leo franco

leo franco'nun 29 golünün 12'sinde kıpırdayamaması reflexlerinden değil poziyon bilgisinin yetersizliğindendir. reflex kısa mesafelerde belli olur, leo franco'nun inönü'deki beşiktaş maçında yaptığı kurtarış reflextir. bunun dünyadaki en iyi temsilcisi iker casillas'tır, dar alanda birden eli kolu çıkar ortaya, istemsizce. dediğim gibi leo franco'nun kıpırdayamamasının sebebi duracağı yeri bilmemesidir. hatta biraz açayım; üç tip kaleci vardır. maymunvari olanlar, pek uçmayanlar ve ortaya karışık... maymunvari olanlar idris kameni tipi kalecilerdir. insan üstü reflexleri sayesinde bir o yana bir bu yana hobabam atlayabildikleri için pozisyon bilgileri yeterli olmasa da sırıtmazlar, leo franco'da bu özellik yok, ben uçtuğunu görmedim, gördüklerim ise onlara uçmak değil şöyle bir uzanmak denir. pek uçmayanlar ise duracağı yeri bilen yani götüne güvenen kalecilerdir. bu gözlerin gördüğü bunu en iyi yapan iki isim; taffarel ve van der sar'dır. gerek frikiklerde, gerek çapraz pozisyonlarda top üstlerine gelir zannedersiniz ancak duracakları yeri çok iyi biliyorlardır. leo franco'da bu da yok, misal atletico madrid maçları. son olarak ortaya karışık tipli kaleciler vardır; bunların da canlı en güzel örnekleri ike casillas hayvanı, dünyanın en underrated futbolcusu sebastien frey vb. dir. bunlarda olmayan özellik yoktur, az önce saydığım ikisinin karışımlarıdır bunlar. öyle bir uçarlar ki uçan kedi yavrusu görmüş gibi olursunuz. leo franco'da bu özellikte yok.

yani reflex yeterli bir olay değildir kalecilikte. yeterli olması için maymun sütü emmeniz gerekir. hantallığı kabul etmez kalecilik. leo franco'nun kale çizgisindeki dünyadan bezmiş tavırları oldukça zaten iyi değildi hala da olamaz artık, bitmiş adam. mallorca maçlarını hatırlayanlar leo franco'nun pozisyon bilgisinin 0 olduğunu görür. kalecilikteki en önemli kavram pozisyon bilgisidir, duracağı yeri bilmeyen kaleci kaleci değildir.

bana leo franco'nun bir tane iyi özelliği sayanın 40 yıl kölesi olurum.