• 2
    üç dilim, evet yalnızca üç dilim sucuğun bayat ekmeğin içine serpiştirilip 3 liraya, küçük suyun 2 liraya satıldığı maçtı. üstünden o kadar yıl geçmiş, hala bunlar hatırlanıyorsa varın gerisini siz düşünün ocaktan yeni çıkmış fakat anında donmuş o sucuğun tadının bünyede nasıl bir etki bıraktığını. su da galiba misafir tribün girişinin sol tarafındaki tuvaletten doldurulmuştu. belki de tuvaletteki suların bitmesinin sebebi bunlardı. kim bilir...

    maçtan önce yine bir kayseri deplasmanı klasiği yaşanmış, kayseri'deki galatasaraylılarla niğde, sivas, ankara, gaziantep, adana gibi çevre illerden gelen taraftarlara izmir,istanbul gibi uzak diyarlardaki deplasmancılar da eklenince misafir tribün yine yeterli olmamış, bu tribünün hemen yanındaki (sivas kale arkası olması lazım) kale arkasına da galatasaraylılar alınmış ve orası da büyük oranda dolmuştur.

    maç öncesi tribüne çağırılan oyunculardan hasan şaş tam geri dönerken ultraslan adana atkılı insanları ve pankartı görünce geri dönmüş ve tellerden de olsa hemşehrileriyle kucaklaşmıştır ayrı bir heyecanla. uğur uçar ise forma numarasından dolayı kendisini mersinli sananlara ufak bir açıklama yapmak zorunda kalmıştır.

    lincoln'un üşenmeyip taa istanbullardan geldiği, hatta ve hatta sol açıktan ümit karan'ın kafasına, adrese teslim bir orta açarak asist yaptığı maç olarak da hafızalarda yerini almıştır.

    maça dair pek söylenecek bir şey yok. sadece şampiyonluğa giden yolda aldığımız puanlardan birini aldığımız bir deplasmandı. insanı uyutacak cinstendi.

    ayrıca kayseri atatürk stadı yıkılmadan attığımız son goldü ümit karan'ın kafayla attığı gol.
App Store'dan indirin Google Play'den alın