11304
fenerbahçe 2000'lerde beni keşfediyor. önce beni deniyorlar sonra ise "bu çocuk iş yapar" diyerek as takıma alıyorlar. aziz yıldırım benimle ayrı ilgileniyor. tesislere her geldiğinde bir baba gibi yaklaşıyor. gencecik çocuğum ama param var, arabam var. şunu yarın nasıl alırım diye dert etmiyorum. önümde güzel bir futbol kariyeri olduğunu görüyorum.
2000'de uefa kupasını alırken günlerce mutluluktan uçan bir galatasaraylı olmama rağmen yirmili yaşların başında fenerbahçe bana sahip çıkıyor. futbolu öyle heyecanlı ve mücadeleci oynuyorum ki, ingiltere'ye transfer olmadan önceki gün şükrü saraçoğlu stadyumunda maça çıkıyorum. ağlıyorum resmen. taraftarlar ismimi sayıklıyor. her yer sarı lacivert ve galatasaray'a karşı düşmanlık besleyemesem de, beni var eden takıma karşı çok ayrı bir vefa borcum olduğuna inanıyorum. bir zaman bu çocuk fenerbahçe'de estiriyordu diye hep bahsedecekler. hüzünlü bir mutluluk yaşıyorum.
bu anakronizm içerisinde "çocukken galatasaray'ı tutuyordun" deseler ne ifade eder ki?
kerem zaten çıkıp konuşuyor. üzerine pek bir şey konuşmaya gerek yok. bahtın açık olsun kardeşim.
2000'de uefa kupasını alırken günlerce mutluluktan uçan bir galatasaraylı olmama rağmen yirmili yaşların başında fenerbahçe bana sahip çıkıyor. futbolu öyle heyecanlı ve mücadeleci oynuyorum ki, ingiltere'ye transfer olmadan önceki gün şükrü saraçoğlu stadyumunda maça çıkıyorum. ağlıyorum resmen. taraftarlar ismimi sayıklıyor. her yer sarı lacivert ve galatasaray'a karşı düşmanlık besleyemesem de, beni var eden takıma karşı çok ayrı bir vefa borcum olduğuna inanıyorum. bir zaman bu çocuk fenerbahçe'de estiriyordu diye hep bahsedecekler. hüzünlü bir mutluluk yaşıyorum.
bu anakronizm içerisinde "çocukken galatasaray'ı tutuyordun" deseler ne ifade eder ki?
kerem zaten çıkıp konuşuyor. üzerine pek bir şey konuşmaya gerek yok. bahtın açık olsun kardeşim.