34
sayın başkan merhaba,
28 yaşındayım. bildim bileli galatasaray’lıyım. bu süre zarfında hatırladığım beş tane galatasaray başkanı(ali tanrıyar, alp yalman, faruk süren, mehmet cansun, özhan canaydın) gördüm. kimisi bize şampiyonluklar yaşattı, kimisi bizi borç batağına sürükledi, kimisi sportif anlamda sıfır başarı elde etti. ama hiç birisi bize sizin yaşattığınız rezaleti reva görmedi. oysa ki kulübün her anlamda şaha kalkacağı bir dönemde yaptığınız akılalmaz hatalarla bizleri bu günlere getirdiniz.
acaba başarısız diye rijkaard’ı kovmadan önce düşündünüz mü bu adama tam kadro ile kamp yapma imkanını hiç vermediğinizi, hiç düşündünüz mü oynatacağı sisteme uymayan adamları aldığınızda. ya da kovarken hiç düşündünüz mü biz bu adamın yerine kimi getireceğiz diye. evet düşünmediniz. hiçbir şeyi düşünmediniz ki biz bu durumlardayız şu anda.
kabul edin ki gs başkanlığı size birkaç beden büyük geldi. keşke hep futbol şube sorumlusu olarak kalsaydınız. ne fark eder demeyin sayın başkan. en azından sizi yönetenler yaptığınız bu saçma sapan icraatlara bir dur diyebilirdi. galatasaray spor kulübünü freni patlamış kamyon gibi yokuş aşağı götürdüğünüzü birileri size anlatırdı.
bu satırları yazarken yeni teknik direktörümüzün hagi olduğunu öğrendim. ama buna zerre sevinemedim. düşünün sayın başkan bu adam futbolu bıraktığında ben statda hüngür hüngür ağlamıştım. i love you hagi diye bağırırken ciğerlerim parçalanırdı. siz bana gheorghe hagi’yi neden takımın başına getirdiğinizi bile açıklayamazsınız. çünkü sizde bilmiyorsunuz neden olduğunu…
hangi teknik direktörlük kariyeri ile bu takımın başına geldiğini sizde bilmiyorsunuz. maksat bilinçsiz taraftarın ağzına bir parmak bal çalmak değilse bende hiçbir şey bilmiyorum. ne kadar da yıldırım demirören’e benzediğinizin farkındasınızdır umarım.
neyse çok lakırtı da etmek istemiyorum açıkcası.
ama son kararım şu ki siz bu kulübün başında olduğunuz müddetçe sizin saçma sapan harcamalarınızı karşılamak benim zoruma gideceğinden mümkün olduğu kadar (içim acıyor ulan!!!) galatasaray ile ilgili harcamalarımı asgari düzeyde tutmaya çalışacağımdır. ha maçlara gitmeyecek miyim? tabii ki gideceğim ama sadece bu kadar. ben kulübüme her branşta destek vermek mecburiyetindeyim. ama sizin taraftarlara verdiğiniz biletleri, saçma yerlere ödediğiniz paraları ve en önemlisi adnan sezgin’e verilen maaşı benim cebimden almanıza kesinlikle hayır diyorum.
saygılarımla.
28 yaşındayım. bildim bileli galatasaray’lıyım. bu süre zarfında hatırladığım beş tane galatasaray başkanı(ali tanrıyar, alp yalman, faruk süren, mehmet cansun, özhan canaydın) gördüm. kimisi bize şampiyonluklar yaşattı, kimisi bizi borç batağına sürükledi, kimisi sportif anlamda sıfır başarı elde etti. ama hiç birisi bize sizin yaşattığınız rezaleti reva görmedi. oysa ki kulübün her anlamda şaha kalkacağı bir dönemde yaptığınız akılalmaz hatalarla bizleri bu günlere getirdiniz.
acaba başarısız diye rijkaard’ı kovmadan önce düşündünüz mü bu adama tam kadro ile kamp yapma imkanını hiç vermediğinizi, hiç düşündünüz mü oynatacağı sisteme uymayan adamları aldığınızda. ya da kovarken hiç düşündünüz mü biz bu adamın yerine kimi getireceğiz diye. evet düşünmediniz. hiçbir şeyi düşünmediniz ki biz bu durumlardayız şu anda.
kabul edin ki gs başkanlığı size birkaç beden büyük geldi. keşke hep futbol şube sorumlusu olarak kalsaydınız. ne fark eder demeyin sayın başkan. en azından sizi yönetenler yaptığınız bu saçma sapan icraatlara bir dur diyebilirdi. galatasaray spor kulübünü freni patlamış kamyon gibi yokuş aşağı götürdüğünüzü birileri size anlatırdı.
bu satırları yazarken yeni teknik direktörümüzün hagi olduğunu öğrendim. ama buna zerre sevinemedim. düşünün sayın başkan bu adam futbolu bıraktığında ben statda hüngür hüngür ağlamıştım. i love you hagi diye bağırırken ciğerlerim parçalanırdı. siz bana gheorghe hagi’yi neden takımın başına getirdiğinizi bile açıklayamazsınız. çünkü sizde bilmiyorsunuz neden olduğunu…
hangi teknik direktörlük kariyeri ile bu takımın başına geldiğini sizde bilmiyorsunuz. maksat bilinçsiz taraftarın ağzına bir parmak bal çalmak değilse bende hiçbir şey bilmiyorum. ne kadar da yıldırım demirören’e benzediğinizin farkındasınızdır umarım.
neyse çok lakırtı da etmek istemiyorum açıkcası.
ama son kararım şu ki siz bu kulübün başında olduğunuz müddetçe sizin saçma sapan harcamalarınızı karşılamak benim zoruma gideceğinden mümkün olduğu kadar (içim acıyor ulan!!!) galatasaray ile ilgili harcamalarımı asgari düzeyde tutmaya çalışacağımdır. ha maçlara gitmeyecek miyim? tabii ki gideceğim ama sadece bu kadar. ben kulübüme her branşta destek vermek mecburiyetindeyim. ama sizin taraftarlara verdiğiniz biletleri, saçma yerlere ödediğiniz paraları ve en önemlisi adnan sezgin’e verilen maaşı benim cebimden almanıza kesinlikle hayır diyorum.
saygılarımla.
