resim
Sabri Sarıoğlu
Görev:Teknik Direktör
Takım:Türkiye U18
Yaş:39
Uyruk:Türkiye
  • 1837
    sabri hakkında her şey

    sabri sarıoğlu: sahadaki biz. sahadaki galatasaray taraftarı.

    hep jenerasyon yakalamaktan bahsedilir ya, sabri başarılar kazanmış hiçbir jenerasyona dahil değil, arada kalmış, neredeyse hiç üst düzey futbolcu çıkaramamış bir jenerasyonun tek üst düzey futbolcusu. bu bile yeter aslında sabri’yi anlatmaya.

    galatasaray alt yapısından yetişmiş, milli olmuş son yıllardaki en fazla devamlılık gösteren futbolcu. biz sabri’yi sağ açık, sağ bek, sağ orta saha olarak tanıdık. halbuki alt yaş takımlarında, hem galatasaray’da hem de milli takımlarda orta sahada serbest oynayan adamdı. bu eski tabir tabii, yeni tabirle forvet arkası, 10 numara, amc oynardı sabri.

    sabri geldi 25-26 yaşına. bir futbolcu için atılım yapacağı yaşlarda artık. hem gücü hem oturmuş oyun karakteri hem de tecrübesi ile mesela avrupa’ya transfer yapacaksa tam zamanı. benzeri şekilde anadolu’da oynayanlar bu yaşlarda istanbul’a transfer yapıyor. sarp falan gibi ekstrem örnekleri saymazsak.

    sabri niye galatasaray taraftarı için bir yürek yarası peki? yürek yarası, çünkü taraftar içinde sürekli küfür eden de var, çok seven de. çok seven sayısı açık ara azdır, unutmayalım bunu. ama maç sırasında müthiş destek gördüğü o kadar çok oldu ki, hele son 2 sezondur.
    özellikle rijkaard sonrası büyük ilerleme gösterdi. ve elbette bu süre içinde sağ bek oynamayı da öğrendi. bunun dışında sabri maçlarda genellikle yırtıyor kendini, taraftarın gözünde yükseldiği zamanlar bunlar işte. ama bazen de öyle bir bırakıyor ki, eski hallerinden bile eser kalmıyor.
    mesela meşhur ankaragücü maçında yenen 4.golde neler yaptığına bir dikkat etseniz, ne demek istediğimi anlarsınız.

    sabri hala orta kesemiyor, hala büyük pozisyon hataları yapıyor. a takıma çıkalı epey oldu. bu uzun sürede aşamadığı en büyük problem eski alışkanlıkları. alt yaşlarda oynadığı zamandan kalan alışkanlıklarını bırakmakta zorlanıyor. mesela takımın yıldızı olup, büyük bir özgüvenle oynadığı zamanlar, istediği yerde çalım atar, istediği yerde kaleye şut atardı. hatta her frikikte topun başına gelmesinin sebebi bile bu. ama genç takımda 10 numara oynamak ile a takımda sağ bek oynamak arasında ciddi bir fark var elbette.
    kaleye vurduğu topların istatistiğini bilmiyorum ama yüzde çok düşük büyük ihtimalle, bir de avuta çıkan topun gittiği yer açısından taraftar şut atmasını istemiyor. topu kargalara gönderiyor. halbuki vuruş zamanları genellikle doğru. önünde rakip varken göbek deliğinden geçirmeye çalışmıyor örneğin. eskiden daha fenaydı, artık 4’e 4 giderken kaleye vurmuyor.
    yine benzeri şekilde kestiği ortaların isabet oranı çok düşük. bu defa kesin konuşabilirim. aslına bakarsanız ceza sahasına kesilen ortalarda bakılması gereken topun nereye gittiğidir. şöyle ki; sağ bekten bindirip orta kestiğinizde topun penaltı noktası civarına düşmesi gerekir. ama sabri’nin ortaları genelde ya 18’in uzak köşesinden dışarı ya da 18’in içine girmeden rakip tarafından kesiliyor. sabri kalitesinde bir futbolcunun, yani galatasaray ve türk milli takımı futbolcusunun bunları yapamayışın tek sebebi kendini rahat hissetmemesi ve telaşı.

