228
12.12.2011 tarihinde sporx'de yazdığı yazı.
--- alıntı ---
üçün biri, üçün ikisi, üçün üçü!sporx.com'un usta yazarı osman tanburacı, son yazısında galatasaray'ın spor toto süper lig'in 15. haftasında trabzonspor'u 3-0 mağlup ettiği karşılaşmayı değerlendirdi.
12 aralık 2011 pazartesi - 00:27
sporx.com yazarlar galatasaray'ın deplasmanda trabzonspor'u 3-0 yenmesiyle ortaya çıkan espri şudur;
ligde;
üçün biri; çıkışta olan lider galatasaray
üçün ikisi; inişte olan fenerbahçe ve trabzonspor
üçün üçü; terim'im bu maçta oynattığı üç eski trabzonsporlu futbolcu; selçuk, engin, ceyhun. ve de üç gollü üç puan.
bu gidiş güzel
galatasaray, deplasmanda gençlerbirliği'ni 1-0, fenerbahçe'yi 3-1 yendikten sonra ertesi hafta deplasmanda trabzonspor'u da 3-0 yeniyorsa bu gidiş güzel. takım yavaş yavaş kendine geliyor. bunun sebebi de terim'in doğruyu buluşudur. arayışı bırakınca takım oturdu. galatasaray artık kolay gol yemiyor, çok şık da goller atıyor.
çağdaş futbola dönüşün ana sebepleri şunlar;
eboue savunmanın sağında,
semih-ujfalusi ortada güvenli,
emre çolak ileri geri çabuk ve kontra uzun paslarda başarılı,
elmander'in geriye mükemmel yardımı ve yanına baroş'un da gelişi,
melo'nun savunma önünde çakılı oynamaktan vaz geçişi ve ileri çıkışları…
bu değişim galatasaray'a takım bütünlüğü getirdi. yardımlaşma çoğaldı, paylaşım arttı.
değişimin kontraları da vardı;
sabri yok, çok top kaybı da yok,
servet-gökhan ikilisinin uyumsuzluğu ve topu oyuna sokmaktaki beceri eksiği artık yok,
ayhan ve sabri gibilerin eksenleri etrafında dönüşleri, yan ve geri pasları yok.
reira'nın uyuşukluğu yok,
baroş var.
4-6-0'ın formatında; kazım, selçuk, melo, emre, elmander, baroş'la orta alanda eski boşluk yok!
hal böyle olunca da galatasaray lider.
terim, mevsim başı her zamanki inadıyla benden olmayanları istemem deyip tanıdığı eski oyuncularını oynatmıştı. baktı olmuyor o zaman geçen yönetimlerden kalan baroş ve elmander'e birlikte yer verince takım düzeldi.
galatasaray savunmayı forvetinden başlatınca, kalite ve yardımlaşmayı çoğaltınca takım oldu.
terim'i eleştirmem bu yüzdendi.
şimdi gerçekle o da yüzleşti ve galatasaray iyi futbolla kazanmaya başladı.
galatasaray'ın entegre futbolu belki trabzonspor karşında iyi işledi ama ne kadar kalite o kadar iyi takım deyişinin doğrulanması için takıma iki oyuncu daha gerek. galatasaray'ın kanatları hala akıcı değil.
elmander'in oyundaki işlevi
terim bu hafta bu maçı futbolcularına florya'da elli kere göstermeli. bilhassa da elmander'i. onun işlevini. topla buluşmasını, golünü, savunmasına yardımını, paylaşımını…
elmander'in attığı gol harika. aldı döndü ve vurdu. bu golde akıl var, yetenek var, her iki ayak var, kendine güven var, çabuk karar var. elmander türk futbolu için örnek alınacak bir futbolcu. elmander en yararlı transfer. bulana, alana, oynatana helal olsun!
mevsim başında baroşsuz bir elmander'in forvetin ileri ucunda oynatılması ciddi hataydı. o zaman hem orta saha boş kalıyordu hem elmander'in işlevi takıma yansımıyordu. ne zaman ki baroş'la elmander önlü arklı oynamaya başladı takım rakipleri açık düşürdü. bu ikili karşı takımı zorluyor. ikisi de durmadan alan değiştiriyor ve top kovalıyor. elmander kesinlikle bir forvet arkası.
baroş piston gibi
takıma baroş'un katkısı çok fazla. ondan hep gol bekleniyor ama baroş'un rakibe devamlı basması, topa hareketlenmesi, çalımlarla rakibin üstüne gitmesi, alan değiştirerek arkadaşlarına alan açması takımı için çok fayda. her fırsatta golü düşünmesi de artısı. baroş olmazsa olmaz!
elmander-baroş ikilisine melo da sokulursa ki son iki maçtır o da savunma önünde çakılı oynamaktan kurtulup öne çıkıyor. selçuk da topu çabuk kullanır halde…
kanatlar da işlerse galatasaray taraftarını yine mutlu eder.
nitekim frikikte melo'nun tarse hamlei kaleci tolga'yı da yanıltınca selçuk'un mükemmel vuruşuna tolga'nun da yapacak bir şeyi kalmadı.
