resim
Arda Turan
Görev:Teknik Direktör
Takım:Eyüpspor
Yaş:37
Uyruk:Türkiye
  • 6225
    bu camianın evladı olarak sevilmiş sayılmış, yeteneğiyle başarı merdivenlerini tırmanıp kaptanlık almış kişi arda turan'dır. eden hazard ise çok yetenekli, belçikalı, lille'i ayakta tutan adamlardan biridir. arda turan ile eden hazard'ı aynı kefeye koyacak midemiz var mı bizim? şu lafları arda söylese benim ağırıma giderdi, çünkü arda ben ölene kadar galatasaraylıyım diyen bir adamdı gidene kadar.

    --- alıntı ---

    büyük bir kulüpte oynayarak sonraki adıma geçmeye hazırım. bu sezon lille'de kaldım çünkü ispatlamam gerekenler vardı. şimdi hazırım.

    --- alıntı ---

    gittikten sonra ne kadar galatasaraylı olduğunu söylese de benim için çok şey ifade etmiyor, zira gidiş biçimi, yönetim ve hoca ona gitme derken gitmesi onun galatasaraylılığından ziyade kişisel başarılar peşinde olduğunu gösterdi. her neyse konu dağılmasın. galatasaray'ı küçük kulüp olarak görme lüksüne sahip değildir bu takımın kaptanı. bunu sırf şov amaçlı söylemiyorum. her takımın kaptanı için bu olay aynı olmalıdır. sahaya o pazubandı takıp çıkan adam takımının büyük ve güçlü olduğuna inanmak zorundadır. ki arda turan gerçekten de öyle bir takımın kaptanıydı.

    ha ne oldu sonra, arda turan kaçarcasına gitti bu ülkeden ve kendisinin çığırtkanları ise işte siz bıktırdınız kaçtı gitti adam naraları attı. halbuki kimisi sinema peşinde dışında tepki yüzü görmemiş arda turan 15 yaşında çocuğun boktan küfürlerini öne sürerek bize duygu sömürüsü yaptı, hem bizi yağladı hem çıkarına baktı ve gitti. hem de bu takımın sol açığı olmadığını yaratıcı oyuncusu olmadığını bile bile. fatih terim ile vedalaşmadan gitti arda turan . uyduruk bir mekanda basın toplantısı yaparak gitti, floryadan uğurlanmak yerine.

    işin gerçeği lille gibi takımların ne kadar taraftarı olur potansiyeli nedir bilmiyorum, fakat arda turan'ın kaptanı olduğu takımın 75 milyonluk bir ülkenin büyük bölümünün kalbini fethettiği bir gerçek. işin acıklı tarafı takımımızda daha çok küfür yemiş adamlar da bulunmuşken, arda'nın küfür, baskı naralarıyla gitmesi komik kaçıyor. çünkü arda ne emmeye ne gömmeye geliyor. hem medyatik olacak ortamlarda yer alıp, sonra da doğal olarak medyada yer bulunca ağlayan yine kendisi oldu. çünkü sonuçlarına katlanacak kadar güçlü değildi maalesef. ha bu cafcaflı ortamlardan kendini sıyırıp işine bakabilseydi çok daha iyi şeyler konuşacaktık şimdi. kişisel görüşümü de söyleyeyim bu sene arda turan'ın gidişi takımın ruhuna ruh katmıştır. problemli, kafaca rahat olmayan bir arda turan'ın kaptan olduğu bir takım yerine, belki daha az yaratıcı ama sahada daha bir bütün daha bir makina haline gelen takıma evrildik. bu benim izlenimim tabii ki.

    bir de çok trajik bir yan var onu da söyleyeyim. geçen iki sene boyunca arda'nın kilo vermesi gerektiğinden dem vuran bizlerdik, yani arda turan'ın sözüm ona çok sevdiği güruh. fakat arda iki sene boyunca zaman geçtikçe emre belözoğlu'na yaklaşan bir halde ilerlemeye devam etti. 2010-2011 sezonu sona erdi. şimdi arda kırmızı-beyaz çubuklu formalı bir takımda oynuyor ve sadece 4 ayda değişen fiziği ile bana kimi hatırlatıyor biliyor musunuz?

    kıytırık mlada boleslav ile oynadığımız maçtaki 66 numaralı, zayıf, heyecanla karışık bir özgüvenin ışığıyla yoğrulan bir oyuncuyu...
App Store'dan indirin Google Play'den alın