304
şu takımın ideal dizilişi 4-4-2. elde hızlı ve dikine oynayan kanat adamları ve hedefte oynayacak top saklayan alan değiştiren golcün yoksa 4-3-3 anlamsız.
ikinci sıkıntı ise hocanın kadroyu çok kurcalaması. oyuncuları alışmadıkları yerlede oynatması. eboue ilk hafta sol açık, geçen maçta sağ iç başladı. bu hafta artık sağ bek olsun diyorum. şu takımda en iyi sağ bek oynayacak adam eboue. aslaında ujfa'da oynar ama ona stoperde daha çok ihtiyaç var. 4-4-2 karabük maçında ve sonraki maçlarda kesin denenmeli. buna göre;
muslera
hakan - servet - ujfa-eboue
riera- melo - selçuk - (engin/sabri/kazım)
elmander - sercan
şimdi 11'de en sıkıntılı bölge sağ kanat. 4-4-2'nin kanatlarındaki adamların mutlaka içe kat edip beklerin önünü açması şart. artı ortada iki kişi olduğu için onlara da yardım etmeleri gerek. ama takım atakta iken de mutlaka ceza sahasına koşular, bindirmeler de yapmaları lazım.
sürat, adam geçme, ceza sahasına koşu, iyi orta, yardımlaşma vs.. gibi kriterleri baz aldığında kaptan olması sebebi ile sabri şu an için en iyi alternatif bence. üstelik deplasmanda engin veya kazımla başlandığında ciddi defansif zaafiyet oluşabilir. aslında bana kalsa şu yukarıdaki özelliklerin çok azını taşıyan kazım bu anlamda en son alternatif.
keita süper olurdu! keşke alınsaydı. gölcü ve sol açık için çok vakit kaybedildi ama sağ kanattaki kazım sıkıntısı nedense göz ardı edildi.
fatih terim'in şunu görmesi ve anlamasını çok isterdim. hakan, servet, gökhan, sabri, kazı,çağlar, baros vs... bu adamlardan ortaya bir şey çıkartma peşinde ama olmuyor. galatasarayın ciddi anlamda kaliteli oyunculara ihtiyacı var. bu beşinin 4'ü bunlara baroş'u da katarsak 5'i samsun maçında sahadaydı. takım ne hucümda çoğalabildi, ne atağa kalktığında selçuk veya meloya gelip top isteyen, boşa kaçan ve deplase olup hareketlenen vardı. aynı şekilde defansif olarak da bunların yaptığı bireysel ve kademe hataları her maç mutlaka gol yememize sebep oluyor.
hoca 96'dan sonra hakan ünsal, okan, bülent, ergün, suat, arif gibi adamları tekrar futbola döndürmüştü. ama bunlar aynı adamlar değil. 96'dakilerin içinde bulunduğu durum, o zamanın şartları sahada onlara örnek olabilecek çok kıymetli yabancı iş ahlakına sahip kaliteli topçular, ve belki de 96'daki oyuncuları tekrar itti. ama aynı şey bir daha olmaz.
servete, gökhana, hakana, kazıma, çağlara falan bakıyorum aynı şeyi görmüyorum. mustafa, barış ve ayhanlı takımda bu 5-6 kişi ikinci planda idi, şimdi takke düştü kel göründü. nasıl defans yapılırı ujfa'yı izlerken görüyoruz. ya da nasıl orta saha olunur.. hoca bunlara harcadığı zamanı, emeği ve toleransı gençlere tanısa en büyük iyiliği yapar bize.
ben isterim ki servet yoksa semih kaya oynasın arena'da, işi bitmiş ne zaman sakatlanacağı belli olmayan gökhan değil.
devre arasına kadar 4-4-2 ve yukarıdaki istekli adamlarla yola devam diyorum.. bir sonraki transfer döneminde ise bu kadro tamamen değişmeli diyorum
ikinci sıkıntı ise hocanın kadroyu çok kurcalaması. oyuncuları alışmadıkları yerlede oynatması. eboue ilk hafta sol açık, geçen maçta sağ iç başladı. bu hafta artık sağ bek olsun diyorum. şu takımda en iyi sağ bek oynayacak adam eboue. aslaında ujfa'da oynar ama ona stoperde daha çok ihtiyaç var. 4-4-2 karabük maçında ve sonraki maçlarda kesin denenmeli. buna göre;
muslera
hakan - servet - ujfa-eboue
riera- melo - selçuk - (engin/sabri/kazım)
elmander - sercan
şimdi 11'de en sıkıntılı bölge sağ kanat. 4-4-2'nin kanatlarındaki adamların mutlaka içe kat edip beklerin önünü açması şart. artı ortada iki kişi olduğu için onlara da yardım etmeleri gerek. ama takım atakta iken de mutlaka ceza sahasına koşular, bindirmeler de yapmaları lazım.
sürat, adam geçme, ceza sahasına koşu, iyi orta, yardımlaşma vs.. gibi kriterleri baz aldığında kaptan olması sebebi ile sabri şu an için en iyi alternatif bence. üstelik deplasmanda engin veya kazımla başlandığında ciddi defansif zaafiyet oluşabilir. aslında bana kalsa şu yukarıdaki özelliklerin çok azını taşıyan kazım bu anlamda en son alternatif.
keita süper olurdu! keşke alınsaydı. gölcü ve sol açık için çok vakit kaybedildi ama sağ kanattaki kazım sıkıntısı nedense göz ardı edildi.
fatih terim'in şunu görmesi ve anlamasını çok isterdim. hakan, servet, gökhan, sabri, kazı,çağlar, baros vs... bu adamlardan ortaya bir şey çıkartma peşinde ama olmuyor. galatasarayın ciddi anlamda kaliteli oyunculara ihtiyacı var. bu beşinin 4'ü bunlara baroş'u da katarsak 5'i samsun maçında sahadaydı. takım ne hucümda çoğalabildi, ne atağa kalktığında selçuk veya meloya gelip top isteyen, boşa kaçan ve deplase olup hareketlenen vardı. aynı şekilde defansif olarak da bunların yaptığı bireysel ve kademe hataları her maç mutlaka gol yememize sebep oluyor.
hoca 96'dan sonra hakan ünsal, okan, bülent, ergün, suat, arif gibi adamları tekrar futbola döndürmüştü. ama bunlar aynı adamlar değil. 96'dakilerin içinde bulunduğu durum, o zamanın şartları sahada onlara örnek olabilecek çok kıymetli yabancı iş ahlakına sahip kaliteli topçular, ve belki de 96'daki oyuncuları tekrar itti. ama aynı şey bir daha olmaz.
servete, gökhana, hakana, kazıma, çağlara falan bakıyorum aynı şeyi görmüyorum. mustafa, barış ve ayhanlı takımda bu 5-6 kişi ikinci planda idi, şimdi takke düştü kel göründü. nasıl defans yapılırı ujfa'yı izlerken görüyoruz. ya da nasıl orta saha olunur.. hoca bunlara harcadığı zamanı, emeği ve toleransı gençlere tanısa en büyük iyiliği yapar bize.
ben isterim ki servet yoksa semih kaya oynasın arena'da, işi bitmiş ne zaman sakatlanacağı belli olmayan gökhan değil.
devre arasına kadar 4-4-2 ve yukarıdaki istekli adamlarla yola devam diyorum.. bir sonraki transfer döneminde ise bu kadro tamamen değişmeli diyorum