bunlar galatasaray'ın değişimdeki noktalar.
emre ve semih
ikisi de çok iyi. emre çabuk ve top kaybı az. topu da iyi değerlendiriyor. kontra uzunları akıllı ve isabetli. savunmasına da yardıma geliyor.
semih de her geçen gün gelişiyor. rakibi ve topu iyi takip ediyor. tatlı sert ve uyumlu.
bunu dışında galatasaray'da giren çıkan şablonu bozmuyor. bu da önemli. engin, ayhan ve ceyhun oyunun hızına ayak uydurdular. zokora'nın atılışıyla oyunu rölantiye alan galatasaray üst üste gol pozisyonları da buldu, kendini fazla sıkmadı, elmander'le iki garanti gol daha kaçırdı ama ceyhun'un golü perdeyi kapadı. trabzon'da üç golle galibiyet çok güzel.
trabzonspor yorgun!
belli ki avrupa trabzonspor'u yormuş. takım halinde temposuz, isteksiz ve düşük konsantrasyonla oynadılar. gol pozisyonları bile nerdeyse yok!...
colman, cech, burak, glowacki bitkin gözüktü…
adrian ve henrique sıradan oyuncular…
ayakta kalanlar; serkan ve giray. gerisi 3-0'ı hak etti.
şenol güneş'in işi zor.
trabzonspor bundan sonra duraklama devresine girer. devre arasının yetişmesiyle belki güneş biraz rahatlar. yoksa durum iyi değil.
trabzonspor devre arasında gol yollarına takviye bulmalı. tek burak'la olmuyor!
zokora'nın göz göre göre yumruğu da affedilir gibi değil. her ne kadar melo agresiflikte mahirse de trabzonlular da bir hayli sert oynadılar elmander ve baroş yerden kalkmadı!
zokora son yarım saatte takımını eksik bırakınca trabzon hepten durdu.
baroş'un topunun elle kesilmesi de hakem müftüoğlu'nun affına girdi. bereket dışarıdaydı.
beşiktaş, trabzonspor, fenerbahçe savulurken galatasaray'ın toparlanması lige renk getirdi.
skibbe ve burak dilmenli eskişehirspor'un da ligde 4.lüğe oturması ilginç.
üstelik çalıştırdığı takım da eskişehirspor galatasaray değil!
hem de lige kötü başlamış olmalarına rağmen!
şimdi anlaşıldı mı skibbe'yi geçen yıllarda neden savunduğum!
--- alıntı ---
--- alıntı ---
üçün biri, üçün ikisi, üçün üçü!sporx.com'un usta yazarı osman tanburacı, son yazısında galatasaray'ın spor toto süper lig'in 15. haftasında trabzonspor'u 3-0 mağlup ettiği karşılaşmayı değerlendirdi.
12 aralık 2011 pazartesi - 00:27
sporx.com yazarlar galatasaray'ın deplasmanda trabzonspor'u 3-0 yenmesiyle ortaya çıkan espri şudur;
ligde;
üçün biri; çıkışta olan lider galatasaray
üçün ikisi; inişte olan fenerbahçe ve trabzonspor
üçün üçü; terim'im bu maçta oynattığı üç eski trabzonsporlu futbolcu; selçuk, engin, ceyhun. ve de üç gollü üç puan.
bu gidiş güzel
galatasaray, deplasmanda gençlerbirliği'ni 1-0, fenerbahçe'yi 3-1 yendikten sonra ertesi hafta deplasmanda trabzonspor'u da 3-0 yeniyorsa bu gidiş güzel. takım yavaş yavaş kendine geliyor. bunun sebebi de terim'in doğruyu buluşudur. arayışı bırakınca takım oturdu. galatasaray artık kolay gol yemiyor, çok şık da goller atıyor.
çağdaş futbola dönüşün ana sebepleri şunlar;
eboue savunmanın sağında,
semih-ujfalusi ortada güvenli,
emre çolak ileri geri çabuk ve kontra uzun paslarda başarılı,
elmander'in geriye mükemmel yardımı ve yanına baroş'un da gelişi,
melo'nun savunma önünde çakılı oynamaktan vaz geçişi ve ileri çıkışları…
bu değişim galatasaray'a takım bütünlüğü getirdi. yardımlaşma çoğaldı, paylaşım arttı.
değişimin kontraları da vardı;
sabri yok, çok top kaybı da yok,
servet-gökhan ikilisinin uyumsuzluğu ve topu oyuna sokmaktaki beceri eksiği artık yok,
ayhan ve sabri gibilerin eksenleri etrafında dönüşleri, yan ve geri pasları yok.
reira'nın uyuşukluğu yok,
baroş var.
