593
eğri oturup doğru konuşmak lazım. şahsi kanaatim gabriel sara, normal şartlarda değerinin maksimum 8-9 milyon euro etmesi gereken brezilyalı orta saha oyuncumuzdur.
hadi cenk ergün'ü de hesabın içerisine katıp diyelim ki 12 milyon euro ödenmiş olsun. ki bu bedeller maksimum. yani cenk ergün'ün "itibardan tasarruf olmaz" temalı saçma transfer görüşmesi fantazilerini falan maksimum seviyede düşünerek konuşuyorum.
biz 18 milyon euro peşin saydık, üzerine bonusları var. 20'yi geçecek muhtemelen işin sonunda.
oyuncunun suçu mudur? hayır. satan kulübün suçu mudur? hayır. peki suçlu kimdir? suçlu bu parayı bu oyuncuya gömen, transfer yapamamanın ve eleştirilerin içinde boğulmanın bir sonucu olarak her istenene okey diyerek oyuncuyu getirendir.
bu kısmını bir tarafa koyuyorum.
galatasaray'ın ortalama transfer harcamasını biliyor musunuz? bu yıl hariç 3 aşağı 5 yukarı herkes piyasada ödediğimiz bonservisleri ve maaşları biliyor, geçmiş yıllarda bu seviyede bir para bir futbolcuya hiç verildi mi?
premier lig'in orta sıra takımından sofiane feghouli geldi mesela. championship'ten falan değil, doğrudan premier lig'den geldi 2017'de ve kendisine bonservis olarak ödenen tutar 4.250.000 euro. kendisine verilen sözleşme bir faciaydı kabul ediyorum, yani senelik 3.850.000'den 5 yıllık sözleşme, ortaya koyulan teminat anlamında ebemizle tango yaptı adeta. ama bonservis ortada.
geçen yıl daha transfer döneminin başı sayılacak zamanda bir önceki sezon çılgın atıp bir takımı şampiyon yapmış 30 yaşında arjantinli ve özel hayatındaki durumlar olmasa muhtemelen bugün arjantin milli takımının 9 numarası olacak yetenekteki mauro icardi için biz toplamda ne kadar bonservis ödedik hatırlıyor musunuz? 10.000.000 euro. net. ve 4 taksitle. bonusu vs. yok.
her seferinde bu örnek konuşulunca millet tepki veriyor ancak en neti lucas torreira. uruguay milli takımının formasını bilmem kaç kez giymiş. ve ne olursa olsun premier lig'in top 6 denilen takımlarından birisi olan arsenal'den alıyorsun, toplam ödediğin bonservis 6.000.000 euro.
bizim bir sezonda en fazla bonservise harcadığımız paralar taş çatlasın 20 milyon euro bandındadır, açın bakın. ve 20 milyon euro civarı bonservis harcaması yapmışsak sıfırdan takım kurmuşuzdur hep. bu sezon sara ve jelert'e ödediğimiz toplam bonservis tutarı 27.0000.000 euro. 2 oyuncuya. bunu piyasayla falan açıklayamazsınız arkadaşlar, evet avrupa'da çok saçma paralar dönmeye başladı ancak o paraların döndüğü oyuncuları da görüyoruz, izliyoruz. siz avrupa piyasasını takip ediyor olabilirsiniz, biz de maçları ligleri falan takip ediyoruz. bu paralara alınan oyuncuların takımlarına ne verdiklerini görüyoruz.
ve buna rağmen sözlükteki çoğunluk "maliyetini konuşmayın, bonservisi altında ezilmesin" diyor. haklılık payları da vardır kendilerince ancak atlanan nokta şu: bu yıl alınan gabriel sara, geçen yıl alınan mauro icardi'den pahalıya geldi bize.
cümleyi tekrardan bir okuyun. bir sindirin. bi kabul edin. bünyede yer etsin cümlenin ağırlığı. ettiyse devam ediyorum.
dün 16 ağustos 2024 konyaspor galatasaray maçında ilk kez ilk 11 çıktı ve 66 dakika sahada kaldı. evet ilk maçı, evet adaptasyon sağlaması gerekir, evet ilk maçından şov yapıp sonra futbol hayatı boyunca bir daha bir şey vermeyen çok oyuncu gördük. bunların hepsini kabul ediyorum.
