304
dün arkadaşım saat 2.30 gibi beni aradı ve "gel lan dışarı çıkalım muhabbet ederiz" dedi. çıktık , yaklaşık 5.30'a kadar sahil manzarası eşliğinde çay içip futbol falan konuştuk.
söz tabi dönüp dolaşıp jose mourinho ve inter'e geldi. kendisi her daim olduğu gibi yine "defans ve çirkin futbol" diyerek karalama ile başladı. uzun uzun tartıştık , ben "dünya'nın en iyi teknik direktörü" dedim o "yanılıyorsun" dedi , ben "guardiola çok acı çekecek" dedim o "keh keh" diye güldü. netice olarak bir şey çıkmadı ama içtiğimiz onca çay ve ettiğimiz doyumsuz futbol muhabbeti sonunda orada çalışan bir adam gelip bize şöyle dedi ;
x : abi ne güzel konuşuyorsunuz , millet takımı kazanınca destekliyor kaybedince küfür ediyor
biz : ehehe doğru
x : bayağı konuştunuz ama abi helal olsun
arkadaş : e n'apalım konuşacak 3 şey var zaten ; ya siyaset ya futbol ya din. biz futbol konuşuyoruz bugün
x : en iyisi abi , günah'a girmeden direkt futbol konuşuyorsunuz
biz : hahahahaha
mourinho büyük hoca o ayrı.
söz tabi dönüp dolaşıp jose mourinho ve inter'e geldi. kendisi her daim olduğu gibi yine "defans ve çirkin futbol" diyerek karalama ile başladı. uzun uzun tartıştık , ben "dünya'nın en iyi teknik direktörü" dedim o "yanılıyorsun" dedi , ben "guardiola çok acı çekecek" dedim o "keh keh" diye güldü. netice olarak bir şey çıkmadı ama içtiğimiz onca çay ve ettiğimiz doyumsuz futbol muhabbeti sonunda orada çalışan bir adam gelip bize şöyle dedi ;
x : abi ne güzel konuşuyorsunuz , millet takımı kazanınca destekliyor kaybedince küfür ediyor
biz : ehehe doğru
x : bayağı konuştunuz ama abi helal olsun
arkadaş : e n'apalım konuşacak 3 şey var zaten ; ya siyaset ya futbol ya din. biz futbol konuşuyoruz bugün
x : en iyisi abi , günah'a girmeden direkt futbol konuşuyorsunuz
biz : hahahahaha
mourinho büyük hoca o ayrı.