895
ali sami yen'de rakibe yeterli baskıyı yapamayan taraftardır. tribün baskısı 90 dk aynı tempoda bağırmak, deplasman tribününün sesini bastırmak anlamına gelmediği için bu görüşteyim. yeri geldiğinde ispanya veya ingiltere tribünlerinin durgunluğundan, oturarak maç izlemesinden bahsederiz ama baskı anlamında bizlerden katbekat üstündür. örnek olarak kendini yere bırakan, numara yapan bir oyuncu maç boyunca ıslıklanır, hakem yanlış bir karar verdiyse her kararında bu hatırlatılırcasına yuhalanır vs...
dünkü maçta* volkan şen'e ivankov'a yapamadığımız baskıyı kendi futbolcularımız üzerinde oluşturmayı çok iyi başarıyoruz. mesela 8 senelik galatasaraylı aykut veya ufuk'un her maç ayakları birbirine dolanırken, 22 yaşındaki cenk gönen beşiktaş ile çıktığı ilk maçtaki kendine güveni herkesi imrendiriyor.
gerçek baskıdan bahsederken, bunun galatasaray taraftarına pek uzak olmadığını önceki avrupa maçları performansına bakarak hatırlayabiliriz. uzun lafın kısası, o stada gelen herkesin eşit derecede galatasaraylı olduğunu unutmadan, önce kendi aramızda kenetlenmemiz lazım.
dünkü maçta* volkan şen'e ivankov'a yapamadığımız baskıyı kendi futbolcularımız üzerinde oluşturmayı çok iyi başarıyoruz. mesela 8 senelik galatasaraylı aykut veya ufuk'un her maç ayakları birbirine dolanırken, 22 yaşındaki cenk gönen beşiktaş ile çıktığı ilk maçtaki kendine güveni herkesi imrendiriyor.
gerçek baskıdan bahsederken, bunun galatasaray taraftarına pek uzak olmadığını önceki avrupa maçları performansına bakarak hatırlayabiliriz. uzun lafın kısası, o stada gelen herkesin eşit derecede galatasaraylı olduğunu unutmadan, önce kendi aramızda kenetlenmemiz lazım.