ancak sara, 66 dakika sahada kaldığı süre içerisinde 46 kez topla buluştu, denediği 37 pasta %73 isabet buldu, yaptığı 3 ortanın 1'i isabetli oldu, 2 ikili mücadele kazandı, bir kere de hava topu aldı.
oyuncuyu gömmek, kötülemek, kötü konuşmak değil derdim. asla değil. ancak benim orta sahamda aynı maçta denediği 47 pasta %91,5 isabetle oynayan lucas torreira var. ve lucas 58 kez topla buluşmuş.
aynı maçta biraz önce değer olarak kıyasladığımız mauro icardi (asla pozisyon olarak değerlendirmem ki zaten saçma olur) 22 kez topla buluşmuş, 17 pasta %76,5 pas isabet oranı tutturmuş. ve hatırlatmak görevim, bu 17 pastan birisi de asist oldu.
şu anda hepimiz gabi'nin içinde bir dizel motor olmasını umuyoruz değil mi? sonradan açılacak, ısındıkça performans vermeye başlayacak eski passatların 1.8 tdi motoru gibi bir motoru olmasını bekliyoruz hepimiz. turbo dizel böyle, performansı açılıp yola oturdun mu akacak böyle yağ gibi. açıkçası benim de beklentim bu. yalan değil.
ancak, bence gabi'nin içinden 1.3 multijet dizel bi motor çıkacak gibi. ve biz de passat bile değil bizim bütçemiz için mercedes s serisi parasına 1.3 multijet motorlu egea almış olacağız gibi hissediyorum.
umarım çok yanılırım bu yazdıklarımdan dolayı ve umarım gabi kendisi için ödenen s serisi parasının karşılığını en azından uzun yıllar sağlıkla kullanılacak bir passat gibi verir. ama egea çıkması da her zaman olası. egea da iyidir, sizi a noktasından b noktasına götürür. ben de egea'ya biniyorum (babamın arabası, benim arabama el koydu geçici süreliğine *) ama arabayı egea parasına aldım. a noktasından b noktasına işimi görüyor. evden işe, işten eve. ama o kadar yani. ne passat gibi yola oturdun mu şahane bir gidişi var, ne de s serisi gibi lüksü ve konforu.
bakalım ne göreceğiz. ama benim için süreç çok garip ve açıkçası (oyuncunun elinde olmayan durumlardan dolayı - tekrar ediyorum oyuncu ile bir problemim yok) can sıkıcı. en azından şimdilik.
hadi cenk ergün'ü de hesabın içerisine katıp diyelim ki 12 milyon euro ödenmiş olsun. ki bu bedeller maksimum. yani cenk ergün'ün "itibardan tasarruf olmaz" temalı saçma transfer görüşmesi fantazilerini falan maksimum seviyede düşünerek konuşuyorum.
biz 18 milyon euro peşin saydık, üzerine bonusları var. 20'yi geçecek muhtemelen işin sonunda.
oyuncunun suçu mudur? hayır. satan kulübün suçu mudur? hayır. peki suçlu kimdir? suçlu bu parayı bu oyuncuya gömen, transfer yapamamanın ve eleştirilerin içinde boğulmanın bir sonucu olarak her istenene okey diyerek oyuncuyu getirendir.
bu kısmını bir tarafa koyuyorum.
galatasaray'ın ortalama transfer harcamasını biliyor musunuz? bu yıl hariç 3 aşağı 5 yukarı herkes piyasada ödediğimiz bonservisleri ve maaşları biliyor, geçmiş yıllarda bu seviyede bir para bir futbolcuya hiç verildi mi?
premier lig'in orta sıra takımından sofiane feghouli geldi mesela. championship'ten falan değil, doğrudan premier lig'den geldi 2017'de ve kendisine bonservis olarak ödenen tutar 4.250.000 euro. kendisine verilen sözleşme bir faciaydı kabul ediyorum, yani senelik 3.850.000'den 5 yıllık sözleşme, ortaya koyulan teminat anlamında ebemizle tango yaptı adeta. ama bonservis ortada.
geçen yıl daha transfer döneminin başı sayılacak zamanda bir önceki sezon çılgın atıp bir takımı şampiyon yapmış 30 yaşında arjantinli ve özel hayatındaki durumlar olmasa muhtemelen bugün arjantin milli takımının 9 numarası olacak yetenekteki mauro icardi için biz toplamda ne kadar bonservis ödedik hatırlıyor musunuz? 10.000.000 euro. net. ve 4 taksitle. bonusu vs. yok.
