4792
galatasaray kulübü yönetim bazında her dönem tabiri caizse “içimizden biri” olarak adlandırılabilecek bir kişiyi idari kanatta barındırmıştır. bu kişi gerek basına verdiği demeçlerle gerek transfer hamleleriyle gerekse başkandan çok başkan sıfatını barındırarak taraftarın nabzını ve camiayı bir arada tutan figür olmuştur. buna bazı dönemler abdurrahim albayrak, ali dürüst, haldun üstünel’i sayabilirim. kimi zaman doğrudan dönemin başkanı yukarıda saydığım özelliklerden dolayı kulübün simge isimi haline gelir onu televizyonda demeç verirken görmek, derbi mağlubiyetinde, çıkan olaylara karşı pasif kalmaması veyahutta babacan tavırlarıyla 30 milyonluk camiayı tek ses yapan kişi sıfatına büründürebilirim. özhan canaydın, duygun yarsuvat, faruk süren, ünal aysal, mustafa cengiz gibi.
gelelim yalnızca 2 senelik as başkanlık dönemiyle değil taa ki euro cup şampiyonluğumuz da taraftarın içinde bağıra çağıra tezahürat yapan, kulübün zor zamanlarında sahip olduğu şirket ile kulübe maddi yardım yapmakla kalmayıp stada sponsorluk yapıp mali açıdan çoğu tabloyu pozitife çevirmiş, iş bitiriciliğiyle, kalbur üstü oyuncuların kulübe kazandırılmasında doğrudan etkisi olan erden timur’a.
bugün itibariyle kulüple olan bağının kopmuş olmasını ben asla şaşılacak şey olarak karşılamadım. çoğu zaman övündüğüm galatasaray kültürünün yapı taşı olan lise aklı içten içe kendisini yıpratmış olacak ki basın toplantısında aylardır şahsına yapılan yıpratma ve karalama kampanyaların açık yüreklilikle paylaştı.
sevindiğim bir konu ise biz buradan kulübümüzü, kulüp içi dinamikleri, meyve veren ağacın taşlandığını görebiliyorsak kendiside bu konulara bir o kadar hakimdir. sevindiğim ve bildiğim bir ikinci konu ise çoğu galatasaraylı gibi kendiside şunu iyi biliyordur. bundan 5-6 sene önce otelleri aranarak taraftarın etkisiyle gönderilmiş olan dursun özbek yönetimini son iki senedir erden timur’un varlığı ve başarısı ayakta tutuyordu. yoksa ben pek çok galatasaraylının galatasaray başkanlığına dursun özbek’i yakıştırdığını sanmıyorum. ne olursa olsun aslolan galatasaraydır ve bu yüzden mevcut yönetim sportif ve idari açıdan başarısız olsun ve değişsin istenmemeli galatasaray’a ve galatasaraylılık duruşuna yakışır şekilde demokratik ve güçlü olarak bir sonraki seçimde başkan olarak kulüp idaresini almasını temenni ediyorum. ben kendisinden razıyım. teşekkürler erden başkan…
gelelim yalnızca 2 senelik as başkanlık dönemiyle değil taa ki euro cup şampiyonluğumuz da taraftarın içinde bağıra çağıra tezahürat yapan, kulübün zor zamanlarında sahip olduğu şirket ile kulübe maddi yardım yapmakla kalmayıp stada sponsorluk yapıp mali açıdan çoğu tabloyu pozitife çevirmiş, iş bitiriciliğiyle, kalbur üstü oyuncuların kulübe kazandırılmasında doğrudan etkisi olan erden timur’a.
bugün itibariyle kulüple olan bağının kopmuş olmasını ben asla şaşılacak şey olarak karşılamadım. çoğu zaman övündüğüm galatasaray kültürünün yapı taşı olan lise aklı içten içe kendisini yıpratmış olacak ki basın toplantısında aylardır şahsına yapılan yıpratma ve karalama kampanyaların açık yüreklilikle paylaştı.
sevindiğim bir konu ise biz buradan kulübümüzü, kulüp içi dinamikleri, meyve veren ağacın taşlandığını görebiliyorsak kendiside bu konulara bir o kadar hakimdir. sevindiğim ve bildiğim bir ikinci konu ise çoğu galatasaraylı gibi kendiside şunu iyi biliyordur. bundan 5-6 sene önce otelleri aranarak taraftarın etkisiyle gönderilmiş olan dursun özbek yönetimini son iki senedir erden timur’un varlığı ve başarısı ayakta tutuyordu. yoksa ben pek çok galatasaraylının galatasaray başkanlığına dursun özbek’i yakıştırdığını sanmıyorum. ne olursa olsun aslolan galatasaraydır ve bu yüzden mevcut yönetim sportif ve idari açıdan başarısız olsun ve değişsin istenmemeli galatasaray’a ve galatasaraylılık duruşuna yakışır şekilde demokratik ve güçlü olarak bir sonraki seçimde başkan olarak kulüp idaresini almasını temenni ediyorum. ben kendisinden razıyım. teşekkürler erden başkan…