    sabri’nin kıyaslandığı 2 kişi var sürekli. galatasaraylı’lık açısından arda turan, oynadıkları mevki bakımından gökhan gönül. ben her seferinde arda’yı ve gökhan’ı tercih ederim.
    arda konusunu çok ciddiye almıyorum. çünkü çok net ki, sabri’yi bu kadar kollayanların bir çoğunun asıl amacı arda’ya çakmak.
    gökhan gönül mevzusu da enteresan. sabri’den daha yavaş, daha güçsüz ama top tekniği daha iyi, pozisyon bilgisi daha iyi. örneğin yaptığı ortalardaki isabet oranı daha yüksek. bu sebeple bir takımın hocası olsam gökhan’ı tercih ederim. tamamen futbol meziyetleri açısından.

    haa, bir de sabri’yle dalga geçenler var. eleştiri başka şey dalga geçmek başka.dalga geçenler içinde futbolu, futbolcuya kazandırdıklarını bilmeyenler ya da kıskananlar var. o kadar belli ki. yapmayın arkadaşlar. hep söylenmez mi, keşke eğitim sistemimiz kişinin yeteneklerine uygun mesleği seçmesini sağlasa diye. sabri bunu başarmış biri işte, kıskanıp da çemkireceğinize gıpta edin, ayıptır.
    hani yeni bir numara var ya; secret. hani, istediğiniz şeyleri hayal edin gerçekleşir diyen mevzu, hani aslında o kitabı yazanın milyon dolarlar kazanarak bu fikrin doğruluğunu kendisi için kanıtladığı güzel fikir. hah, işte sabri de bu işi çözmüş. zamanında da vinci, newton gibi büyük adamların çözdüğü sırrı çözmüş.
    bilen bilir, galatasaray futbolcusuna küfür etmem, kolay kolay laf söyletmem, tribünde yanımda topçuya küfür ettirmem. yıllar önce fenerbahçe – göteburg maçında fenerli bir çocukla kapışmıştım. top rıdvan’a, oğuz’a, aykut’a geliyor, bizim arkadaş “bak salağa bak” falan diyordu. “yavrum sen çok mu zekisin, o zaman niye sahada değilsin” demiştim de kaçmıştı yanımdan. o yüzden sabri’yle dalga geçmeyin, hele küfür aman ha, sakın.

    bir de sabri’de şeytan tüyü var. sempatik bir genç adam. aynı kibariye’deki gibi. kibariye gibi içten, doğal bir yapısı var. maçlardan sonra üçlü çektirmesi “o da biliyor bunları yapmasa takımda barınamaz” diye açıklanamaz. çok içten ve samimi bir tavır o. kazanılan maçtan sonra ben nasıl istiyorsam sahaya çıkıp üçlü çektirmek sabri de o kadar istiyor. ben gol atsam nasıl davranacaksam sabri de öyle davranıyor.

    madem hakkında her şey dedik, aile hayatına da değinmek lazım. sabri çok belli ki mazbut bir hayat yaşıyor. bekarken de orada burada dağıttığı, rezalete karıştığı duyulmazdı. göz önünde olmadan bir hayat yaşıyordu. sabri gibi adamlar evlendikten sonra çok daha rahat ederler. aile babası olurlar. yeğenimiz de geliyor ki sabri’nin içi içine sığmıyordur. sabri tam tabirle; “evleneceksin, hanımla çay demleyip tv izleyeceksin, mutluluk budur” diyen tiplerden. allah hayatının sonuna kadar sevdikleriyle mutlu olmayı nasip eder inşallah.

    son söz : sabri’yi seviyoruz, hırsını, kazanma arzusunu, formanın, armanın hakkını vermek için didinmesinden hoşlanıyoruz. ama gençliğin ve kendine bakmanın getirdiği gücün yanında artık tecrübesini ve aklını daha çok kullanmasını istiyoruz.
    yani; ey sabri, sakin ol, hayat senin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın