• 455
    eskiden türkiye'de insanların takım tutarken diğer ülkelerdeki ezeli rekabetler gibi, katolik-protestan, zengin-fakir, halkın takımı-kralın takımı, sağcı -solcu gibi bir ayrımlarımız olmadığı için, bir galatasaraylı ile bir fenerbahçeli'nin çok yakın arkadaş olabildiğini gördüğümden hep dünyadaki emsallerinden farklı tutardım.

    ammavelakin özeliklle şu son şike olaylarında sonra öyle kani oldum ki, kesinlikle bir galatasaraylı ile fenerbahçeli arasında karakter farkı var.

    arada istisnalar çıksa da ne yazık ki bir fenerbahçeli yaşı, mesleği, cinsiyeti ne olursa olsun başarıya giden her yol mübahtır felsefesini benimsemiş, şu son olaylardan sonra bile aziz yıldırım'ı utanmadan savunabilmektedir.

    bundan çok daha hafif bir cemal nalga olayında ise galatasaray taraftarı yöneticilerine tepkisini ortaya koymuş, camiası kendisine yakışanı yapmış suçluları cezalandırmış ve aslanlar gibi cezasını çekmiştir.

    aynen kulübümüzün dünkü bildirisinde de belirttiği gibi cemal nalga olayında sonuna kadar takipçisiyiz diyerek tavırlarını ortaya koymuşlardır.

    bugün onların yaşadığı durum bizim başımıza gelse düşürülmemiz için ellerinden geleni ardlarına koymaz ortalığı yangın yerine çevirirlerdi. bizim olaylar karşısındaki bugünkü duruşumuz ise ortadadır.

    böyle gurursuz, onursuz bir ezeli rakip eksik olsun. bizim rakibimiz olabilmeleri için önce şeref, haysiyet, alınteri denen kavramları öğrenmeleri gerekir.

    iyi ki galatasaraylıyım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın