643
galatasaray kariyeri şöyledir;
her şeyden önce hakan şükür gibi dominant bir forvetin ardından gelmiştir. hakan şükür dediğinizde bildiğin osimhen effect gelebilir aklınıza çünkü sahadaki etkisi çok benzerdi.
ayrıca jardel'in gelişi ile beraber fatih terim yerine de lucescu teknik adam olarak galatasaray'ı devralmıştı.
yani şöyle düşünün, her futbolcusu arı gibi pres yapan, saldırgan ve göze hoş gelen bir futbol oynayan galatasaray kendi yarı sahasında bekleyen ve ağır oynayan, sürekli kontra atak arayan bir takıma dönüşmüştü. özetle okan buruk gitmiş yerine mourinho gelmişti.
bir röpörtajında lucescu bu oyun tarzı değişikliğini hakan şükür'ün ayrılıp yerine jardel'in gelmesine bağlamıştı. peki jardel nasıl bir adamdı? sıfır atletizm, oyun içinde oyuna sıfır katılım ancak sürekli gol ile katkı sağlayan bir futbolcuydu. maçta topa 4 kere dokunursa 2 ya da 3 gol demekti bu. nitekim ilk sezonunda ligin ilk yarısını 20 civarı bir gol ile kapadı.
fakat ilk günden itibaren adamı taraftar ve camia olarak bildiğin zorbaladık. hakan şükür'den sonra resmen jardel'i istemedik. böyle olunca da işler yolunda gitmedi ve adamı lucescu takımdan kesti. yönetim de yollamak istedi.
özetle jardel asla sahiplenilen bir oyuncu olmadı. diagne'den beter muamele gördü.
ayrılmasının sebebi kendisi değil bizzat camiamızdır. bu durumu net şekilde kendimden biliyorum, bize süper kupa kazandıran final golünü atmasına rağmen real madrid maçından sonra bile sevmiyordum kendisini. geçen sezonki hakan şükür ve galatasaray olsa bu maçı uzatmalara bırakmadan rahat kazanırdık güç kaybettik diye sinir oluyordum. üstelik daha adam geleli bir kaç ay bile olmamıştı. jardel galatasaray tarafından hiç bir zaman sevilmedi ve istenmedi. gönderilirken de büyük bir beceriksizlikle gönderildi ancak suçlusu jardel değildi. muazzam bir yönetici beceriksizliğidir o dönem yaşananlar.
bu gün gösterdiği destek de oldukça kıymetlidir. kimse etkileşim orospusu muamelesi yapmasın adama. neden fenerbahçeli eski futbolcularda etkileşim orospuluğu yok da sadece galatasaray'ın eski futbolcularında var bu? demek ki florya'nın suyu hakikaten etkili.
bu noktada beni tek şaşırtan şey biz jardel'i zorbaladık. bu adam felipe melo gibi sevilmedi. ona rağmen akıma katılması ilginç.
her şeyden önce hakan şükür gibi dominant bir forvetin ardından gelmiştir. hakan şükür dediğinizde bildiğin osimhen effect gelebilir aklınıza çünkü sahadaki etkisi çok benzerdi.
ayrıca jardel'in gelişi ile beraber fatih terim yerine de lucescu teknik adam olarak galatasaray'ı devralmıştı.
yani şöyle düşünün, her futbolcusu arı gibi pres yapan, saldırgan ve göze hoş gelen bir futbol oynayan galatasaray kendi yarı sahasında bekleyen ve ağır oynayan, sürekli kontra atak arayan bir takıma dönüşmüştü. özetle okan buruk gitmiş yerine mourinho gelmişti.
bir röpörtajında lucescu bu oyun tarzı değişikliğini hakan şükür'ün ayrılıp yerine jardel'in gelmesine bağlamıştı. peki jardel nasıl bir adamdı? sıfır atletizm, oyun içinde oyuna sıfır katılım ancak sürekli gol ile katkı sağlayan bir futbolcuydu. maçta topa 4 kere dokunursa 2 ya da 3 gol demekti bu. nitekim ilk sezonunda ligin ilk yarısını 20 civarı bir gol ile kapadı.
fakat ilk günden itibaren adamı taraftar ve camia olarak bildiğin zorbaladık. hakan şükür'den sonra resmen jardel'i istemedik. böyle olunca da işler yolunda gitmedi ve adamı lucescu takımdan kesti. yönetim de yollamak istedi.
özetle jardel asla sahiplenilen bir oyuncu olmadı. diagne'den beter muamele gördü.
ayrılmasının sebebi kendisi değil bizzat camiamızdır. bu durumu net şekilde kendimden biliyorum, bize süper kupa kazandıran final golünü atmasına rağmen real madrid maçından sonra bile sevmiyordum kendisini. geçen sezonki hakan şükür ve galatasaray olsa bu maçı uzatmalara bırakmadan rahat kazanırdık güç kaybettik diye sinir oluyordum. üstelik daha adam geleli bir kaç ay bile olmamıştı. jardel galatasaray tarafından hiç bir zaman sevilmedi ve istenmedi. gönderilirken de büyük bir beceriksizlikle gönderildi ancak suçlusu jardel değildi. muazzam bir yönetici beceriksizliğidir o dönem yaşananlar.
bu gün gösterdiği destek de oldukça kıymetlidir. kimse etkileşim orospusu muamelesi yapmasın adama. neden fenerbahçeli eski futbolcularda etkileşim orospuluğu yok da sadece galatasaray'ın eski futbolcularında var bu? demek ki florya'nın suyu hakikaten etkili.
bu noktada beni tek şaşırtan şey biz jardel'i zorbaladık. bu adam felipe melo gibi sevilmedi. ona rağmen akıma katılması ilginç.

Kariyer Sonu
