545
çok değil sadece 9 gün önce young boys adlı takıma elenen, ağustos ayının başında ezeli rakiplerinden birinden bir kupa finalinde 5 yiyen takımın yönetiminin ve teknik heyetinin itibar yükseltme ve makam kurtarma hamlesinden başka bir şey değildir. transferin altında yatan bir plan, bir program veya bir proje yoktur. bir taktiksel revizyon kararı alındı ve ondan sonra osimhen transferi yapıldı gibi bir durum söz konusu değil. icardi sakatlandı ve bizim her şeyin çözümünü transferde gören teknik heyetimiz batshuayi'ye güvenemedi icardi'nin sakatlık sürecinde. bir opsiyon oluştu ve osimhen alındı aniden. şimdi her şey birdenbire osimhen'e göre planlanacak.
galatasaray'ın 2024 yaz kampını geçtim, geçtiğimiz iki yılın tamamında bir kere bile denemediği üçlü defansa geçiş yapacağı söyleniyor. ne için peki? osimhen'i ve icardi'yi bir arada oynatabilmek için. galatasaray'ın mevcut oyuncu havuzuna yapılan osimhen transferi bir kamikaze harekatıdır. bir teknik direktör düşünün; stoper istiyor, mario hermoso'yu istiyor. mario hermoso olmayınca ise uçağa biniyor ve gidiyor victor osimhen ile görüşüyor. yine bir teknik direktör düşünün; şampiyonlar ligi ön elemesinde rezil olduktan sonra bir hafta içerisinde dubois, zaha, oliveira, köhn ve kerem gibi oyuncuları gönderiyor ve yerlerine sadece victor osimhen transferi yaptırıyor. kimsenin bu hamleleri bana planla, programla, sistemle, revizyonla vs. anlatabilmesi mümkün değil. bu transfer saha içerisine dair bir tane probleme çözüm üretemeyeceği gibi, halihazırda oldukça problemli olan kadroyu çok daha sıkıntılı hale getirecek.
peki ne işe yaradı osimhen? yöneticileri bir kaşık suda boğmaya hazırlanan kitlelerin gözleri kör edildi bu transferle. bir kaşık suda boğmak istedikleri insanları havalimanında şapur şupur öpme sırasına girdiler. "taraftar çıldırdı mbappe'yi istiyor" dediler. "ibrahim başkan bize ramos'u getir" dediler. stoperi, orta sahası ve sol kanadı olmayan takıma yapılan bir tane forvet hamlesi ile çok büyük bir kesimin sesi bıçak gibi kesildi kısaca. bu açıdan çok işe yaradı. şimdilik. başka da hiçbir işe yaramayacak. oyuncunun kalitesi ile ilgili bir durum değil bu. içerisinde oturabileceğimiz, sakin ve huzurlu şekilde yaşayabileceğimiz bir tane evimiz yok, sokakta kalıyoruz. biri geliyor diyor ki "al bu ferrari senin, bir-iki tur benim için at, sonra arabayı bana geri ver". biz de çok mutlu oluyoruz işte. ama hala evimiz yok. araba var, ev yok. araba da bizim değil üstelik. kalacak mütevazi bir evi bile olmayan bir insan son model lüks bir spor arabayı kiralayarak ne kadar mutlu olabilir? anlık bir hoşluktan başka eline ne geçebilir? koca bir hiç. işte taraftara hiçbir anlamı olmayan bir yıldızı kısa bir süreliğine verdiler ve susturdular. helal olsun "daha ne yapalım ya" ekibine.
galatasaray'ın 2024 yaz kampını geçtim, geçtiğimiz iki yılın tamamında bir kere bile denemediği üçlü defansa geçiş yapacağı söyleniyor. ne için peki? osimhen'i ve icardi'yi bir arada oynatabilmek için. galatasaray'ın mevcut oyuncu havuzuna yapılan osimhen transferi bir kamikaze harekatıdır. bir teknik direktör düşünün; stoper istiyor, mario hermoso'yu istiyor. mario hermoso olmayınca ise uçağa biniyor ve gidiyor victor osimhen ile görüşüyor. yine bir teknik direktör düşünün; şampiyonlar ligi ön elemesinde rezil olduktan sonra bir hafta içerisinde dubois, zaha, oliveira, köhn ve kerem gibi oyuncuları gönderiyor ve yerlerine sadece victor osimhen transferi yaptırıyor. kimsenin bu hamleleri bana planla, programla, sistemle, revizyonla vs. anlatabilmesi mümkün değil. bu transfer saha içerisine dair bir tane probleme çözüm üretemeyeceği gibi, halihazırda oldukça problemli olan kadroyu çok daha sıkıntılı hale getirecek.
peki ne işe yaradı osimhen? yöneticileri bir kaşık suda boğmaya hazırlanan kitlelerin gözleri kör edildi bu transferle. bir kaşık suda boğmak istedikleri insanları havalimanında şapur şupur öpme sırasına girdiler. "taraftar çıldırdı mbappe'yi istiyor" dediler. "ibrahim başkan bize ramos'u getir" dediler. stoperi, orta sahası ve sol kanadı olmayan takıma yapılan bir tane forvet hamlesi ile çok büyük bir kesimin sesi bıçak gibi kesildi kısaca. bu açıdan çok işe yaradı. şimdilik. başka da hiçbir işe yaramayacak. oyuncunun kalitesi ile ilgili bir durum değil bu. içerisinde oturabileceğimiz, sakin ve huzurlu şekilde yaşayabileceğimiz bir tane evimiz yok, sokakta kalıyoruz. biri geliyor diyor ki "al bu ferrari senin, bir-iki tur benim için at, sonra arabayı bana geri ver". biz de çok mutlu oluyoruz işte. ama hala evimiz yok. araba var, ev yok. araba da bizim değil üstelik. kalacak mütevazi bir evi bile olmayan bir insan son model lüks bir spor arabayı kiralayarak ne kadar mutlu olabilir? anlık bir hoşluktan başka eline ne geçebilir? koca bir hiç. işte taraftara hiçbir anlamı olmayan bir yıldızı kısa bir süreliğine verdiler ve susturdular. helal olsun "daha ne yapalım ya" ekibine.
