2181
fatih terim tarafından ne ofansif, ne defansif, ne de box-to-box orta saha olarak oynatılmaktadır. kendisi şu an net olarak "deli" pozisyonunda oynamaktadır. ne zaman harekete geçse rakibin orta sahası bozulmuş sürü gibi sağa sol kaçışmaktadır. bu durumun oluşması ile ilgili iki teorim var;
1- gerçek sabri malta'ya sürgüne gönderildi; linderoth'un florya'daki mezarı misali... yerine ise sabri kılıklı mekanik bir cihaz alındı. maçlarda zaman zaman sabri'nin kadrajdan kaybolup takribi iki dakika içinde fişek gibi geri dönmesinin sebebi aradan geçen süre zarfında metal bir kol/aparat yardımıyla fatih terim tarafından kuruluyor/şarj ediliyor olması olabilir. çekip bırakınca "vınn" diye giden arabalar gibi...
2- fatih terim geldiğinden beri sabri'yi vahşi bir terapiye tabi tutuyor... malum son maçlarda görüldüğü üzere sabri'nin alnı özellikle yan taraflardan ciddi derecede açılmış. her antrenman sonrası fatih terim sabri'yi kucağına yatırıp kafasını dibek taşıyla dövüyor olabilir. "senin iyiliğin için...", "takımın iyiliği için...", "her şey daha güzel olacak..." böylece bilinci git gide azalan sabri fatih terim'in gerçek anlamda bir neferi haline geliyor ve kenardan verilecek en ufak bir "bas", "vur", "koş" komutunu ivedilikle yerine getiriyor...
şaka bir yana ben ikna oldum. eğer iki adet üst düzey orta sahanız varsa sabri gibi tekniği kıt ama fiziksel özellikleri ve enerjisi yüksek bir oyuncu kadroya gerekebiliyor. mesela sabri ortalığı duman eder, melo topu kapar ve selçuğa aktarır, selçuk ise atak başlatır; gibi... üç kişiden oluşan bir orta sahanın iki elemanı mevkilerinin en iyi isimleri ise sabri gibi alternatif bir adam gerçekten iş yapıyor. çünkü adam kaçırma insiyatifi var, ne defansif anlamda çok dikkatli, ne de ofansif anlamda çok teknik olması gerek, pres yapıp kaptığı topu basit bir kısa pasla yanındakine aktarması yetecektir... umarım kalıcı ve başarılı olur...
1- gerçek sabri malta'ya sürgüne gönderildi; linderoth'un florya'daki mezarı misali... yerine ise sabri kılıklı mekanik bir cihaz alındı. maçlarda zaman zaman sabri'nin kadrajdan kaybolup takribi iki dakika içinde fişek gibi geri dönmesinin sebebi aradan geçen süre zarfında metal bir kol/aparat yardımıyla fatih terim tarafından kuruluyor/şarj ediliyor olması olabilir. çekip bırakınca "vınn" diye giden arabalar gibi...
2- fatih terim geldiğinden beri sabri'yi vahşi bir terapiye tabi tutuyor... malum son maçlarda görüldüğü üzere sabri'nin alnı özellikle yan taraflardan ciddi derecede açılmış. her antrenman sonrası fatih terim sabri'yi kucağına yatırıp kafasını dibek taşıyla dövüyor olabilir. "senin iyiliğin için...", "takımın iyiliği için...", "her şey daha güzel olacak..." böylece bilinci git gide azalan sabri fatih terim'in gerçek anlamda bir neferi haline geliyor ve kenardan verilecek en ufak bir "bas", "vur", "koş" komutunu ivedilikle yerine getiriyor...
şaka bir yana ben ikna oldum. eğer iki adet üst düzey orta sahanız varsa sabri gibi tekniği kıt ama fiziksel özellikleri ve enerjisi yüksek bir oyuncu kadroya gerekebiliyor. mesela sabri ortalığı duman eder, melo topu kapar ve selçuğa aktarır, selçuk ise atak başlatır; gibi... üç kişiden oluşan bir orta sahanın iki elemanı mevkilerinin en iyi isimleri ise sabri gibi alternatif bir adam gerçekten iş yapıyor. çünkü adam kaçırma insiyatifi var, ne defansif anlamda çok dikkatli, ne de ofansif anlamda çok teknik olması gerek, pres yapıp kaptığı topu basit bir kısa pasla yanındakine aktarması yetecektir... umarım kalıcı ve başarılı olur...
