• 9
    hücumda ne kadar etkisiz olduğumuzu gösteren sorundur kendisi. evet takım olarak defansı gayet iyi yapıyoruz, orta sahada top tutuma konusunda da başarılıyız özellikle bu sene. yani oyunu kontrol edebiliyoruz ama o top rakip ceza sahasının yakınına gelemiyor bir türlü. özellikle rakip takım orta sahada oynaya oyuncularımıza bire bir markaj yaptığında topu ileriye taşımamızda ciddi sorunlar ortaya çıkıyor. genelde deplasmanlarda orta sahada top bekleyen oyuncularımı hep sırtı dönük top almak durumda kalıyor ve bu oyuncular her ne kadar teknik kapasiteleri süper ligin üstünde olsa da, adam geçme becerileri pek olmadığı için pres altında yeniden geriye dönemk zorunda kalıyorlar. bu da oyunu sıkıştırıyor.

    bunu çözmenin üç yolu var. ya defanstan piquevari paslar atan bir adamın olacak, ki yok ve yakın gelecekte de olacak gibi gözükmüyor, ya orta sahada özellikle kanatlarda oyunu açmayı bilen dripling yapıp adam geçen kanatların olacak, ki yine yok ama ara transferde mutlaka alınması lazım, ya da oyuncuların çok sık yer değiştirmesi sağlanacak. yer değiştirmeden kastım başka biriyle pozisyon değiştirmeleri değil, sürekli boş koşularla defansın ve presin dengesini bozup boş alanlar yaratmak ve o boş alanlara arkadan gelen diğer oyuncuların girmesi suretiyle pozisyon yaratmaktır. fakat bizim takım pres altındayken bunu da yapmaz. bunun da en büyük sorumluları kazım ve riera'dır aslında. takım yoğun pres altındaysa bunlar da hiç dripling yapmadan topu ayaklarına bekler hep orta sahaya gelerek top alıp sonra o topu ya selçuk'a ya da defansa geri verirler. bu sırada da kanatlarda pas verecek adam kalmaz onlar geriye kadar gelip hiç bişey yapmadan orda kaldıkları için. bu da hücumdaki etkisizliği getirir. imparatorun bu iki adama artık takımda selçuk gibi bir adam olduğunu hatırlatmasının zamanı geldi de geçiyor bile.
App Store'dan indirin Google Play'den alın