981
kredisi sonsuzdu. çünkü herkes biliyordu ki büyük kaleciydi. hayrettin, nezihi, stauce, tekrar hayrettin, friedel, tekrar hayrettin, mehmet duymazer, pierre esser, volkan, mehmet bölükbaşı gibi bir seriden sonra gelmişti. bu saydığım isimlerin hepsi hayrettin'in 92-93 öncesini saymazsak kötü performans göstermiş; 3. ligden transfer edilen 18 yaşındaki mehmet bölükbaşı bir anda galatasaray'ın birinci kalecisi olmuş, ilk 7-8 maçında da çok iyi performans göstermişti ama sonradan o da gümlemişti. :) taffarel'se 1999-2000 sezonuna berbat başlamış, kırmızı kart görüp atıldığı chelsea maçından sonra gazeteler "taffarel değil avarel", "10 aslan 1 aptal" gibi hakaretler içeren manşetler atmıştı. üstelik o maçtan önce de kötü oynadığı epey maç vardı. mehmet bölükbaşı'nın oynaması gerektiğini düşünenlerin sayısı epey çoktu. hatta fatih hoca çıktı, "taffarel sayesinde çok maç kazandık, onun yüzünden kaybetmeye devam etsek de taffarel oynayacak" dedi. bunun dönüşünü de 17 mayıs 2000 gecesi, müthiş bir performansla aldı.
özetle, taffarel tüm dünyanın saygı duyduğu çok büyük bir kalecidir. lakin, galatasaray kariyerininin bir kısmı yenilmeyecek gollerle doludur. muslera ise galatasaray kalesine geçmiş en iyi performans gösteren kalecidir. doğrudan en tepeye yazarım. isim olarak bir tafo elbette değildir ama performans olarak türkiye'de futbol izlediğim dönemde düzenli olarak en iyi performans göstermiş kalecidir.
özetle, taffarel tüm dünyanın saygı duyduğu çok büyük bir kalecidir. lakin, galatasaray kariyerininin bir kısmı yenilmeyecek gollerle doludur. muslera ise galatasaray kalesine geçmiş en iyi performans gösteren kalecidir. doğrudan en tepeye yazarım. isim olarak bir tafo elbette değildir ama performans olarak türkiye'de futbol izlediğim dönemde düzenli olarak en iyi performans göstermiş kalecidir.


