37
esaslı maç dediğin öncesinde yaşayacağın o bilet bulma telaşıyla anlam kazanacak. biletlerin satışa çıkacağı haberi gelecek önce, telaşlı bir heyecan başlayacak akabinde. ya internetten alacaksın hemen ya da gişeden, sonuçta koşturacaksın capitol cevahir vs. gişesine. merhaba diyeceksin görevliye "benim ayırtılmış bir biletim vardı", ya da "bilet kaldı mı acaba galatasarayım'ın maçına?". "abdi ipekçi'de değil mi?" diyecek, "evet" diyeceksin "cehennemde". tamam diyecek görevli cırt cırt kesecek o bileti, uzatacak sana, alıp katlayacaksın sen de yerleştireceksin bir güzel cüzdanına. teşekkür edip ayrılacaksın oradan yüzünde aptal ve muzaffer bir tebessümle, koyulacaksın maç gününü beklemeye.
ve gelecek maç günü. yaşayacaksın o müthiş coşkuyu. hayatının en mutlu günü olacak belki de. omuz omuza verecek, bağıracak, sarılacak, hatta ağlayacaksın sarı bir arkadaş veya kırmızı bir tanımadığınla. duyacaksın bir kez daha gururların en büyüğünü. sonra gün gelecek anlatacaksın o müthiş anını çocuklarına torunlarına, çıkarıp göstereceksin yıllanmış biletini o günlerden hatıra.
ne menem bir şeydir arkadaş şu kombine.
*
ve gelecek maç günü. yaşayacaksın o müthiş coşkuyu. hayatının en mutlu günü olacak belki de. omuz omuza verecek, bağıracak, sarılacak, hatta ağlayacaksın sarı bir arkadaş veya kırmızı bir tanımadığınla. duyacaksın bir kez daha gururların en büyüğünü. sonra gün gelecek anlatacaksın o müthiş anını çocuklarına torunlarına, çıkarıp göstereceksin yıllanmış biletini o günlerden hatıra.
ne menem bir şeydir arkadaş şu kombine.
*
