517
şu anda zor durumda olmakla birlikte genel bir kanaate varmak için soruşturmanın sonucunu beklemek gerekir.
türkiye'nin 18 mayıs 1954 tarihinde bağlandığı avrupa insan hakları sözleşmesi'nin 6. maddesinin 2. fıkrasında şöyle bir cümle geçer:
''bir suç ile itham edilen herkes, suçluluğu yasal olarak sabit oluncaya kadar suçsuz sayılır'' bu hüküm hukukta masumiyet karinesi olarak bilinir.ayrıca bir kimsenin beraat edebilmesi için masum olduğunun anlaşılması şart değildir, suçlu olduğunun anlaşılmamış olması kafidir. burada ihtimali düşüncelerin kişinin aleyhine netice vermesi önlenmektedir.
fenerbahçe suçludur veya değildir. ama bu soruşturmanın onun itibarını karaladığı kesindir. bu türkiye'nin vahim bir sorunudur. masumiyet karinesi türkiye'de hiçbir şekilde itibar görmemektedir. bu yargıya duyulan aşırı güvenden mi yoksa çamur at izi kalsın mantığından mı kaynaklanmaktadır orası muammadır.
fenerbahçe spor kulübü bana göre makyavelist bir spor kulübüdür. hatta muhterem başkanları benim gözümde makyavelistin bayrak tutanıdır. makyavelizme sporda; bir futbol takımının başarıya ulaşmak için tüm maddi olanakları seferber etmesine rağmen ''başarıyı'' garanti altına almak için şikeye başvurması örnek gösterilebilir. yani başarıya ulaşmak için her yol mübahtır düşüncesi hakimdir burada. ancak benim bu savım bu soruşturmadan sonra ortaya çıkmış değildir. çok önceden beri aziz yıldırım ve fenerbahçe hakkında bu tip düşüncelerim vardı. hatta bu ülkedeki makyavelistlerden sadece bir tanesidir aziz yıldırım. bu konuda ondan çok daha önde hatta ustalık dönemini yaşayan kimseler var bu ülkede. bu savı biraz daha ileriye götürecek olursak çoğu fenerbahçe taraftarınında aziz yıldırım'dan aşağı kalır yanı yoktur. fb'li arkadaşlarımıza baktığımızda kendilerinin hep en tepede olduklarını iddia ederler. içinde bulundukları ütopik dünyadan çıkmamak için de çeşitli yollara başvurmaları elzemdir.
olurda fenerbahçe spor kulübü soruşturma sonucu suçlu bulunursa makyavelizmin kurabanı olmuş demektir. eğer suçsuz bulunursa üst paragraftaki fenerbahçe ve aziz yıldırım hakkındaki düşüncelerim tozlu raflarda beklemeye devam edecektir*. her şeye rağmen masumiyet karinesi gereği fenerbahçe'nin şu anda suçsuz olduğu unutulmamalıdır.
türkiye'nin 18 mayıs 1954 tarihinde bağlandığı avrupa insan hakları sözleşmesi'nin 6. maddesinin 2. fıkrasında şöyle bir cümle geçer:
''bir suç ile itham edilen herkes, suçluluğu yasal olarak sabit oluncaya kadar suçsuz sayılır'' bu hüküm hukukta masumiyet karinesi olarak bilinir.ayrıca bir kimsenin beraat edebilmesi için masum olduğunun anlaşılması şart değildir, suçlu olduğunun anlaşılmamış olması kafidir. burada ihtimali düşüncelerin kişinin aleyhine netice vermesi önlenmektedir.
fenerbahçe suçludur veya değildir. ama bu soruşturmanın onun itibarını karaladığı kesindir. bu türkiye'nin vahim bir sorunudur. masumiyet karinesi türkiye'de hiçbir şekilde itibar görmemektedir. bu yargıya duyulan aşırı güvenden mi yoksa çamur at izi kalsın mantığından mı kaynaklanmaktadır orası muammadır.
fenerbahçe spor kulübü bana göre makyavelist bir spor kulübüdür. hatta muhterem başkanları benim gözümde makyavelistin bayrak tutanıdır. makyavelizme sporda; bir futbol takımının başarıya ulaşmak için tüm maddi olanakları seferber etmesine rağmen ''başarıyı'' garanti altına almak için şikeye başvurması örnek gösterilebilir. yani başarıya ulaşmak için her yol mübahtır düşüncesi hakimdir burada. ancak benim bu savım bu soruşturmadan sonra ortaya çıkmış değildir. çok önceden beri aziz yıldırım ve fenerbahçe hakkında bu tip düşüncelerim vardı. hatta bu ülkedeki makyavelistlerden sadece bir tanesidir aziz yıldırım. bu konuda ondan çok daha önde hatta ustalık dönemini yaşayan kimseler var bu ülkede. bu savı biraz daha ileriye götürecek olursak çoğu fenerbahçe taraftarınında aziz yıldırım'dan aşağı kalır yanı yoktur. fb'li arkadaşlarımıza baktığımızda kendilerinin hep en tepede olduklarını iddia ederler. içinde bulundukları ütopik dünyadan çıkmamak için de çeşitli yollara başvurmaları elzemdir.
olurda fenerbahçe spor kulübü soruşturma sonucu suçlu bulunursa makyavelizmin kurabanı olmuş demektir. eğer suçsuz bulunursa üst paragraftaki fenerbahçe ve aziz yıldırım hakkındaki düşüncelerim tozlu raflarda beklemeye devam edecektir*. her şeye rağmen masumiyet karinesi gereği fenerbahçe'nin şu anda suçsuz olduğu unutulmamalıdır.