415
maça hemen hemen 14 saat varken...
galatasaray, ligde 11. durumda. vaziyet kötü, kalpler kırık; koca sezondan bir beklenti kalmamış. avrupa'dan rezalet bir şekilde elenme, ligde zaten en başlarda kopma derken, üstüne üstlük tek umut olan türkiye kupası'nın da gitmesi. taraftar kızgın, küskün ama yine de bu maç öncesi heyecanlı...
nasıl heyecanlı olmasın ki? türk telekom arena'daki ilk derbi maçı. daha öncesinde ilk fenerbahçe maçı. elbette önemli -ki şu andaki iki takımında durumu ortadayken- taraftar ve yönetim için. taraftar diyor ki: " ulan bari şu maçı alalım da, fenerbahçe şampiyon olamasın. " diğer yanda yönetim diyor ki: " bu maçı kazanalım da üstümüzdeki yük hafiflesin. "
evet, belki tek rakibimiz kendimiziz, evet, fenerbahçe maçları bizim için ne derecede önemli tartışılır. kimi der: " fenerbahçe'yi yenelim de, diğer şeylerle sezon sonu ilgileniriz. " kimi der: " fenerbahçe maçı o kadar da önemli değil, önce kendi içimizdeki sorunları halledelim. " belki de başka şekilde düşünen de vardır. kimbilir?..
dedik ya galatasaray 11. diye. fenerbahçe de tam tersi lig lideri. rüzgârı tam arkalarına almışlar. 9'da 9 yapmışlar. önlerine geleni, içerde - dışarda demeden yenip, geçiyorlar. bu maç öncesinde de çoğu insana göre, avantajlı konumdalar. deplasmana geliyorlar, galatasaray'ın tırnak içinde " kurtuluş " maçı. " galatasaray, herşeyiyle oynar " diyen de var, " bildiğimiz cimbom işte, diğer maçlarda ne oynadı ki, bu maçta ne oynasın? " diyen de... ama unutulmaması gereken bi'şey var, o da bu yıl fenerbahçe'nin gerçekten iyi bir takım olduğu ve çok iyi bir form yakaladığı...
maç öncesinde, gözlemlediğim kadarıyla birçok taraftar, fenerbahçe'yi yeneceğimizden emin. " yok işte şöyle yeneriz, yok efendim şu kadar atarız " falan... ben de biliyorum, galatasaraylı olmak, korkusuz olmaktır, inanmaktır; hiç vazgeçmemektir. ama biraz sakinlik. birazcık... atıp, tutmadan önce biraz şu durumu bir gözden geçirin. bizde varolanları ve karşı tarafta varolanları. birazcık da olsa mukayese edin. bir görün, sonra yine konuşun. ben istiyorum ki, böyle iddaalı konuşan taraftarımızın yüreğine kor düşmesin. ben de yapıyordum bunu, maçtan önce " lan rahat 5 atarız olum, kimmiş bunlar? " böyle onlarca monolog sayabilirim. ama artık vazgeçtim, bu iddaadan, bu şeyden artık adı herneyse işte "o"ndan vazgeçtim. kiminiz " aptallık " der buna, kiminiz mantıklı bulur. elbette demiyorum ki, fenerbahçe bizi yener. demiyorum ki, fenerbahçe bizi beşler. ya da boşver; isteyen, istediği yere çeksin...
not: #621266
galatasaray, ligde 11. durumda. vaziyet kötü, kalpler kırık; koca sezondan bir beklenti kalmamış. avrupa'dan rezalet bir şekilde elenme, ligde zaten en başlarda kopma derken, üstüne üstlük tek umut olan türkiye kupası'nın da gitmesi. taraftar kızgın, küskün ama yine de bu maç öncesi heyecanlı...
nasıl heyecanlı olmasın ki? türk telekom arena'daki ilk derbi maçı. daha öncesinde ilk fenerbahçe maçı. elbette önemli -ki şu andaki iki takımında durumu ortadayken- taraftar ve yönetim için. taraftar diyor ki: " ulan bari şu maçı alalım da, fenerbahçe şampiyon olamasın. " diğer yanda yönetim diyor ki: " bu maçı kazanalım da üstümüzdeki yük hafiflesin. "
evet, belki tek rakibimiz kendimiziz, evet, fenerbahçe maçları bizim için ne derecede önemli tartışılır. kimi der: " fenerbahçe'yi yenelim de, diğer şeylerle sezon sonu ilgileniriz. " kimi der: " fenerbahçe maçı o kadar da önemli değil, önce kendi içimizdeki sorunları halledelim. " belki de başka şekilde düşünen de vardır. kimbilir?..
dedik ya galatasaray 11. diye. fenerbahçe de tam tersi lig lideri. rüzgârı tam arkalarına almışlar. 9'da 9 yapmışlar. önlerine geleni, içerde - dışarda demeden yenip, geçiyorlar. bu maç öncesinde de çoğu insana göre, avantajlı konumdalar. deplasmana geliyorlar, galatasaray'ın tırnak içinde " kurtuluş " maçı. " galatasaray, herşeyiyle oynar " diyen de var, " bildiğimiz cimbom işte, diğer maçlarda ne oynadı ki, bu maçta ne oynasın? " diyen de... ama unutulmaması gereken bi'şey var, o da bu yıl fenerbahçe'nin gerçekten iyi bir takım olduğu ve çok iyi bir form yakaladığı...
maç öncesinde, gözlemlediğim kadarıyla birçok taraftar, fenerbahçe'yi yeneceğimizden emin. " yok işte şöyle yeneriz, yok efendim şu kadar atarız " falan... ben de biliyorum, galatasaraylı olmak, korkusuz olmaktır, inanmaktır; hiç vazgeçmemektir. ama biraz sakinlik. birazcık... atıp, tutmadan önce biraz şu durumu bir gözden geçirin. bizde varolanları ve karşı tarafta varolanları. birazcık da olsa mukayese edin. bir görün, sonra yine konuşun. ben istiyorum ki, böyle iddaalı konuşan taraftarımızın yüreğine kor düşmesin. ben de yapıyordum bunu, maçtan önce " lan rahat 5 atarız olum, kimmiş bunlar? " böyle onlarca monolog sayabilirim. ama artık vazgeçtim, bu iddaadan, bu şeyden artık adı herneyse işte "o"ndan vazgeçtim. kiminiz " aptallık " der buna, kiminiz mantıklı bulur. elbette demiyorum ki, fenerbahçe bizi yener. demiyorum ki, fenerbahçe bizi beşler. ya da boşver; isteyen, istediği yere çeksin...
not: #621266
