4231
arda'nın en büyük sorunu klasik türk futbolcusu kafasında olması. kendi suçu mu? değil. bu kafayı küçük yaşlardan itibaren şekillendiremeyen sistemimizin suçu. oyuncular mental olarak bu yerlere hazırlanamıyor. neyle karşılaşacaklarını, neye nasıl tepki vereceklerini kestiremiyorlar. haliyle de basınla ilişkilerde olsun, taraftarla ilişkilerde olsun sorun yaşıyorlar. bana göre arda yine de yaşına göre gayet olgun davrandı ve konuştu şu ana kadar.
arda'nın en büyük şanssızlığı; sözlüğüydü bloguydu çok fazla yerde yazıyor insanlar ve bunların çoğu da arda'yla akran ya da bi kaç yaş fark var aralarında ve hepsi de futbolla ilgili insanlar doğal olarak. e öyle olunca da ister istemez kendi durumlarıyla arda'yı kıyaslıyorlar ve kıskanıp sinirleniyorlar. kıskanmakta haklılar tabi, hayatlarında binemeyecekleri arabaya biniyor, hayatlarında kazanamayacakları parayı kazanıyor ve hayatlarında ulaşamayacakları belki de dadı dizisinde görüp aşık oldukları kızla çıkıyor arda. bunlar kıskanılacak şeyler ama bunların hiçbiri her fırsatta arda'ya vurmayı meşru kılmaz.
internette yazılanları küçümsememek lazım, çünkü buralar ciddi manada takip ediliyor ve işi gücü nabza göre şerbet vermek olan bazı adamlar, gazetede televizyonda arda'ya sallıyor hemen. biliyor ki arda'yı koruyacak bir taraftar gücü yok çünkü taraftarı daha acımasız vuruyor arda'ya.
arda'nın haketmediği bir şey de kewell mevzusunda taraf olarak gösterilmesi. kewell için de aynı şey geçerli. sapla saman iyice birbirine karışıyor bu noktada. yani temel olarak, kewell'ı sevenler ve arda'yı sevenler olarak ikiye bölüp düşünürsek, kewell'ın sakatlığına laf edilince hemen bir kewellsever çıkıp kewell'ın adını anmadan arda'ya giydiriyor, ya da tam tersi. ya arkadaş kewell'ı veya arda'yı olumlu ya da olumsuz eleştirirken diğerinin adını anmana gerek yok ki. ayrıca ikisini sevmene de bi engel yok ki. ben gayet seviyorum ikisini de. arda'yı eleştirirken kewell olsa diye başlamıyorum söze ya da kewell'ın sakatlığından konuşurken arda'nın sakatlığını vurgulama ihtiyacı hissetmiyorum.
arda'nın en büyük hatası ise taraftarın hassasiyetlerini çok gözardı etmesi. acunla da gezersin emreyle de ama her fırsatta emre abimle acun abimin evine gitmiştik, emre abim canım emre abim ciğerim demesine hiç gerek yoktu. belki bizim muhabbetimiz olsa biz de çok eğlenirdik emreyle acunla falan ama arda da eğer sahada değil de tribünde olsa emre'ye karşı hisleri bizden farklı olmazdı. arda'yla taraftarın arasını açan da ne uzun süren sakatlığıdır ne de başka bir şey tamamiyle nedeni budur. bu yüzden arda sahipsiz kaldı, bu yüzden medya kolaylıkla saldırıyor arda'ya. ama arda'nın da şunu bilmesi lazım medya saldırdığında sahip çıkmadığımız için açılmadı aramız; tam tersi, aramız açıldığı için medya saldırabilir oldu. yoksa ahmet çakar'a 90 dakka sövdük biz "arda'yla uğraşmak senin neyine" diyerek.
ne olursa olsun, arda bizim en büyük değerimizdir. millet adam öldürmeye teşebbüs eden bilica'ya bile sahip çıkarken biz ona sahip çıkamıyoruz. kendilerine küfür ettiği videolar her yerde gezerken tümer metin'e, emre belözoğlu'na, doğuştan beşiktaşlıyım diyen mehmet topuz'a sahip çıkarken onlar; biz arda turan'ın arkasında durmayı beceremiyoruz. bence baya da bi haksızlık ediyoruz. arda'ya yazılanlar ciddi çok ağır çünkü ve arda'dan bu kadar yükü taşımasını beklemek büyük haksızlık. şurda arda'yı eleştiren birinin nick altına 10 tane olumsuz entry girilse 11. entry'i kendi yazar, ayar vermeye kalkıp özelden küfür sallar, uçmadan önceki son entrysini de arda turan başlığına salyalar saçarak yazar ama sorsan yine arda eleştirilere kulak tıkamalı der.
