5686
gittiğinden beri bi şeyler yazamadım hakkında, beklemiyordum açıkçası gitmesini.
2 temmuz'da terim'le oturup konuşmuşlardı. sonra kameralar önüne geçip, ' tüm kalbimle kalıyorum ' demişti. ve benim beynimdeki yeni dönem galatasaray'ının kilometre taşı olacaktı. olmadı ..
hikayeyi anlayabiliyorum aslında, atletico madrid, önce diego'yu almak istiyor ancak uçuk maliyetinden dolayı vazgeçiyor, agüero transferinden sonra acil hamle yapma gerekliliğinden dolayı da, daha önce görüştüğü arda'yı liste başına alıyor. resmi teklif yapılıyor, demokratik bir yönetim olarak yönetim durumu arda'ya ve menajerine iletiyor. o da bu teklifi alel acele kabul ediyor. o kadar acele ki 2. babam dediği terim'e danışmıyor bile. geçen yıl yaşadıkları o kadar yıpratmış ki 24 yaşındaki genci, sadece gitmek, denemek istiyor. ancak bazı şeyleri unutuyor ..
* öncelikle, terim'in bu takımı tepeye çıkaracağı çok aşikar. arda'nın da geçen yılki başarısızlıkta ne olursa olsun kaptan olarak imzası var. geçen yılın temizliğini yapma fırsatını kaçırıyor, başarısız bir sezon üzerine gidiyor.
* taraftarın kendisine gerekli desteği göstermediğinden bahsediyor hep. haklı, çok gereksiz tepkiler oldu. ancak aynı taraftar da ona bu şekilde seslenmedi mi zamanında ?
http://www.youtube.com/watch?v=XX-06FXqAsE
http://www.youtube.com/...&feature=related
yani ülkedeki genel problem burada da var. başarısızlık gelince en baştaki eleştirilir, nettir bu yani. ha biz adamı el birliğiyle lime lime etmedik mi tabi ki ettik o ayrı tabi.
* arda,biraz da bu magazinsel olaylardan kaçmak için ispanya'yı tercih etti. fakat görülüyor ki, bu konuda hayalleri suya düşecek. orada göz önünde, spekteküler bir oyuncu olursa, neler olacağını hep beraber göreceğiz. daha 3. gününde, marca'nın internet sitesinde sinem kobal'ın yüzme havuzundan çıkarken çekilmiş videoları gezmeye başladı, bir sonraki gün reyes'e türk beckham soruldu. aynı ispanyol basını 2000 yılında sırf kitap okuyor ve modayla yakından ilgileniyor diye pep guardiola'ya gay damgası yapıştırdı, bundan sıkılan pep de yeni yerler görmek için taa katar'a gitti. yani ispanyol medyasının bizimkilerden pek de bir farkı yok, yakında bunu farkeder kaptan da..
kısacası arda gitti. bence bazı şeyleri yarıda bırakarak gitti. en basiti fatih terim ile uzun süreli çalışma şansını kaybetti. ben orada başarılı olacağına eminim, ancak burada bazı şeyler hep eksik kalacak..
yolun açık olsun kaptan ..
2 temmuz'da terim'le oturup konuşmuşlardı. sonra kameralar önüne geçip, ' tüm kalbimle kalıyorum ' demişti. ve benim beynimdeki yeni dönem galatasaray'ının kilometre taşı olacaktı. olmadı ..
hikayeyi anlayabiliyorum aslında, atletico madrid, önce diego'yu almak istiyor ancak uçuk maliyetinden dolayı vazgeçiyor, agüero transferinden sonra acil hamle yapma gerekliliğinden dolayı da, daha önce görüştüğü arda'yı liste başına alıyor. resmi teklif yapılıyor, demokratik bir yönetim olarak yönetim durumu arda'ya ve menajerine iletiyor. o da bu teklifi alel acele kabul ediyor. o kadar acele ki 2. babam dediği terim'e danışmıyor bile. geçen yıl yaşadıkları o kadar yıpratmış ki 24 yaşındaki genci, sadece gitmek, denemek istiyor. ancak bazı şeyleri unutuyor ..
* öncelikle, terim'in bu takımı tepeye çıkaracağı çok aşikar. arda'nın da geçen yılki başarısızlıkta ne olursa olsun kaptan olarak imzası var. geçen yılın temizliğini yapma fırsatını kaçırıyor, başarısız bir sezon üzerine gidiyor.
* taraftarın kendisine gerekli desteği göstermediğinden bahsediyor hep. haklı, çok gereksiz tepkiler oldu. ancak aynı taraftar da ona bu şekilde seslenmedi mi zamanında ?
http://www.youtube.com/watch?v=XX-06FXqAsE
http://www.youtube.com/...&feature=related
yani ülkedeki genel problem burada da var. başarısızlık gelince en baştaki eleştirilir, nettir bu yani. ha biz adamı el birliğiyle lime lime etmedik mi tabi ki ettik o ayrı tabi.
* arda,biraz da bu magazinsel olaylardan kaçmak için ispanya'yı tercih etti. fakat görülüyor ki, bu konuda hayalleri suya düşecek. orada göz önünde, spekteküler bir oyuncu olursa, neler olacağını hep beraber göreceğiz. daha 3. gününde, marca'nın internet sitesinde sinem kobal'ın yüzme havuzundan çıkarken çekilmiş videoları gezmeye başladı, bir sonraki gün reyes'e türk beckham soruldu. aynı ispanyol basını 2000 yılında sırf kitap okuyor ve modayla yakından ilgileniyor diye pep guardiola'ya gay damgası yapıştırdı, bundan sıkılan pep de yeni yerler görmek için taa katar'a gitti. yani ispanyol medyasının bizimkilerden pek de bir farkı yok, yakında bunu farkeder kaptan da..
kısacası arda gitti. bence bazı şeyleri yarıda bırakarak gitti. en basiti fatih terim ile uzun süreli çalışma şansını kaybetti. ben orada başarılı olacağına eminim, ancak burada bazı şeyler hep eksik kalacak..
yolun açık olsun kaptan ..