• 212
    eleştirilebilir, bunda hiç problem yok. açıklamaları ve yaptıkları karşısında sinirlenebilirler insanlar, kızabilirler, hatta bence erken ve gereksiz ama istifası dahi istenebilir kendisinin. bunlarda da hiçbir beis yok. ama kökeni, görüntüsü, giyimi vb. kavramlar üzerinden saldırmak mubah mıdır? hayır değildir.

    ibrahim hatipoğlu hakkında sözlükte kullanılan bazı kavramlar tek kelime ile iğrenç. en başta şu "urfalı" meselesi. bir kesim maruf güneş'i ve özellikle ibrahim hatipoğlu'nu iğnelemek için şu "urfalı" vurgusunu oldukça bol kullanmaya başladı. ne oluyor ibrahim hatipoğlu urfalı olunca, biri bana anlatabilir mi? "urfalı" ifadesi ile iğneleme yapılıyor, aşağılama yapılıyor bunun farkındayım ama bunu yapanlar kendilerini ne sanıyorlar? bu "urfalı" dokundurması yapanlar hepsi yedi kuşak istanbul beyefendisi mi? asilzade mi? veya yedi kuşak istanbullu olununca bir urfa doğumludan üstün mü olunuyor? daha mı asil olunuyor, daha mı bilge olunuyor, daha mı eğitimli olunuyor, daha mı kültürlü olunuyor? bir de şu birkaç gündür kullanılan "badem bıyıklı" meselesi. ne demiş ibrahim hatipoğlu, "yapıcı eleştiriye saygımız var ancak sosyal medyada bazı şeyleri yazanları galatasaraylı olarak görmüyoruz" demiş. ne var bunda? ne var bu demeçte? adı sanı belli olmayan, saçma sapan kullanıcı adlarına sahip, galatasaraylı olduğu bile şüpheli yüzlerce hesap birçok iğrenç yakıştırmayla ve küfürle galatasaraylı yöneticilere saldırıyor, ne'sine saygı duyabilir ki bunun? ne'si ciddiye alınabilir? bu açıklamanın üzerine başladı bir "taraftara kimse bir şey diyemez, istifa et badem bıyıklı" nakaratı. badem bıyıklı? her bıyık bırakan veya her sakal bırakan badem mi oluyor? suç mudur bıyık bırakmak veya sakal bırakmak? ne oluyor ibrahim hatipoğlu bıyıklı olunca, galatasaray'ın veya şanlı sözlüğümüzün elitist duruşuna yakışmıyor mu bu durum?

    bazıları ya ne yaptıklarının ve ne demek istediklerinin farkında değiller, ki o zaman mutlaka öğrenmeliler. veya ne yaptıklarının da ne söylediklerinin de gayet farkındalar, o zaman durum çok daha beter. içler acısı. herkes haddini, sınırını bilse çok iyi olur. eleştiri yapmak hakkı hepimiz de mevcut ama insanları hiçbir şekilde aşağılayamazsınız. biz galatasaraylılar elbette ki yöneticilerimizi, başkanlarımızı, sporcularımızı, teknik personellerimizi eleştirebiliriz ama onların da elbette ki "şunu yapmayın", "şimdi yapmayın" demek gibi bir hakları mevcuttur. ibrahim hatipoğlu'nun söylediklerinin üç aşağı beş yukarı aynısını iki gün önce okan buruk da söyledi taraftara. "sakin olun" dedi. "bu söylenenleri hak etmiyoruz" dedi. "başkana, yönetime, bizlere destek olun" dedi. "kafanız karışmasın, birileri de kafanızı karıştırmasın" dedi. ne var bunda? burada yönetimi eleştiren onlarca/yüzlerce üye var, hepsine saygım var ama birkaç tane üye var ki onların tek amaçları insanları galeyana getirmek. yok "urfalı", yok "badem bıyıklı", yok "giresunlu", yok "yanak okşatan", yok "hırsız". bu ifadeleri kullandıkları muhataplarına karşı bunları yüz yüze sözlü bir şekilde ifade etmeyi geçtim, sokaktaki herhangi birine karşı dahi bu aşağılamaları yapamazsınız. ne oluyor burada böyle, ne sanıyorsunuz kendinizi? siz kimsiniz, siz nesiniz? siz bu ifadeleri kullanınca çok mu büyük galatasaraylı oluyorsunuz? galatasaray'a fayda sağlamış mı oluyorsunuz? herkes kendisine ve söylediklerine bir çekidüzen versin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın