33
lütfen! herkes en azından 2 dakikasını ayırıp bu yazımı okusun.
şu an salondan çıkıp evime geldim ama inanın üzülmedim. neden mi ? efes pilsen takımıyla galatasarayımızın arasında belirgin bir güç farkı var evet, ama mücadele ve hırs olarak şu an ligde bulunan hiçbir takım galatasarayımızın eline su dökemez. maçın devre arasında sigara içmek için dışarı çıktım ve yanımda 4-5 tane efes taraftarıyla sohbet ediyordum. aralarından yaşını başımı almış bi abinin sözleri gerçekten bir basketbol seyircisinin ne kadar efendi ve mantıklı konuştuğunu bana gösteriyordu. bu abinin dediği sözleri değiştirmeden buraya yazıyorum. "ben bir efes taraftarıyım yıllardır efes in maçlarına gidiyorum, avrupa kupasını kazandığımız maçta efes tribünündeydim ama hep sergi sarayında galatasarayın taraftarına imrenerek bakmışımdır. galatasaray basketbol takımının sponsoru kesinlikle cafe crown olmamalı, dalga geçer gibi fenerbahçeye verilen bütçenin 8 de 1 ini galatasaraya verdiler. bunda galatasaray yönetimininde büyük suçu var. galatasaray yönetimi sponsordan aldığı paranın üstüne cebinden biraz para koysa galatasaray şimdi euroleague in en güçlü takımıydı." doğru söze ne denir ? resmen galatasarayın sponsorluğunu fenerbahçe yapıyor ! ülker fenerbahçeye tam destek vermekle kalmıyor şimdide ataşehirde fenerbahçeye spor salonu yapıyor. hemde bi spor salonundan fazlasını. bizim taraftarımız maalesef sesini çıkaramıyor boykot desen zaten yok. biz ne kadar cafe crown içsekte akşam çayımızı cafe crown da yudumlasakta kazandığımız para yine önce fenerbahçeye gidiyor sonra resmen kardan ufacık bir pay alınıyor. neyse sözü daha fazla uzatmayalım sponsorun desteğini bi kenara bırakıp kendi vereceğimiz desteğe bakalım. salonda bize ayrılan yer tamamen doluydu bunun dışında efeslilerin oturduğu yerlerdede çoluğunu çocuğunu alıp maça gelen galatasaraylı aileler vardı. salonda az ama güzel basketbolu hak eden bildiğin efendi insanlar vardı. galatasaray güzel bir basket attığında bile efesliler alkışlıyor maçtan sonra galatasaraylılarla beraber maçı değerlendiriyordu. inanın güneşli sıcacık bir istanbul sabahında yüzüm gülerek ayrıldım salondan.
ne güzelmiş be kardeşim basketboldan anlayan insanlarla 2 çift laf etmek. ne güzelmiş takımımın mücadelesini görmek.
teşekkürler galatasaray, teşekkürler efes pilsen ve teşekkürler basketbolu zevkle izleyen güzel insanlar.
şu an salondan çıkıp evime geldim ama inanın üzülmedim. neden mi ? efes pilsen takımıyla galatasarayımızın arasında belirgin bir güç farkı var evet, ama mücadele ve hırs olarak şu an ligde bulunan hiçbir takım galatasarayımızın eline su dökemez. maçın devre arasında sigara içmek için dışarı çıktım ve yanımda 4-5 tane efes taraftarıyla sohbet ediyordum. aralarından yaşını başımı almış bi abinin sözleri gerçekten bir basketbol seyircisinin ne kadar efendi ve mantıklı konuştuğunu bana gösteriyordu. bu abinin dediği sözleri değiştirmeden buraya yazıyorum. "ben bir efes taraftarıyım yıllardır efes in maçlarına gidiyorum, avrupa kupasını kazandığımız maçta efes tribünündeydim ama hep sergi sarayında galatasarayın taraftarına imrenerek bakmışımdır. galatasaray basketbol takımının sponsoru kesinlikle cafe crown olmamalı, dalga geçer gibi fenerbahçeye verilen bütçenin 8 de 1 ini galatasaraya verdiler. bunda galatasaray yönetimininde büyük suçu var. galatasaray yönetimi sponsordan aldığı paranın üstüne cebinden biraz para koysa galatasaray şimdi euroleague in en güçlü takımıydı." doğru söze ne denir ? resmen galatasarayın sponsorluğunu fenerbahçe yapıyor ! ülker fenerbahçeye tam destek vermekle kalmıyor şimdide ataşehirde fenerbahçeye spor salonu yapıyor. hemde bi spor salonundan fazlasını. bizim taraftarımız maalesef sesini çıkaramıyor boykot desen zaten yok. biz ne kadar cafe crown içsekte akşam çayımızı cafe crown da yudumlasakta kazandığımız para yine önce fenerbahçeye gidiyor sonra resmen kardan ufacık bir pay alınıyor. neyse sözü daha fazla uzatmayalım sponsorun desteğini bi kenara bırakıp kendi vereceğimiz desteğe bakalım. salonda bize ayrılan yer tamamen doluydu bunun dışında efeslilerin oturduğu yerlerdede çoluğunu çocuğunu alıp maça gelen galatasaraylı aileler vardı. salonda az ama güzel basketbolu hak eden bildiğin efendi insanlar vardı. galatasaray güzel bir basket attığında bile efesliler alkışlıyor maçtan sonra galatasaraylılarla beraber maçı değerlendiriyordu. inanın güneşli sıcacık bir istanbul sabahında yüzüm gülerek ayrıldım salondan.
ne güzelmiş be kardeşim basketboldan anlayan insanlarla 2 çift laf etmek. ne güzelmiş takımımın mücadelesini görmek.
teşekkürler galatasaray, teşekkürler efes pilsen ve teşekkürler basketbolu zevkle izleyen güzel insanlar.
