333
bu arada yönetici kelimesinin ana manası bu noktada devreye girer. senin görevin galatasaray sevdalısına imkan sunabilmek. bunu yaparken de cimbom'un bu endüstriyel çağda haklarını koruyabilmek. havuz ne kadar genişse yöneticilerin imkanı da o kadar geniştir. türkiye'de cimbom için havuz taşıyor hatta;ama görebilen yok. benim kahrolduğum nokta bu. yönetim tv için ne gibi hamleler yapmıştır mesela? biri açıklasın bana bunu. abi başarılı olamadılar o sebepten şifresize dönüorlar desin. köydeki hasan emmimin uydusuna gs tv'yi bir seçenek olarak sunabildiler mi mesela? yok. ee o zaman. interaktif dünya gaddarsa sen daha fazla gaddar olmayacaksın yönetim olarak. çaba sarfedeceksin. işin kolaycılığını ben de yaparım. zor değil. beleş yaparım yayını. ama bir şey değişmez. cimbom'a olan sempati tv yayınlarıyla kazanılmaz. cimbom'a olan sevgi über futbol programlarının muhteşem yorumcularıyla tavan yapmaz. böyle bir algımız varsa zaten yanlış yerdeyiz demektir. mesele yöneticilik ve bunun gerekleri. avrupa'da spor kulüplerinin hitap ettiği kitle ile ülkedeki kitle uç boyutlara çıkabiliyorken galatasaray bu uç noktaları nedense hep nötrlüyor. işin teknik boyutlarını yönetemeyen yönetim gs tv'yi halka açınca padişahım çok yaşa sloganlarına sahip olacak. garip olan bu.
her neyse. ne diyeyim. yeter ki cimbom'umuza gol olmasın. gerisi hallolur.
her neyse. ne diyeyim. yeter ki cimbom'umuza gol olmasın. gerisi hallolur.
