuralları var.
belirtmeliyim ki, savunmanızın size yapılan itham ve
suçlamalar üzerine kurulmuş olmasını beklerdim ve
emin olunuz bu iddiaların haksız olduğunu teker teker
kanıtlamanız bir spor adamı olarak beni sadece
sevindirirdi. ne yazık ki, daha ilk günden itibaren yanlış
bir yol izlemektesiniz. galatasaray başta olmak üzere
başka kulüpleri de suçluymuş gibi gösterme çabalarınız,
hukuk bilgime dayanarak söylüyorum, sizi de,
kurumunuzu da temize çıkarmaz. üstelik spor dünyamız
açısından tam da engellemek istediğim o nefret
duygularını pekiştirir. başarıya ne denli tutkulu bir
insan olduğunuzu tahmin edebiliyorum. ama
kurumlarımızın başarısının ötesinde topluma karşı
önemli sorumluluklarımız var ve bu yönde çağdaş
değerleri benimsemiş olmamız gerekir. bu açıdan
kendinizi kurtarmak için bile olsa 107 senelik şerefli
tarihimize dil uzatarak ve mesnetsiz iftiralarla “leke
bulaştırma” yönteminin size hiç bir faydası olmayacağı
gibi son derece tehlikeli neticeler doğuracağını özellikle
hatırlatmak isterim.
sayın yıldırım, sizi destekleyen saf ve temiz
taraftarlarınız, etkinizdeki bazı medya mensupları ne
denli alet olurlarsa olsunlar, bizlerin görevi onları
kullanıp başkalarına çamur atarak futbolumuzu daha
da kirletmek değil, temize çıkması için gayret
sarfetmektir.
suçsuzluğunuzu kanıtlayıp bir an önce özgürlüğünüze
kavuşmanızı dilerim.
ünal aysal
başkan
galatasaray spor kulübü
--- alıntı ---
(bkz: ben senin @2 olma ihtimalini sevdim)