530
henüz yaşanmakta olan süreçte dahi eksik ve taraflı okumalarla bir kahraman olarak lanse edilmeye çalışılan kişi.
bir adım geriye çekilip olaylara/tepkilere bakınca hakikaten insan ümitsizliğe kapılıyor.
2025 uyuşturucu soruşturmasına evrilen bu dava süreci aslında iktidarın medya ayağındaki gruplar arası bir güç savaşıydı. tmsf yönetimindeki bir medya organının başına atamayla geçirilmiş birinin yaptığı ahlaksızlıklar etrafında başlamıştı süreç.
ifadeye çağrılan isimler konuştukça işin içine uyuşturucu da dahil olmaya başladı. dalga dalga spikerler, oyuncular, ünlüler ve yarı ünlüler evlerinden alındı.
testi negatif çıkanlar ayıklandı, pozitif çıkanlar için soruşturma süreci hala devam ediyor.
sadettin saran'ın talihsizliği(!) bütün bu olay örgüsünün ortasında yer alan bir kadınla pek muhabbetli olması oldu.
yürütülen soruşturmanın çok hukuki şekilde ilerlediği ya da çok ulvi bir amaca hizmet ettiğini söylemek doğru olmaz. netice itibarı ile daha başlangıç noktası devletteki bir görev değişikliği sonrası gelenin ve gidenin yanındakiler arasındaki bir hesaplaşmadır. iddianameyi besleyen ana damar da bu iki tarafın birbirine ait "koz" olarak tuttuğu rezilliklerdir.
konu türkiye'de ana akım medyanın bir ayağının nasıl ahlaksızlığa battığı, bu ahlaksızlıkları yapanların devlet ve iktidar içindeki konumları, bu ahlaksızlıkları yapanların devletin başka nerelerinde neleri yapabildiği iken bir anda çarpık bir ilişkinin ortalığa saçılması oluvermiştir.
kolluk kuvveti olarak polis yerine jandarma kullanmak, hem soruşturmanın selameti açısından gizli kalması gereken hem de insani olarak mahremiyet içeren belgelerin ortalığa dökülmesi, genel yayın yönetmeni soruşturma kapsamında olan bir kanalın bile bilgi sızdırabilmesi; soruşturmaya dair bir çırpıda fark edilen gariplikler.
bu soruşturma kapsamında tesadüfen gözaltına alınan ve tüm testleri negatif çıktığı halde kamuoyunda kullanıcı diye damgalanan çok kişi oldu.
yine başından geçen zor şeyler hakkında, belki adalet yerini bulur umuduyla ifade veren nice insan bu ifadelerin davul zurna ile yayılması sonrası kendini unutmak istediği şeylerle defalarca yüzleşirken buldu.
bütün bu sürecin sadettin saran'a ve onun üzerinden fenerbahçe'ye bir komplo olarak kurgulandığı masalının peşinde koşmak histeri ile paranoya arasında bir yanılgıdır.
hadi fenerbahçe taraftarının durumu malum da, bu işlerden canı yanmakta olan muhalefet partisinin tüm bu süreçleri, devlet içerisinde ortaya saçılan ilişkiler ağını ve soruşturmaya girmesi gerekirken girmeyenleri pas geçip fenerbahçe troll örgütü ile eşgüdümlü şekilde sadettin saran'a destek açıklayarak dahil olması gerçekten üzücü.
bir adım geriye çekilip olaylara/tepkilere bakınca hakikaten insan ümitsizliğe kapılıyor.
2025 uyuşturucu soruşturmasına evrilen bu dava süreci aslında iktidarın medya ayağındaki gruplar arası bir güç savaşıydı. tmsf yönetimindeki bir medya organının başına atamayla geçirilmiş birinin yaptığı ahlaksızlıklar etrafında başlamıştı süreç.
ifadeye çağrılan isimler konuştukça işin içine uyuşturucu da dahil olmaya başladı. dalga dalga spikerler, oyuncular, ünlüler ve yarı ünlüler evlerinden alındı.
testi negatif çıkanlar ayıklandı, pozitif çıkanlar için soruşturma süreci hala devam ediyor.
sadettin saran'ın talihsizliği(!) bütün bu olay örgüsünün ortasında yer alan bir kadınla pek muhabbetli olması oldu.
yürütülen soruşturmanın çok hukuki şekilde ilerlediği ya da çok ulvi bir amaca hizmet ettiğini söylemek doğru olmaz. netice itibarı ile daha başlangıç noktası devletteki bir görev değişikliği sonrası gelenin ve gidenin yanındakiler arasındaki bir hesaplaşmadır. iddianameyi besleyen ana damar da bu iki tarafın birbirine ait "koz" olarak tuttuğu rezilliklerdir.
konu türkiye'de ana akım medyanın bir ayağının nasıl ahlaksızlığa battığı, bu ahlaksızlıkları yapanların devlet ve iktidar içindeki konumları, bu ahlaksızlıkları yapanların devletin başka nerelerinde neleri yapabildiği iken bir anda çarpık bir ilişkinin ortalığa saçılması oluvermiştir.
kolluk kuvveti olarak polis yerine jandarma kullanmak, hem soruşturmanın selameti açısından gizli kalması gereken hem de insani olarak mahremiyet içeren belgelerin ortalığa dökülmesi, genel yayın yönetmeni soruşturma kapsamında olan bir kanalın bile bilgi sızdırabilmesi; soruşturmaya dair bir çırpıda fark edilen gariplikler.
bu soruşturma kapsamında tesadüfen gözaltına alınan ve tüm testleri negatif çıktığı halde kamuoyunda kullanıcı diye damgalanan çok kişi oldu.
yine başından geçen zor şeyler hakkında, belki adalet yerini bulur umuduyla ifade veren nice insan bu ifadelerin davul zurna ile yayılması sonrası kendini unutmak istediği şeylerle defalarca yüzleşirken buldu.
bütün bu sürecin sadettin saran'a ve onun üzerinden fenerbahçe'ye bir komplo olarak kurgulandığı masalının peşinde koşmak histeri ile paranoya arasında bir yanılgıdır.
hadi fenerbahçe taraftarının durumu malum da, bu işlerden canı yanmakta olan muhalefet partisinin tüm bu süreçleri, devlet içerisinde ortaya saçılan ilişkiler ağını ve soruşturmaya girmesi gerekirken girmeyenleri pas geçip fenerbahçe troll örgütü ile eşgüdümlü şekilde sadettin saran'a destek açıklayarak dahil olması gerçekten üzücü.


