• 5
    bu konu ile ilgili çok karmaşık bir anım var.
    dsi yıldız voleybol takımı oyuncusu olduğum yıllarda, bir idman sırasında su molası verildi.
    biz suyu içtik salona döndük arkadaşımla. baktık kimse yok, hemen ben hentbol kalesine geçtim, arkadaşım bana şut çekmeye başladı. dizimde dizlik falan olunca, yerde parke, ben oldum buffon. eleman bana gol atamıyor. o sırada bizi basketbol takımı koçu izliyormuş tribünden.
    adam beni çağırdı yanına, aha şimdi zıçtık dedim ve gittim yanına.
    bana "oğlum sen iyi top tutuyorsun, gel seni basket takımına alalım" dedi
    ben hocam ben voleybol seviyorum desemde, adam gitti beni voleybol koçumdan istedi. allahtan bizim koç beni vermedi.
    o dönem basket takımının neden yerlerde süründüğünü şimdi daha iyi anlıyorum. iyi kaleci basketçi olur teorisi ile yaklaşıyorsan olaya, git pazardan karpuzcu topla o zaman be adam!

    hikayede geçen dört spor dalı( voleybol-hentbol kalesi-futbol-basketbol), benim ne kadar aktif bir spor hayatımın olduğunu gösteriyor değilmi. geçiniz efendim geçiniz. o zaman taşıdığım bu göbeğin bende işi ne?
App Store'dan indirin Google Play'den alın