1449
kendisine haksızlık yapıldığını düşündüğüm başkan. kafamız esiyor, "bu konuda haksızsın başkan, bu şöyle olmalı" diyoruz. kafamıza esiyor, "helal olsun başkan, aynı benim gibi düşünüyorsun" diyoruz. kafamıza esiyor, "başkan çok yerinde ağırlığını koydu, helal olsun" diyoruz. kafamıza esiyor, "başkanın burada konuşması gereksizdi, yapmamalıydı" diyoruz. böyle atıp, sıkıyoruz burada da. gerçek hayat bu kadar basit ve kolay değil. bugün en yakın arkadaşına bile sinirleniyorsun bazen onu bir kaşık suda boğmak istiyorsun ama arkadaşın karşına geçip, özür dilerse veya hatasını anladığını söylerse sineye çekip unutuyorsun sinirini ve daha makul konuşuyorsun. burada "başkan şöyle yapsana, böyle essene, şöyle gürlesene" demek çok kolay. bence başkan gereken yerlerde ağırlığını koyabilen, gerektiği yerlerde de efendiliğini bozmayan bir insan. bu açıdan kendi adıma takdir ediyorum kendisini ve bazı durumlarda söylenen "ünal aysal başkan kendine gel" gibi konuşmaları samimiyetten uzak buluyorum, gülüp geçiyorum.
