1353
en baştan söylemek gerekirse; dünya futbol tarihindeki gelmiş geçmiş en iyi forvetlerden bir tanesi. özellikle 96'dan itibaren gheorge hagi önderliğinde zirveye çıkmış, son yirmi beş yıla damgasını vurmuş galatsaray'a da - o dönemde görev almış herkes gibi - tartışılmaz ve saygıyı hak eden katkısı olmuştur. fakat bu kadar.
şahsım adına söylemem gerekirse, ben hakan şükür olmasaydı da galatasaraylı olacaktım. galatasaraylılığımdan da bir nebze eksilmeyecekti. ayrıca yurdaşen karahasan, adnan polat gibi isimlerin o dönemdeki yöneticilik başarıları olmasaydı hakan şükür galatasaraylı olur muydu, orası ayrı bir tartışma. sonuçta bu insanlar bu işi spor olsun diye yapmıyorlar.
hakan şükür ideoloji bakımından bana taban tabana zıttır demeyeceğim; çünkü siyasi zıtlık aşılabilir bir şeydir. bugün avrupa'nın eski devrimci öğrenci liderlerinin dünya bankası'nda çalıştıkları, hatta neo-liberal hükümetlerde görev aldıkları düşünülürse bu durum o kadar da önemli olmayabilir.
fakat dünya görüşü başka bir şeydir. dolayısıyla dünya görüşü bakımından uzlaşabileceğim herhangi bir zemin söz konusu bile değildir. uzlaşmak da istemem. öyle bir dert de olmamalı zaten.
istatistiksel verileri ortaya koyup, burada hakan şükür'ü seveceksin; sev! diyenler hakikaten komik oluyorlar.
burada örneğin bir metin kurt bu kadar cansiperane savunuluyor mu, o da merak konusu.
galatasaray efsanesidir, evet. dokunulmaz mıdır? komik olmamak lazım. çünkü her ne kadar insanlar öyle değilmiş gibi yaşasalar da, her şey politiktir.
şahsım adına söylemem gerekirse, ben hakan şükür olmasaydı da galatasaraylı olacaktım. galatasaraylılığımdan da bir nebze eksilmeyecekti. ayrıca yurdaşen karahasan, adnan polat gibi isimlerin o dönemdeki yöneticilik başarıları olmasaydı hakan şükür galatasaraylı olur muydu, orası ayrı bir tartışma. sonuçta bu insanlar bu işi spor olsun diye yapmıyorlar.
hakan şükür ideoloji bakımından bana taban tabana zıttır demeyeceğim; çünkü siyasi zıtlık aşılabilir bir şeydir. bugün avrupa'nın eski devrimci öğrenci liderlerinin dünya bankası'nda çalıştıkları, hatta neo-liberal hükümetlerde görev aldıkları düşünülürse bu durum o kadar da önemli olmayabilir.
fakat dünya görüşü başka bir şeydir. dolayısıyla dünya görüşü bakımından uzlaşabileceğim herhangi bir zemin söz konusu bile değildir. uzlaşmak da istemem. öyle bir dert de olmamalı zaten.
istatistiksel verileri ortaya koyup, burada hakan şükür'ü seveceksin; sev! diyenler hakikaten komik oluyorlar.
burada örneğin bir metin kurt bu kadar cansiperane savunuluyor mu, o da merak konusu.
galatasaray efsanesidir, evet. dokunulmaz mıdır? komik olmamak lazım. çünkü her ne kadar insanlar öyle değilmiş gibi yaşasalar da, her şey politiktir.