10535
bunun tadı bir ayrı oluyor. kerem bizim altyapımızdan olmasa da önemli gelişimleri bizde yaşadığı ve 21 yaşında galatasaray'a geldiği için bizimle beraber büyüdü. böyle olunca taraftarın kerem'e sevgisi de stemi de gıcık olması da başka oluyor. benim takımdaki en sevdiğim oyunculardan biri kerem. bana manevi olarak çok farklı hissettiren oyunculardan biri. gerek hikayesi gerek bu bizde gelişme hali gerek o değişik -ama 4 başı mamur olmayan- oyunu bunun sebebi.
ben eksiklikleri olan bir adamım. yapamadıklarım var. kaçırdığım fırsatlar var. kendimle, çevremle, dünya ile alıp vermediklerim var. çok kendimden hissediyorum kerem'i o yüzden. dinsiz imansız adamım kerem ise ayan beyan inançlı biri. ikimizin de seküler oluşu çok hoşuma gidiyor. bunun yanında da inandığı şey için ürkmeden konuşması da bir hayranlık sebebi.
bazı insanlar benim gibi çok benimsiyor. bazı insanlar bu kadar zıplama yapan birinin bazı şeyleri düzeltememesini yediremiyor. bazı insanlar benim gibileri anlamayıp gösterdiğimiz iltimasa sinirleniyor. kimsi de dümdüz "yahu bu kötü topçu." diyor. ama genel itibariyle bugün hafif bir burukluk sezdim sosyal medyada. bu melankolik keyif de bizle beraber büyümesinden.
ben baya bir süredir gelen oyuncuların ne kadar iyi olduğundan etkilenmiyorum. aynı sebeple rakip takımların transferleri de kaşlarımı çok zor kaldırıyor. beni heyecanlandıran; hikayeler, kolektifin gelebileceği hal ve dönüştükleri durum. örneğin mertens'in geldiği gün çok da heyecanlanmamıştım. ancak mertens'in dönüştüğü adam beni büyüledi. osimhen'in gelmesi gerçekten benim düğmelerimi açmadı. 30 yaşındayım artık. ama çok iyi biliyorum ki eğer işler yolunda giderse oluşabilecek mühendislik ortaya çıkınca ondan heyecanlanacağım. bu sebeple kerem'in hikayesi ve hatta bir noktada bitmesi, bunun burukluğu, twitterda göreceğimiz editler, bazı ilişkilerin zayıflamasından dolayı işlerin iyice çirkinleşmeden bitmesi, oynadığı alışık olmadığımız oyun ve dahası benim için özel bir deneyimdi.
kerem'in futbolundan çok bahsetmedim dikkat edersiniz. futbolu da çok hoşuma gidiyor. ancak futbol sevmek kolay şey. ben genel olarak bütün hikayeyi özetlemek istedim. oyunundan kişiliğine, gelişinden gidişine.
ben eksiklikleri olan bir adamım. yapamadıklarım var. kaçırdığım fırsatlar var. kendimle, çevremle, dünya ile alıp vermediklerim var. çok kendimden hissediyorum kerem'i o yüzden. dinsiz imansız adamım kerem ise ayan beyan inançlı biri. ikimizin de seküler oluşu çok hoşuma gidiyor. bunun yanında da inandığı şey için ürkmeden konuşması da bir hayranlık sebebi.
bazı insanlar benim gibi çok benimsiyor. bazı insanlar bu kadar zıplama yapan birinin bazı şeyleri düzeltememesini yediremiyor. bazı insanlar benim gibileri anlamayıp gösterdiğimiz iltimasa sinirleniyor. kimsi de dümdüz "yahu bu kötü topçu." diyor. ama genel itibariyle bugün hafif bir burukluk sezdim sosyal medyada. bu melankolik keyif de bizle beraber büyümesinden.
ben baya bir süredir gelen oyuncuların ne kadar iyi olduğundan etkilenmiyorum. aynı sebeple rakip takımların transferleri de kaşlarımı çok zor kaldırıyor. beni heyecanlandıran; hikayeler, kolektifin gelebileceği hal ve dönüştükleri durum. örneğin mertens'in geldiği gün çok da heyecanlanmamıştım. ancak mertens'in dönüştüğü adam beni büyüledi. osimhen'in gelmesi gerçekten benim düğmelerimi açmadı. 30 yaşındayım artık. ama çok iyi biliyorum ki eğer işler yolunda giderse oluşabilecek mühendislik ortaya çıkınca ondan heyecanlanacağım. bu sebeple kerem'in hikayesi ve hatta bir noktada bitmesi, bunun burukluğu, twitterda göreceğimiz editler, bazı ilişkilerin zayıflamasından dolayı işlerin iyice çirkinleşmeden bitmesi, oynadığı alışık olmadığımız oyun ve dahası benim için özel bir deneyimdi.
kerem'in futbolundan çok bahsetmedim dikkat edersiniz. futbolu da çok hoşuma gidiyor. ancak futbol sevmek kolay şey. ben genel olarak bütün hikayeyi özetlemek istedim. oyunundan kişiliğine, gelişinden gidişine.
