4854
son kez yazmak istiyorum erden timur hakkında ama dayanamayıp bir daha yazar mıyım onu da bilmiyorum. yaptığı basın toplantısını da izledim ve kendimce birkaç soru sormak ve tespit yapmak istiyorum.
öncelikle kendisine teessüf ediyorum çünkü bu kadar zor dönemlerinde arkasında sadece mauro'nun durduğunu söyledi. bence bu doğru değil. erden timur kadar sevilen saygı görülen ve insanların rol model olarak gördüğü başka bir yönetici olmadığını çok iyi biliyorum. biz taraftarlar olarak her zaman onun arkasındaydık. kulübün içinden sözü geçenler arasından bir tek mauro icardi arkamda oldu demek istedi denebilir ama oy hakkı olmamasına rağmen kulübün siyasetine etkide bulunmayı defalarca başarmış büyük galatasaray taraftarını görmezden gelmek bence uygun değil.
basın toplantısında bulunan gazetecileri de anlayamadım. sportif a.ş başkan yardımcısıyken değiştiremediğiniz bu çirkin siyaseti dışarıdan nasıl değiştirebilirsiniz erden bey diye sormak çok zor olmasa gerek. bu tavırla bu kötülükle içerideyken savaşamazdım diyor erden bey. bence çok fena yanılıyor. asıl dışarıdan bu yapıyla savaşılamaz.
ayrıca hem galatasaray türkiye'nin en demokratik yapısı diye gururlanıp hem de haksız, acımasız siyaset yapılıyor, insanlar birbirinin ayağını kaydırmaya çalışıyor diyemeyiz. demokrasiler böyledir maalesef. demokrasiyi içselleştirmiş ülkelerin hepsine bakın, taaa yunanistan'daki küçük şehir devletlerine bakın, çok acımasız ortamlar olduğunu göreceksiniz. amerika senatörlerinden parlayan yıldızların ayağını kaydırmaya çalışmıyor mu diğer senatörler? demokrasi kültürü maalesef böyle. eskiden bilgin gökberk bizangs derdi galatasaray için. bu hiç değişmedi bunu her galatasaraylı bilir. başkanlık yapmış, yönetim kurullarında görev yapmış her galatasaraylı bilir ki hiç bir başarı cezasız kalmaz galatasaray'da. şakasını yaparlar hatta. cemiyette rerere rarara başka yerde türlü hesaplar. bu hep böyleydi ve bununla dışarıdan başedilemez. üstelik öyle büyük bir teveccüh kazanmışsın ve her türlü iç hesaba rağmen seni o koltuktan kaldırmaya kimse cesaret edemezken şimdi ayrılmak maalesef yanlış bir karardır. zaten demokrasiler böyledir. parayla, popülizmle, askerle vs değiştiremezsin yönetimi. rüşvet vererek, vaatlerde bulunarak, birilerinin ayağına kaydırarak gelirsin o koltuklara. arkandan konuştuğunu bildiğin insanlarla hiçbir şey yokmuş gibi diplomasi yapmak zorunda kalırsın. bu erden bey'e göre değildir bunu anlarım ama bundan haberi yokmuş gibi konuşmasını anlayamıyorum. iyiler kötülerden daha çok göğüs gerebilmelidir. nankörlük gibi görünüyor belki söylediklerim ama öyle değil. yapılanları unutmuş değilim.
aynı toplantıda kendisiyle çeliştiğini düşündüğüm bir şey daha söyledi. şampiyonluk her şeyden önemliydi kesselerdi bile söylemezdim bana yapılanları diyor. eminim ki taraftar şampiyonluktan çok daha fazla önem veriyor erden timur'un ayağını kaydırmak isteyenlerden hesap sorulmasına. sonra da diyor ki "sizce galatasaray'ın sorunu 1 sene şampiyon olmaması mı yoksa galatasaray'ı her adım attığında tökezleten her sürdürülebilir başarı sağlamak istediğinde insanları biçen bu kötü siyaset mi?"
biz de onu diyoruz erden bey. biz bilmek istiyoruz başarılı insanların ayağını kimler nasıl kaydırmak istiyor. bilebildik mi? hayır. birkaç günah keçisi ilan edilir birkaç gün konuşulur sonra unutulur. başladığımız noktaya gelir miyiz? hayır ona da gelemeyiz çünkü artık siz yoksunuz.
kendisini çok seviyorum. kazandırdığı sponsorluklar, transferler vs vs için değil. gurur duyduğum galatasaray'ı bana gösterdiği için. deprem zamanında gösterdiğimiz organizasyon kapasitemiz için.
yaptığı her şey için teşekkür ediyorum yalnız bir daha yöneticilik yapmasını da istemiyorum. çünkü bu işlere göre değil demek ki erden bey. o kumaştan kesilmemiş erden timur.
