559
deloitte ile yollarını ayırmış kulüp.
--- alıntı ---
fenerbahçe, deloitte firması ile yollarını ayırdı.
sarı lacivertli yönetime yakın kaynaklar, spk kuralları gereği halka açık bir şirketin en fazla 7 yıl aynı denetleme şirketiyle çalışabildiğini açıklarken, fenerbahçe’nin bu sürenin dolması nedeniyle zorunlu olarak deloitte firmasından ayrılarak 01.06.2010 tarihinden itibaren mazars üyesi denge bağımsız denetim ile çalışmaya başladığını ifade ettiler. fenerbahçe bünyesinde bulunan diğer kurumların denetçiliğini ise halen deloitte firmasının yaptığı vurgulandı. öte yandan deloitte firması, 4 yıl çalıştığı fenerbahçe ile son dönemdeki söylentilerden dolayı çalışmak istemediklerini sarı lacivertli kulübe bildirdi.
--- alıntı ---
şimdi burada dikkat çeken husus; bir bağımsız denetim firmasının, bir şirketi en fazla 7 yıl denetleyebileceği, 7 yıl sonunda denetlenen şirketin mecburen başka bir kurumla, bağımsız denetim sözleşmesi imzalaması gerektiği.
ama yazıdan da anlaşılacağı üzere, fenerbahçe kulübü, bu 7 senelik süreyi daha henüz doldurmamış. var sayalım ki fenerbahçe kulübü bu süreyi doldurmuş olsun; deloitte türkiye'de, 25'ten fazla sorumlu ortak baş denetçi olduğu için, zaten deloitte bu 7 sene süre sınırlamasından muaf bir şirket.
http://www.spk.gov.tr/...p;submenuheader=null 10. madde, 3. fıkra, a bendi
http://www.spk.gov.tr/...subid=0&ct=c
şimdi aklıma geçen ay yaşanan sahte imza krizi geliyor. murat özaydınlı'nın çıkıp basın toplantısında, "transfer görüşmelerinde olmam gerekirken, böyle ciddi bir durum karşısında transfer görüşmelerimizi erteledik" diye, bütün okları hakan bilal kutlualp'in üzerine yönlendirmesi geliyor.
ondan sonra, o günkü yaşananlarla, 2 gün önce alınan bu kararı birleştirdiğimde, burnuma kötü kokular geliyor.
bu kadar ciddi bir durum karşısında, spk'nın sessiz kalmayacağını umarak, hiç olmazsa bir inceleme başlatmasını diliyorum.
sanırım hakan bilal kutlualp bu sefer aziz yıldırım'ı ensesinden yakaladı, kedi gibi silkeleyecek, eğer varsa cesareti *. şu haber yurtdışında herhangi bir ülkede yapılsın, ortalık ayağa kalkar. hele ki amerika'da *, gözünün yaşına bakmazlar.
bekleyelim görelim bakalım, ne olacak ne bitecek.
deloitte'un açıklamasından sonra ertesi gün gelen edit :
http://www.maraton.com.tr/...ualpi-dogruladi.html
düşündüm de şimdi, ben bunları yazarken, futbol a.ş olarak düşünmüştüm. sportif a.ş olarak değil. ama yine de sorun teşkil etmemekle beraber, bu ayrılığın bahanesi, sürenin dolması olamaz diye düşünüyorum hâlâ.
açıklamada bir başka dikkat çeken husus da şu ki; deloitte "ben sportif a.ş'yi, bana verilen mali tablolar çerçevesinde, konsolide olarak denetledim. derneğin hazırladığı faaliyet raporundaki mali tablolarla ilgili herhangi bir sorumluluğum yoktur, onları denetlemedim. " diyor.
görünen o ki; deloitte şu anda hafiften gerilmiş. çamur benim üstüme yapışmasın diye düşünüyor. "siz dernek kayıtlarında ne yaptıysanız, bunlar beni ilgilendirmez" diye işin içinden sıyrılır. spk bir soruşturma açtığında, deloitte'a fenerbahçe'den daha çok güvenir.
gerildiğini de şuradan anlayabiliriz;
--- alıntı ---
deloitte olarak söz konusu tartışmalara başta da değindiğimiz gibi taraf olmamızın söz konusu olmadığını bir kez daha dile getirir, deloitte'un, ortaklarının veya yöneticilerinin isminin bu tartışma içinde taraflarca anılmaya devam etmesi halinde hukuki yollara başvurmak zorunda kalacağımızı kamu oyuna duyururuz.
