• 181
    öncelikle captano başlığına gelip, kaptanla ilgili bir şey okumak isteyenler hayal kırıklığı yaşayabilir. yazı ekseriyetle mustafa sarp ve benim futbolcu kimliğimle alakalı.

    18 ocak 2011 antalyaspor galatasaray maçında pek değerli mustafa'cım hiç yoktan yere 2 metre havaya zıplayıp, sol ayağını kıçına doğru yapıştırarak, sağ ayağını topa uzattı ve 3 tane galatasaraylı topa hakim olabilecekken o topu taca yolladı. aynı ben...

    ikinci pozisyon; mustafa kardeşim top kaptı ve takımı atağa kaldırdı, sağında sabri, sol tarafında ise arda ondan yaklaşık 10 metre önünde koşuyorlar. arda çapraz koşuyor yani mustafa topu dikine bile vursa arda alıp gidecek ama mustafa ne yapıyor? önce yavaşlayıp topa vurma açısı yakalıyor sonra pas vercem diye topu taca bırakıyor. aynı ben...

    benim futbolcu kimliğimi en iyi kaptan bilir.* zira sözlük sayesinde beraber 30 dan fazla maç yapmışlığımız var. ve yine kendisi şahittir ki sözlükteki en jenerik goller ve hareketler bana aittir. yani kaptan samsunsporlu celil'den sonra çıplak gözle en artistik futbolcu olarak beni izledi. yalnız futbolun böyle olmadığını ben bu akşam yukarıda anlattığım 2 pozisyonda mustafa'cım sayesinde anladım. mustafa sanıyor ki çok koşunca çok emek harcamış sayılacak... ben de öyle sanıyordum kaptan anlattı sağolsun;

    captano: toka sen neden her yere koşuyorsun abicim sağ bek değil misin solda ne işin var?
    toka: total futbol oynuyorum kaptan, yer değiştirerek...
    feanor: olm takımda total futbolu bir sen oynuyorsun lan.
    captano: he valla 7 kişilik takımda tek başına total futbol oynuyorsun.
    toka: kaptan peki benim kadar koşan var mı takımda?
    captano: ulan keşke hiç koşmasan...

    işte öyle mustafa sarp'ım, keşke hiç koşmasan...
App Store'dan indirin Google Play'den alın