30
barikatmış, valini işgüzarlığıymış falan bunlar hikaye. belli ki gözler kör olmuş, kulaklar duymaz olmuş.
bakmak yetmiyor, lütfen biraz görmeye çabalayın. kafalar o kadar kirlendi, o kadar karıştı ki, "barikat yok, herkes rahatça girip çıktı" diyebiliyorsunuz. bunu diyen arkadaşlar, internet sansürü hakkında ne düşünüyor acaba?
bugün, altay taraftarlarının bırakın stada, adana'ya girişlerine dahi izin verilmeyeceği açıklandı mesela. sorunlar böyle çözülmez. sadece üstünü örtersiniz.
senelerdir bursaspor ve beşiktaş arasında yaşanan olayların bir çözüme kavuşmamasının sebebi de, pisliğin sürekli halının altına süpürülmesi sebebiyle oldu.
bakın, "yasamız var, kanunumuz var, hukukumuz var" diyorsunuz. bunu dedikten sonra da "aman aralarına girelim de olay çıkmasın" dememelisiniz, diyemezsiniz.
aklı başında bir insanoğlu, futbol gibi saçmasapan bir sebep yüzünden başkasına saldırıyorsa, taşlar atılıp, pantolona gizlenmiş palalar çıkarılıyorsa, bu insanların belirlenmesi ve cezalandırılması gereklidir. siz sanıyor musunuz ki tüm bursa ve beşiktaş taraftarları birbirine düşman? düşman adamın, nefretle hareket adamın sporda, futbolda işi ne? barikatları kaldıracaksın, insanlara rahat hareket etme şansı vereceksin ki, pislik de ortaya çıksın, temiz olan da. ve bu sayede ikisi birbirinden ayrılsın.
bursa valisi, maçtan birkaç gün önce çok güzel bir açıklama yapmıştı; "beşiktaş taraftarı gelecektir, bunu engellemeye hakkımız yok. insanların özgürlüğüne müdahele etme çabası ancak totaliter rejimlerde olur."
al şimdi bak, adamlara tonla ceza veriliyor. ve bu sayede ilerleme olacak. kulüp ve şahıslar gerçek ve tatminkar cezalarla karşılaştıklarında, bir daha bu haltı yemeye cesaret edebilirler mi sizce?
valinin yaptığı sadece ama sadece halıyı yerinden kaldırmak olmuştur. gerçek halimizi gördük, başka bir şey değil. bunu göremeyenler varsa lütfen o toz toprağın içinden çıkıp biraz uzaktan bakmaya çalışsınlar olaya. yoksa insanlığını unutmayan birkaç insan da kendini unutacak.
bakmak yetmiyor, lütfen biraz görmeye çabalayın. kafalar o kadar kirlendi, o kadar karıştı ki, "barikat yok, herkes rahatça girip çıktı" diyebiliyorsunuz. bunu diyen arkadaşlar, internet sansürü hakkında ne düşünüyor acaba?
bugün, altay taraftarlarının bırakın stada, adana'ya girişlerine dahi izin verilmeyeceği açıklandı mesela. sorunlar böyle çözülmez. sadece üstünü örtersiniz.
senelerdir bursaspor ve beşiktaş arasında yaşanan olayların bir çözüme kavuşmamasının sebebi de, pisliğin sürekli halının altına süpürülmesi sebebiyle oldu.
bakın, "yasamız var, kanunumuz var, hukukumuz var" diyorsunuz. bunu dedikten sonra da "aman aralarına girelim de olay çıkmasın" dememelisiniz, diyemezsiniz.
aklı başında bir insanoğlu, futbol gibi saçmasapan bir sebep yüzünden başkasına saldırıyorsa, taşlar atılıp, pantolona gizlenmiş palalar çıkarılıyorsa, bu insanların belirlenmesi ve cezalandırılması gereklidir. siz sanıyor musunuz ki tüm bursa ve beşiktaş taraftarları birbirine düşman? düşman adamın, nefretle hareket adamın sporda, futbolda işi ne? barikatları kaldıracaksın, insanlara rahat hareket etme şansı vereceksin ki, pislik de ortaya çıksın, temiz olan da. ve bu sayede ikisi birbirinden ayrılsın.
bursa valisi, maçtan birkaç gün önce çok güzel bir açıklama yapmıştı; "beşiktaş taraftarı gelecektir, bunu engellemeye hakkımız yok. insanların özgürlüğüne müdahele etme çabası ancak totaliter rejimlerde olur."
al şimdi bak, adamlara tonla ceza veriliyor. ve bu sayede ilerleme olacak. kulüp ve şahıslar gerçek ve tatminkar cezalarla karşılaştıklarında, bir daha bu haltı yemeye cesaret edebilirler mi sizce?
valinin yaptığı sadece ama sadece halıyı yerinden kaldırmak olmuştur. gerçek halimizi gördük, başka bir şey değil. bunu göremeyenler varsa lütfen o toz toprağın içinden çıkıp biraz uzaktan bakmaya çalışsınlar olaya. yoksa insanlığını unutmayan birkaç insan da kendini unutacak.