4-6-0'ın formatında; kazım, selçuk, melo, emre, elmander, baroş'la orta alanda eski boşluk yok!
hal böyle olunca da galatasaray lider.
terim, mevsim başı her zamanki inadıyla benden olmayanları istemem deyip tanıdığı eski oyuncularını oynatmıştı. baktı olmuyor o zaman geçen yönetimlerden kalan baroş ve elmander'e birlikte yer verince takım düzeldi.
galatasaray savunmayı forvetinden başlatınca, kalite ve yardımlaşmayı çoğaltınca takım oldu.
terim'i eleştirmem bu yüzdendi.
şimdi gerçekle o da yüzleşti ve galatasaray iyi futbolla kazanmaya başladı.
galatasaray'ın entegre futbolu belki trabzonspor karşında iyi işledi ama ne kadar kalite o kadar iyi takım deyişinin doğrulanması için takıma iki oyuncu daha gerek. galatasaray'ın kanatları hala akıcı değil.
elmander'in oyundaki işlevi
terim bu hafta bu maçı futbolcularına florya'da elli kere göstermeli. bilhassa da elmander'i. onun işlevini. topla buluşmasını, golünü, savunmasına yardımını, paylaşımını…
elmander'in attığı gol harika. aldı döndü ve vurdu. bu golde akıl var, yetenek var, her iki ayak var, kendine güven var, çabuk karar var. elmander türk futbolu için örnek alınacak bir futbolcu. elmander en yararlı transfer. bulana, alana, oynatana helal olsun!
mevsim başında baroşsuz bir elmander'in forvetin ileri ucunda oynatılması ciddi hataydı. o zaman hem orta saha boş kalıyordu hem elmander'in işlevi takıma yansımıyordu. ne zaman ki baroş'la elmander önlü arklı oynamaya başladı takım rakipleri açık düşürdü. bu ikili karşı takımı zorluyor. ikisi de durmadan alan değiştiriyor ve top kovalıyor. elmander kesinlikle bir forvet arkası.
baroş piston gibi
takıma baroş'un katkısı çok fazla. ondan hep gol bekleniyor ama baroş'un rakibe devamlı basması, topa hareketlenmesi, çalımlarla rakibin üstüne gitmesi, alan değiştirerek arkadaşlarına alan açması takımı için çok fayda. her fırsatta golü düşünmesi de artısı. baroş olmazsa olmaz!
elmander-baroş ikilisine melo da sokulursa ki son iki maçtır o da savunma önünde çakılı oynamaktan kurtulup öne çıkıyor. selçuk da topu çabuk kullanır halde…
kanatlar da işlerse galatasaray taraftarını yine mutlu eder.
nitekim frikikte melo'nun tarse hamlei kaleci tolga'yı da yanıltınca selçuk'un mükemmel vuruşuna tolga'nun da yapacak bir şeyi kalmadı.
bunlar galatasaray'ın değişimdeki noktalar.
emre ve semih
ikisi de çok iyi. emre çabuk ve top kaybı az. topu da iyi değerlendiriyor. kontra uzunları akıllı ve isabetli. savunmasına da yardıma geliyor.
semih de her geçen gün gelişiyor. rakibi ve topu iyi takip ediyor. tatlı sert ve uyumlu.
bunu dışında galatasaray'da giren çıkan şablonu bozmuyor. bu da önemli. engin, ayhan ve ceyhun oyunun hızına ayak uydurdular. zokora'nın atılışıyla oyunu rölantiye alan galatasaray üst üste gol pozisyonları da buldu, kendini fazla sıkmadı, elmander'le iki garanti gol daha kaçırdı ama ceyhun'un golü perdeyi kapadı. trabzon'da üç golle galibiyet çok güzel.
trabzonspor yorgun!
belli ki avrupa trabzonspor'u yormuş. takım halinde temposuz, isteksiz ve düşük konsantrasyonla oynadılar. gol pozisyonları bile nerdeyse yok!...
colman, cech, burak, glowacki bitkin gözüktü…
adrian ve henrique sıradan oyuncular…
ayakta kalanlar; serkan ve giray. gerisi 3-0'ı hak etti.
şenol güneş'in işi zor.
trabzonspor bundan sonra duraklama devresine girer. devre arasının yetişmesiyle belki güneş biraz rahatlar. yoksa durum iyi değil.
trabzonspor devre arasında gol yollarına takviye bulmalı. tek burak'la olmuyor!
zokora'nın göz göre göre yumruğu da affedilir gibi değil. her ne kadar melo agresiflikte mahirse de trabzonlular da bir hayli sert oynadılar elmander ve baroş yerden kalkmadı!
zokora son yarım saatte takımını eksik bırakınca trabzon hepten durdu.
baroş'un topunun elle kesilmesi de hakem müftüoğlu'nun affına girdi. bereket dışarıdaydı.
beşiktaş, trabzonspor, fenerbahçe savulurken galatasaray'ın toparlanması lige renk getirdi.
skibbe ve burak dilmenli eskişehirspor'un da ligde 4.lüğe oturması ilginç.
üstelik çalıştırdığı takım da eskişehirspor galatasaray değil!
hem de lige kötü başlamış olmalarına rağmen!
şimdi anlaşıldı mı skibbe'yi geçen yıllarda neden savunduğum!
--- alıntı ---