181
bu sezon transfer döneminde çok başarılı bulduğum yöneticimiz. tabi ki herkesin eleştirdiği bir adamı başarılı bulunca bu yargımızın içini doldurmamız gerekiyor.
öncelikle harry kewell'dan başlamak istiyorum. bilindiği gibi harry kewell'ın geçtiğimiz sezon sonu sözleşmesi sona erdi ve hepimiz hemen sözleşmesinin uzatılmasını istedik. adnan sezgin ise sezon biter bitmez kewell'ın sözleşmesini yenilemedi ve dünya kupasının sonrasını bekledi. çünkü artık kewell'ın piyasasının olmadığını ve istediği maaşı ona hiçbir kulübün vermeyeceğini biliyordu. sonuçta taraftarın çok sevdiği ve şahsen bu sene kulüp için çok faydalı olacağını* düşündüğüm kewell'ın sözleşmesini çok cüzi bir bedelle uzattı. bu bana göre ciddi bir başarı.
ikinci husus ise yabancı transferlerle alakalı. adnan sezgin bu transfer döneminde galatasaray'ın parasını kendi parası gibi kullanıyor. hiçbir futbolcuya değerinin üstünde para vermiyor. örneğin miroslav stoch'a fenerbahçe'nin teklif yapması ve oyuncunun transfer bedelinin ederinin üstüne çıkması ile transferden hemen çekildi ve oyuncuyu fazla bedelle transfer eden kulüp ezeli rakibimiz oldu. tabi bu durum bazı taraftarlarca "elimizdeki oyuncuyu rakibimize kaptırdık" şeklinde yorumlansa da adnan sezgin o durumda kesinlikle doğru olanı yaptı. lorik cana gibi bir oyuncuyu 4,5 milyon euro gibi çok cüzi bir bonsevis bedeliyle transfer etti. pino transferinin bedelini düşürmek için haftalarca uğraştı. yine bazı taraftarlarımız pino transferinin uzamasını onun beceriksizliği diye yorumlasa da o, galatasaray'ın 1 lirasını bile çarçur etmemek için transferin bedeli kafasındaki bedele inmeden transferi bitirmedi.
bu transfer konularında önemli olan çok büyük yıldızları getirmek değildir bana göre. bir çok oyuncuyu fahiş bedeller ödeyerek getirebilirsiniz. bu, bir beceri değildir. önemli olan elinizdeki bütçeyi en doğru şekilde kullanarak takıma uygun oyuncuları transfer edebilmektir. adnan sezgin ise bu transfer döneminde şu ana kadar bu işi çok iyi yapmaktadır. her zaman eleştirdiğimiz bir adamı doğru işler yapınca övmek de boynumuzun borcudur.
not: yanlış anlaşılmalara mahal vermemek için yazıyorum ki bu yazıda sadece adnan sezgin'in başarını konu edilmiştir. bu da haldun üstünel'in başarısız olduğunu düşündüğüm anlamına gelmez. haldun üstünel de en az adnan sezgin kadar* transfer işlerine imza atmıştır.
öncelikle harry kewell'dan başlamak istiyorum. bilindiği gibi harry kewell'ın geçtiğimiz sezon sonu sözleşmesi sona erdi ve hepimiz hemen sözleşmesinin uzatılmasını istedik. adnan sezgin ise sezon biter bitmez kewell'ın sözleşmesini yenilemedi ve dünya kupasının sonrasını bekledi. çünkü artık kewell'ın piyasasının olmadığını ve istediği maaşı ona hiçbir kulübün vermeyeceğini biliyordu. sonuçta taraftarın çok sevdiği ve şahsen bu sene kulüp için çok faydalı olacağını* düşündüğüm kewell'ın sözleşmesini çok cüzi bir bedelle uzattı. bu bana göre ciddi bir başarı.
ikinci husus ise yabancı transferlerle alakalı. adnan sezgin bu transfer döneminde galatasaray'ın parasını kendi parası gibi kullanıyor. hiçbir futbolcuya değerinin üstünde para vermiyor. örneğin miroslav stoch'a fenerbahçe'nin teklif yapması ve oyuncunun transfer bedelinin ederinin üstüne çıkması ile transferden hemen çekildi ve oyuncuyu fazla bedelle transfer eden kulüp ezeli rakibimiz oldu. tabi bu durum bazı taraftarlarca "elimizdeki oyuncuyu rakibimize kaptırdık" şeklinde yorumlansa da adnan sezgin o durumda kesinlikle doğru olanı yaptı. lorik cana gibi bir oyuncuyu 4,5 milyon euro gibi çok cüzi bir bonsevis bedeliyle transfer etti. pino transferinin bedelini düşürmek için haftalarca uğraştı. yine bazı taraftarlarımız pino transferinin uzamasını onun beceriksizliği diye yorumlasa da o, galatasaray'ın 1 lirasını bile çarçur etmemek için transferin bedeli kafasındaki bedele inmeden transferi bitirmedi.
bu transfer konularında önemli olan çok büyük yıldızları getirmek değildir bana göre. bir çok oyuncuyu fahiş bedeller ödeyerek getirebilirsiniz. bu, bir beceri değildir. önemli olan elinizdeki bütçeyi en doğru şekilde kullanarak takıma uygun oyuncuları transfer edebilmektir. adnan sezgin ise bu transfer döneminde şu ana kadar bu işi çok iyi yapmaktadır. her zaman eleştirdiğimiz bir adamı doğru işler yapınca övmek de boynumuzun borcudur.
not: yanlış anlaşılmalara mahal vermemek için yazıyorum ki bu yazıda sadece adnan sezgin'in başarını konu edilmiştir. bu da haldun üstünel'in başarısız olduğunu düşündüğüm anlamına gelmez. haldun üstünel de en az adnan sezgin kadar* transfer işlerine imza atmıştır.
