170
maçın ali sami yen'de olması ve oyuncularımızın son zamanlardaki kötü futbolu unutturma isteği maça iyi başlamamıza neden oldu. rakip yarı sahada iyi baskı yaptık, ancak orta üçlümüzün yaratıcılığı sıfırdı ve doğal olarak kazanılan topların ileriye hızlı aktarılması olanaksızdı. bu şartlarda gol atmamız ileri üçlümüzün bireysel yetenekleri ya da duran toplarla mümkündü. bursaspor'un soğukkanlılığı ise bireysel hatalar yapıp gol yemelerini engelledi.
maç bizim kısır pozisyonlu baskımızda devam ederken, formsuzluğunu anlatmaya kelimelerin yetmeyeceği hakan balta'nın alanından gelen topta golü yedik. goldeki hata ufuk'tan çok yanlış pozisyon alan barış'taydı. kendi ceza sahanda ikinci topu rakibe aldırırsan golü yemen kaçınılmaz. maalesef barış'ın futbolunda ilerlemeden çok gerileme var. almanya'dan geldiğinde en azından pozisyon almasını biliyordu.
golden sonra biraz bocaladık. 30. dakikaya doğru toparlandık ve yeniden baskıyı kurduk. ancak yaratıcı oyucu eksikliği ve ömer-stephanov ikilisinin muhteşem performansı gol bulmamızı engelledi. bunun üstüne kewell'ın muhteşem şutuna ivankov mondragonvari bir kurtarış yapınca ilk yarı berabere bitti.
ikinci yarıya rijkaard'ın elano'yla başlayacağını düşünmüştüm. bence de maç içindeki 2 hatasından biride buydu. 60. dakikaya kadar yine baskı kurmaya çalıştık ancak bu seferde bursaspor çok dirençliydi. 60. dakikadan sonra ise fizik kondisyonumuz yine düştü. rijkaard bence burada 2. hatasını yaptı ve orta saha direncini artıracak bir oyuncuyu oyuna almadı. takım olarak tamamen oyundan düştük ve tesadüfü bir gol dışında maçı çevirmemiz imkansızdı. sonuçta da şanssız bir şekilde 2. golü yedik ve maçı 2-0 kaybettik.
maç bizim kısır pozisyonlu baskımızda devam ederken, formsuzluğunu anlatmaya kelimelerin yetmeyeceği hakan balta'nın alanından gelen topta golü yedik. goldeki hata ufuk'tan çok yanlış pozisyon alan barış'taydı. kendi ceza sahanda ikinci topu rakibe aldırırsan golü yemen kaçınılmaz. maalesef barış'ın futbolunda ilerlemeden çok gerileme var. almanya'dan geldiğinde en azından pozisyon almasını biliyordu.
golden sonra biraz bocaladık. 30. dakikaya doğru toparlandık ve yeniden baskıyı kurduk. ancak yaratıcı oyucu eksikliği ve ömer-stephanov ikilisinin muhteşem performansı gol bulmamızı engelledi. bunun üstüne kewell'ın muhteşem şutuna ivankov mondragonvari bir kurtarış yapınca ilk yarı berabere bitti.
ikinci yarıya rijkaard'ın elano'yla başlayacağını düşünmüştüm. bence de maç içindeki 2 hatasından biride buydu. 60. dakikaya kadar yine baskı kurmaya çalıştık ancak bu seferde bursaspor çok dirençliydi. 60. dakikadan sonra ise fizik kondisyonumuz yine düştü. rijkaard bence burada 2. hatasını yaptı ve orta saha direncini artıracak bir oyuncuyu oyuna almadı. takım olarak tamamen oyundan düştük ve tesadüfü bir gol dışında maçı çevirmemiz imkansızdı. sonuçta da şanssız bir şekilde 2. golü yedik ve maçı 2-0 kaybettik.