arda'nın en büyük şanssızlığı; sözlüğüydü bloguydu çok fazla yerde yazıyor insanlar ve bunların çoğu da arda'yla akran ya da bi kaç yaş fark var aralarında ve hepsi de futbolla ilgili insanlar doğal olarak. e öyle olunca da ister istemez kendi durumlarıyla arda'yı kıyaslıyorlar ve kıskanıp sinirleniyorlar. kıskanmakta haklılar tabi, hayatlarında binemeyecekleri arabaya biniyor, hayatlarında kazanamayacakları parayı kazanıyor ve hayatlarında ulaşamayacakları belki de dadı dizisinde görüp aşık oldukları kızla çıkıyor arda. bunlar kıskanılacak şeyler ama bunların hiçbiri her fırsatta arda'ya vurmayı meşru kılmaz.
internette yazılanları küçümsememek lazım, çünkü buralar ciddi manada takip ediliyor ve işi gücü nabza göre şerbet vermek olan bazı adamlar, gazetede televizyonda arda'ya sallıyor hemen. biliyor ki arda'yı koruyacak bir taraftar gücü yok çünkü taraftarı daha acımasız vuruyor arda'ya.
arda'nın haketmediği bir şey de kewell mevzusunda taraf olarak gösterilmesi. kewell için de aynı şey geçerli. sapla saman iyice birbirine karışıyor bu noktada. yani temel olarak, kewell'ı sevenler ve arda'yı sevenler olarak ikiye bölüp düşünürsek, kewell'ın sakatlığına laf edilince hemen bir kewellsever çıkıp kewell'ın adını anmadan arda'ya giydiriyor, ya da tam tersi. ya arkadaş kewell'ı veya arda'yı olumlu ya da olumsuz eleştirirken diğerinin adını anmana gerek yok ki. ayrıca ikisini sevmene de bi engel yok ki. ben gayet seviyorum ikisini de. arda'yı eleştirirken kewell olsa diye başlamıyorum söze ya da kewell'ın sakatlığından konuşurken arda'nın sakatlığını vurgulama ihtiyacı hissetmiyorum.
arda'nın en büyük hatası ise taraftarın hassasiyetlerini çok gözardı etmesi. acunla da gezersin emreyle de ama her fırsatta emre abimle acun abimin evine gitmiştik, emre abim canım emre abim ciğerim demesine hiç gerek yoktu. belki bizim muhabbetimiz olsa biz de çok eğlenirdik emreyle acunla falan ama arda da eğer sahada değil de tribünde olsa emre'ye karşı hisleri bizden farklı olmazdı. arda'yla taraftarın arasını açan da ne uzun süren sakatlığıdır ne de başka bir şey tamamiyle nedeni budur. bu yüzden arda sahipsiz kaldı, bu yüzden medya kolaylıkla saldırıyor arda'ya. ama arda'nın da şunu bilmesi lazım medya saldırdığında sahip çıkmadığımız için açılmadı aramız; tam tersi, aramız açıldığı için medya saldırabilir oldu. yoksa ahmet çakar'a 90 dakka sövdük biz "arda'yla uğraşmak senin neyine" diyerek.
ne olursa olsun, arda bizim en büyük değerimizdir. millet adam öldürmeye teşebbüs eden bilica'ya bile sahip çıkarken biz ona sahip çıkamıyoruz. kendilerine küfür ettiği videolar her yerde gezerken tümer metin'e, emre belözoğlu'na, doğuştan beşiktaşlıyım diyen mehmet topuz'a sahip çıkarken onlar; biz arda turan'ın arkasında durmayı beceremiyoruz. bence baya da bi haksızlık ediyoruz. arda'ya yazılanlar ciddi çok ağır çünkü ve arda'dan bu kadar yükü taşımasını beklemek büyük haksızlık. şurda arda'yı eleştiren birinin nick altına 10 tane olumsuz entry girilse 11. entry'i kendi yazar, ayar vermeye kalkıp özelden küfür sallar, uçmadan önceki son entrysini de arda turan başlığına salyalar saçarak yazar ama sorsan yine arda eleştirilere kulak tıkamalı der.
