616
takımımıza transferi gerçekleştiğinde korkulan şey engin'in öfkesini kontrol edememe ihtimaliydi. şu ana kadar sadece 1 kırmızı kart gördü, o kırmızı kart da 26 kasım 2011 galatasaray sivasspor maçında rakip kalecinin kendisine müdahalesine hafif bir kafa atarak cevap vermesi sonucu geldi. 3 ocak 2012 galatasaray istanbul bb spor maçında doka dizine tekme attıktan sonra önce sinirle, yumruklarını sıkarak ona doğru yürümesi, sonra kendini durdurabilmesi öfke kontrolünü sağlayabildiğini gösteriyor. bunda fatih terim'in etkisi de göz ardı edilmemeli tabi ki.
http://im.haberturk.com/...839cf7a89f6f_840.jpg
öfke kontrolünü sağlayabilen engin'in kontrol edemediği şey yeteneği gibi. 2-3 kişinin arasına giriyor, bir şekilde çıkıyor, sonra 2-3 kişi daha bulup onların arasına giriyor engin. o ilk 2-3 kişinin arasından çıktıktan sonra uygun durumdaki bir arkadaşına pas atmayı veya duruma göre şut çekmeyi denese daha güzel olacak, biz taraftarlardan da daha çok övgü alacak. olumsuz olarak gözüme çarpan şey bu engin'de.
diğer taraftan, olumlu tarafları bu olumsuzluğu kapatmaya yetiyor diyebiliriz. rakibin peşini hiçbir zaman bırakmaması ve top çalmak için sürekli uğraşması, mücadele etmesi takdire şayan. ayrıca topu ayağına aldığı zaman, gerektiğinde rakip oyuncuyu çalımlayarak direkt olarak rakip kaleye doğru hızla gidebilen bir oyuncu. engin dışında bunu yapan, yapabilen, deneyen 2 oyuncumuz var: felipe melo ve johan elmander. bu açıdan bakınca engin'in takım için ne kadar önemli bir oyuncu olduğu anlaşılıyor.
bir diğer olumlu özelliği de farklı mevkilerde oynayabilmesi. orta sahanın ortasında, sağ ve sol kanatta oynayabiliyor. kazım kazım da takımdan ayrılmışken albert riera yerine ilk 11'de oynaması gerektiğini düşünüyorum engin'in. emre çolak'la birlikte gerektiğinde kanat değiştirerek, gerektiğinde orta sahadaki selçuk inan - felipe melo ikilisine yardım ederek oynayabilir ve takıma faydalı olabilirler.
http://im.haberturk.com/...839cf7a89f6f_840.jpg
öfke kontrolünü sağlayabilen engin'in kontrol edemediği şey yeteneği gibi. 2-3 kişinin arasına giriyor, bir şekilde çıkıyor, sonra 2-3 kişi daha bulup onların arasına giriyor engin. o ilk 2-3 kişinin arasından çıktıktan sonra uygun durumdaki bir arkadaşına pas atmayı veya duruma göre şut çekmeyi denese daha güzel olacak, biz taraftarlardan da daha çok övgü alacak. olumsuz olarak gözüme çarpan şey bu engin'de.
diğer taraftan, olumlu tarafları bu olumsuzluğu kapatmaya yetiyor diyebiliriz. rakibin peşini hiçbir zaman bırakmaması ve top çalmak için sürekli uğraşması, mücadele etmesi takdire şayan. ayrıca topu ayağına aldığı zaman, gerektiğinde rakip oyuncuyu çalımlayarak direkt olarak rakip kaleye doğru hızla gidebilen bir oyuncu. engin dışında bunu yapan, yapabilen, deneyen 2 oyuncumuz var: felipe melo ve johan elmander. bu açıdan bakınca engin'in takım için ne kadar önemli bir oyuncu olduğu anlaşılıyor.
bir diğer olumlu özelliği de farklı mevkilerde oynayabilmesi. orta sahanın ortasında, sağ ve sol kanatta oynayabiliyor. kazım kazım da takımdan ayrılmışken albert riera yerine ilk 11'de oynaması gerektiğini düşünüyorum engin'in. emre çolak'la birlikte gerektiğinde kanat değiştirerek, gerektiğinde orta sahadaki selçuk inan - felipe melo ikilisine yardım ederek oynayabilir ve takıma faydalı olabilirler.