her seferinde bu örnek konuşulunca millet tepki veriyor ancak en neti lucas torreira. uruguay milli takımının formasını bilmem kaç kez giymiş. ve ne olursa olsun premier lig'in top 6 denilen takımlarından birisi olan arsenal'den alıyorsun, toplam ödediğin bonservis 6.000.000 euro.
bizim bir sezonda en fazla bonservise harcadığımız paralar taş çatlasın 20 milyon euro bandındadır, açın bakın. ve 20 milyon euro civarı bonservis harcaması yapmışsak sıfırdan takım kurmuşuzdur hep. bu sezon sara ve jelert'e ödediğimiz toplam bonservis tutarı 27.0000.000 euro. 2 oyuncuya. bunu piyasayla falan açıklayamazsınız arkadaşlar, evet avrupa'da çok saçma paralar dönmeye başladı ancak o paraların döndüğü oyuncuları da görüyoruz, izliyoruz. siz avrupa piyasasını takip ediyor olabilirsiniz, biz de maçları ligleri falan takip ediyoruz. bu paralara alınan oyuncuların takımlarına ne verdiklerini görüyoruz.
ve buna rağmen sözlükteki çoğunluk "maliyetini konuşmayın, bonservisi altında ezilmesin" diyor. haklılık payları da vardır kendilerince ancak atlanan nokta şu: bu yıl alınan gabriel sara, geçen yıl alınan mauro icardi'den pahalıya geldi bize.
cümleyi tekrardan bir okuyun. bir sindirin. bi kabul edin. bünyede yer etsin cümlenin ağırlığı. ettiyse devam ediyorum.
dün 16 ağustos 2024 konyaspor galatasaray maçında ilk kez ilk 11 çıktı ve 66 dakika sahada kaldı. evet ilk maçı, evet adaptasyon sağlaması gerekir, evet ilk maçından şov yapıp sonra futbol hayatı boyunca bir daha bir şey vermeyen çok oyuncu gördük. bunların hepsini kabul ediyorum.
ancak sara, 66 dakika sahada kaldığı süre içerisinde 46 kez topla buluştu, denediği 37 pasta %73 isabet buldu, yaptığı 3 ortanın 1'i isabetli oldu, 2 ikili mücadele kazandı, bir kere de hava topu aldı.
oyuncuyu gömmek, kötülemek, kötü konuşmak değil derdim. asla değil. ancak benim orta sahamda aynı maçta denediği 47 pasta %91,5 isabetle oynayan lucas torreira var. ve lucas 58 kez topla buluşmuş.
aynı maçta biraz önce değer olarak kıyasladığımız mauro icardi (asla pozisyon olarak değerlendirmem ki zaten saçma olur) 22 kez topla buluşmuş, 17 pasta %76,5 pas isabet oranı tutturmuş. ve hatırlatmak görevim, bu 17 pastan birisi de asist oldu.
şu anda hepimiz gabi'nin içinde bir dizel motor olmasını umuyoruz değil mi? sonradan açılacak, ısındıkça performans vermeye başlayacak eski passatların 1.8 tdi motoru gibi bir motoru olmasını bekliyoruz hepimiz. turbo dizel böyle, performansı açılıp yola oturdun mu akacak böyle yağ gibi. açıkçası benim de beklentim bu. yalan değil.
ancak, bence gabi'nin içinden 1.3 multijet dizel bi motor çıkacak gibi. ve biz de passat bile değil bizim bütçemiz için mercedes s serisi parasına 1.3 multijet motorlu egea almış olacağız gibi hissediyorum.
umarım çok yanılırım bu yazdıklarımdan dolayı ve umarım gabi kendisi için ödenen s serisi parasının karşılığını en azından uzun yıllar sağlıkla kullanılacak bir passat gibi verir. ama egea çıkması da her zaman olası. egea da iyidir, sizi a noktasından b noktasına götürür. ben de egea'ya biniyorum (babamın arabası, benim arabama el koydu geçici süreliğine *) ama arabayı egea parasına aldım. a noktasından b noktasına işimi görüyor. evden işe, işten eve. ama o kadar yani. ne passat gibi yola oturdun mu şahane bir gidişi var, ne de s serisi gibi lüksü ve konforu.
bakalım ne göreceğiz. ama benim için süreç çok garip ve açıkçası (oyuncunun elinde olmayan durumlardan dolayı - tekrar ediyorum oyuncu ile bir problemim yok) can sıkıcı. en azından şimdilik.