öncelikle kendisine teessüf ediyorum çünkü bu kadar zor dönemlerinde arkasında sadece mauro'nun durduğunu söyledi. bence bu doğru değil. erden timur kadar sevilen saygı görülen ve insanların rol model olarak gördüğü başka bir yönetici olmadığını çok iyi biliyorum. biz taraftarlar olarak her zaman onun arkasındaydık. kulübün içinden sözü geçenler arasından bir tek mauro icardi arkamda oldu demek istedi denebilir ama oy hakkı olmamasına rağmen kulübün siyasetine etkide bulunmayı defalarca başarmış büyük galatasaray taraftarını görmezden gelmek bence uygun değil.
basın toplantısında bulunan gazetecileri de anlayamadım. sportif a.ş başkan yardımcısıyken değiştiremediğiniz bu çirkin siyaseti dışarıdan nasıl değiştirebilirsiniz erden bey diye sormak çok zor olmasa gerek. bu tavırla bu kötülükle içerideyken savaşamazdım diyor erden bey. bence çok fena yanılıyor. asıl dışarıdan bu yapıyla savaşılamaz.
ayrıca hem galatasaray türkiye'nin en demokratik yapısı diye gururlanıp hem de haksız, acımasız siyaset yapılıyor, insanlar birbirinin ayağını kaydırmaya çalışıyor diyemeyiz. demokrasiler böyledir maalesef. demokrasiyi içselleştirmiş ülkelerin hepsine bakın, taaa yunanistan'daki küçük şehir devletlerine bakın, çok acımasız ortamlar olduğunu göreceksiniz. amerika senatörlerinden parlayan yıldızların ayağını kaydırmaya çalışmıyor mu diğer senatörler? demokrasi kültürü maalesef böyle. eskiden bilgin gökberk bizangs derdi galatasaray için. bu hiç değişmedi bunu her galatasaraylı bilir. başkanlık yapmış, yönetim kurullarında görev yapmış her galatasaraylı bilir ki hiç bir başarı cezasız kalmaz galatasaray'da. şakasını yaparlar hatta. cemiyette rerere rarara başka yerde türlü hesaplar. bu hep böyleydi ve bununla dışarıdan başedilemez. üstelik öyle büyük bir teveccüh kazanmışsın ve her türlü iç hesaba rağmen seni o koltuktan kaldırmaya kimse cesaret edemezken şimdi ayrılmak maalesef yanlış bir karardır. zaten demokrasiler böyledir. parayla, popülizmle, askerle vs değiştiremezsin yönetimi. rüşvet vererek, vaatlerde bulunarak, birilerinin ayağına kaydırarak gelirsin o koltuklara. arkandan konuştuğunu bildiğin insanlarla hiçbir şey yokmuş gibi diplomasi yapmak zorunda kalırsın. bu erden bey'e göre değildir bunu anlarım ama bundan haberi yokmuş gibi konuşmasını anlayamıyorum. iyiler kötülerden daha çok göğüs gerebilmelidir. nankörlük gibi görünüyor belki söylediklerim ama öyle değil. yapılanları unutmuş değilim.
aynı toplantıda kendisiyle çeliştiğini düşündüğüm bir şey daha söyledi. şampiyonluk her şeyden önemliydi kesselerdi bile söylemezdim bana yapılanları diyor. eminim ki taraftar şampiyonluktan çok daha fazla önem veriyor erden timur'un ayağını kaydırmak isteyenlerden hesap sorulmasına. sonra da diyor ki "sizce galatasaray'ın sorunu 1 sene şampiyon olmaması mı yoksa galatasaray'ı her adım attığında tökezleten her sürdürülebilir başarı sağlamak istediğinde insanları biçen bu kötü siyaset mi?"
biz de onu diyoruz erden bey. biz bilmek istiyoruz başarılı insanların ayağını kimler nasıl kaydırmak istiyor. bilebildik mi? hayır. birkaç günah keçisi ilan edilir birkaç gün konuşulur sonra unutulur. başladığımız noktaya gelir miyiz? hayır ona da gelemeyiz çünkü artık siz yoksunuz.
kendisini çok seviyorum. kazandırdığı sponsorluklar, transferler vs vs için değil. gurur duyduğum galatasaray'ı bana gösterdiği için. deprem zamanında gösterdiğimiz organizasyon kapasitemiz için.
yaptığı her şey için teşekkür ediyorum yalnız bir daha yöneticilik yapmasını da istemiyorum. çünkü bu işlere göre değil demek ki erden bey. o kumaştan kesilmemiş erden timur.
