3084
sabri sarıoğlu'nun kişisel gelişimi dışında bu takıma hiçbir şey katamamış olan teknik direktör.
kendisi ne altyapıdan oyuncu kazandırmıştır bu takıma, ne avrupada başarı sağlamıştır, ne de süper ligde zorlu bir maç kazanabilmiştir.
takıma hiçbir kimlik kazandıramadığı gibi, eskiden az da olsa var olan mücadeleci yapısını da bozmuştur.
geldiğinde 8m euro para teklif edilen servet'i bitirmiş, değer 15m euro parayı az bulduğumuz mehmet topal'ı bitirmiş, milli takımda mükemmel maçlar ortaya koyan arda turan'ı bitirmiştir. brezilya milli takımının banko oyuncusu olan elano'yu bitirmiştir. marsilya ve sunderland taraftarlarının sevgilisi olan cana'yı küstürmüştür.
hiçbir oyuncu onun döneminde değer kazanmamış, aksine hepsi değer kaybetmiştir.
tabi futbolcuların hiçbirinin iyi niyetli olduğuna inanmıyorum, fırsatım olsa hepsini kovarım takımdan, ama frank rijkaard'ın gelinen durumda hatalarını görmezden gelemeyiz.
"devamlı aynı şeyi yapıp farklı sonuç beklemek aptallıktır" diye bir söz vardır. rijkaard geçen seneden hiçbir ders almadığı gibi, devamlı aynı şeyleri yapmış ve farklı sonuç beklemiştir.
bu taraftar ve bu yönetim rijkaard'a sabrederdi. en azından rijkaard markasına sabrederdi. ama rijkaard bu sabrı hakedecek en ufak bir ışık gösterememiştir 1,5 yıllık süreçte. bir adım ileri götürmemiştir bu takımı. galatasaray'da rijkaard'ın katkısı var diyebileceğimiz tek bir olumlu dönüşüm olmamıştır 1,5 yıllık görevinde. 5 sene daha dursa aynen devam edecek gibi bir görüntü sergilemektedir.
buna rağmen, galatasaray kariyerinde en ufak bir başarıya imza atamamasına rağmen ardından bu kadar ağıtlar yakılmasını anlayamamaktayım. evet centilmen bir adamdı, karizmatik ve efendiydi. kendisini ben de seviyorum ama bu durum başarısız olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
galatasaray'da başarılı olmasını ve uzun süre başımızda kalmasını isterdim. ama başarısız olmuştur ve başarılı olacağına dair tek bir olumlu sinyal vermemiştir geldiği günden beri. geldiği gün çok sevinmiştim. gittiği gün üzülmüyorum.
yolu açık olsun.
kendisi ne altyapıdan oyuncu kazandırmıştır bu takıma, ne avrupada başarı sağlamıştır, ne de süper ligde zorlu bir maç kazanabilmiştir.
takıma hiçbir kimlik kazandıramadığı gibi, eskiden az da olsa var olan mücadeleci yapısını da bozmuştur.
geldiğinde 8m euro para teklif edilen servet'i bitirmiş, değer 15m euro parayı az bulduğumuz mehmet topal'ı bitirmiş, milli takımda mükemmel maçlar ortaya koyan arda turan'ı bitirmiştir. brezilya milli takımının banko oyuncusu olan elano'yu bitirmiştir. marsilya ve sunderland taraftarlarının sevgilisi olan cana'yı küstürmüştür.
hiçbir oyuncu onun döneminde değer kazanmamış, aksine hepsi değer kaybetmiştir.
tabi futbolcuların hiçbirinin iyi niyetli olduğuna inanmıyorum, fırsatım olsa hepsini kovarım takımdan, ama frank rijkaard'ın gelinen durumda hatalarını görmezden gelemeyiz.
"devamlı aynı şeyi yapıp farklı sonuç beklemek aptallıktır" diye bir söz vardır. rijkaard geçen seneden hiçbir ders almadığı gibi, devamlı aynı şeyleri yapmış ve farklı sonuç beklemiştir.
bu taraftar ve bu yönetim rijkaard'a sabrederdi. en azından rijkaard markasına sabrederdi. ama rijkaard bu sabrı hakedecek en ufak bir ışık gösterememiştir 1,5 yıllık süreçte. bir adım ileri götürmemiştir bu takımı. galatasaray'da rijkaard'ın katkısı var diyebileceğimiz tek bir olumlu dönüşüm olmamıştır 1,5 yıllık görevinde. 5 sene daha dursa aynen devam edecek gibi bir görüntü sergilemektedir.
buna rağmen, galatasaray kariyerinde en ufak bir başarıya imza atamamasına rağmen ardından bu kadar ağıtlar yakılmasını anlayamamaktayım. evet centilmen bir adamdı, karizmatik ve efendiydi. kendisini ben de seviyorum ama bu durum başarısız olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
galatasaray'da başarılı olmasını ve uzun süre başımızda kalmasını isterdim. ama başarısız olmuştur ve başarılı olacağına dair tek bir olumlu sinyal vermemiştir geldiği günden beri. geldiği gün çok sevinmiştim. gittiği gün üzülmüyorum.
yolu açık olsun.