--- alıntı ---
--- alıntı ---
fenerbahçe, deloitte firması ile yollarını ayırdı.
sarı lacivertli yönetime yakın kaynaklar, spk kuralları gereği halka açık bir şirketin en fazla 7 yıl aynı denetleme şirketiyle çalışabildiğini açıklarken, fenerbahçe’nin bu sürenin dolması nedeniyle zorunlu olarak deloitte firmasından ayrılarak 01.06.2010 tarihinden itibaren mazars üyesi denge bağımsız denetim ile çalışmaya başladığını ifade ettiler. fenerbahçe bünyesinde bulunan diğer kurumların denetçiliğini ise halen deloitte firmasının yaptığı vurgulandı. öte yandan deloitte firması, 4 yıl çalıştığı fenerbahçe ile son dönemdeki söylentilerden dolayı çalışmak istemediklerini sarı lacivertli kulübe bildirdi.
--- alıntı ---
şimdi burada dikkat çeken husus; bir bağımsız denetim firmasının, bir şirketi en fazla 7 yıl denetleyebileceği, 7 yıl sonunda denetlenen şirketin mecburen başka bir kurumla, bağımsız denetim sözleşmesi imzalaması gerektiği.
ama yazıdan da anlaşılacağı üzere, fenerbahçe kulübü, bu 7 senelik süreyi daha henüz doldurmamış. var sayalım ki fenerbahçe kulübü bu süreyi doldurmuş olsun; deloitte türkiye'de, 25'ten fazla sorumlu ortak baş denetçi olduğu için, zaten deloitte bu 7 sene süre sınırlamasından muaf bir şirket.
http://www.spk.gov.tr/...p;submenuheader=null 10. madde, 3. fıkra, a bendi
http://www.spk.gov.tr/...subid=0&ct=c
şimdi aklıma geçen ay yaşanan sahte imza krizi geliyor. murat özaydınlı'nın çıkıp basın toplantısında, "transfer görüşmelerinde olmam gerekirken, böyle ciddi bir durum karşısında transfer görüşmelerimizi erteledik" diye, bütün okları hakan bilal kutlualp'in üzerine yönlendirmesi geliyor.
ondan sonra, o günkü yaşananlarla, 2 gün önce alınan bu kararı birleştirdiğimde, burnuma kötü kokular geliyor.
bu kadar ciddi bir durum karşısında, spk'nın sessiz kalmayacağını umarak, hiç olmazsa bir inceleme başlatmasını diliyorum.
sanırım hakan bilal kutlualp bu sefer aziz yıldırım'ı ensesinden yakaladı, kedi gibi silkeleyecek, eğer varsa cesareti *. şu haber yurtdışında herhangi bir ülkede yapılsın, ortalık ayağa kalkar. hele ki amerika'da *, gözünün yaşına bakmazlar.
bekleyelim görelim bakalım, ne olacak ne bitecek.
deloitte'un açıklamasından sonra ertesi gün gelen edit :
http://www.maraton.com.tr/...ualpi-dogruladi.html
düşündüm de şimdi, ben bunları yazarken, futbol a.ş olarak düşünmüştüm. sportif a.ş olarak değil. ama yine de sorun teşkil etmemekle beraber, bu ayrılığın bahanesi, sürenin dolması olamaz diye düşünüyorum hâlâ.
açıklamada bir başka dikkat çeken husus da şu ki; deloitte "ben sportif a.ş'yi, bana verilen mali tablolar çerçevesinde, konsolide olarak denetledim. derneğin hazırladığı faaliyet raporundaki mali tablolarla ilgili herhangi bir sorumluluğum yoktur, onları denetlemedim. " diyor.
görünen o ki; deloitte şu anda hafiften gerilmiş. çamur benim üstüme yapışmasın diye düşünüyor. "siz dernek kayıtlarında ne yaptıysanız, bunlar beni ilgilendirmez" diye işin içinden sıyrılır. spk bir soruşturma açtığında, deloitte'a fenerbahçe'den daha çok güvenir.
gerildiğini de şuradan anlayabiliriz;
--- alıntı ---
deloitte olarak söz konusu tartışmalara başta da değindiğimiz gibi taraf olmamızın söz konusu olmadığını bir kez daha dile getirir, deloitte'un, ortaklarının veya yöneticilerinin isminin bu tartışma içinde taraflarca anılmaya devam etmesi halinde hukuki yollara başvurmak zorunda kalacağımızı kamu oyuna duyururuz.
--- alıntı ---
