148
seçime muhalefet olarak girmenin avantajıyla (sanıyorum kulübümüzün en önemli konusu olduğunda hemfikir olacağımız) florya projesi hakkında "sınır yok" yaklaşımı ile konuşan başkan adayı.
dursun özbek'in değil de bizim yolumuzla yürürseniz kulüp bu projeden (rakamları doğru yazma hassasiyeti gösteremediğim için özür dilerim) yuvarlak hesap 1milyar kazanır oysa dursun özbek'in planı ile 300bin kazanır demiş. araştırmadan tüm samimiyetimle diyorum ki "eminim doğrudur", zaten düz mantıkla bunu herkes hesaplar.
nedir düz mantık? projeyi bizim finanse etmemiz veya projeyi bir yüklenicinin finanse etmesi...
kulüp olarak bu projeyi finanse edecek paramız var mı? hepinizin acı acı gülümsediğine eminim: yok!
süheyl bey dün şunu deseydi, yer yerinden oynardı: bu projenin maliyeti 250bin bakın bu da bizim 250bin liralık kaynağımızın belgesi. biz 250yi veriyoruz, projeyi kendimiz yapıyoruz, kimseye al açmıyor ve dönüşte de 1milyarı kulübün kasasına sokuyoruz. 250yi izninizle düşüyoruz ve kalan 750bin ile galatasaray spor kulübü çok çok çok başka bir sportif dünyaya merhaba diyor. geçin futbolu, bu paranın yüzde biri ile örneğin bir kürek tesisi yapacağız, her olimpiyatta 4 sporcumuz yarışacak...
peki böyle bir beyanat var mı? yok :( para var mı? yok :( bu durumda elimizde ne var? win-win durumu var veya daha türkçe yazarsak rant-rant durumu var. öpe öpe devlet ve devletin işaret ettiği yüklenici ile çalışılır ve inşallah 300bin cebimize girer. bu kar mıdır zarar mıdır, üstteki yazıyı birkez daha okuyunuz.
ha şu var, taraftar öyle bir etik ağırlık koyar ve der ki "bir dakika! biz dursun özbek başkanı önceki seçime 1 ay kala koltuğa oturtan, yıllardır kapalı kalan adayı (ne hikmetse) 1 ay sonra pat diye açan, florya arazisini cart diye kulübe kazandırtan, kulüp mikrofonundan belediye başkan adayım için destek açıklaması yaptıran, yanağını sıktıran güce karşı durmak istiyoruz, varsın bankalar birliği borcumuz 9 yılda ödensin varsın florya şimdiki gibi kalsın" o zaman işin rengi değişir. peki bu denir mi?
asla denmeyeceğini sen de biliyorsun ben de biliyorum. çünkü herşeyden önce taraftar (buna üyelerimiz de dahil) istiyor ki ben kazanayım, ben büyüyeyim, ben sevineyim hep ben önde koşayım. bunlar olurken neden ödün verdiğim aklımın ucundan köşesinden geçer ama yokmuş gibi davranırım işime bakarım. zaten tek potansiyel rakibimin hali içler acısı, eh bu fırsat kaçmaz.
bu siyah - beyaz bir konu değil. bu girdinin amacı da kimseye etik ve ahlak dersi vermerk değil. süheyl bey olmayan parayla idealist yaklaşıyor, dursun bey de realist olarak gemiyi yüzdürmeye çalışıyor ki herşeyden önce otorite "böyle konuşmamıştık" diyerek canını sıkmasın. otorite istediğini alsın dursun bey de alsın, arada kulüp yeni idman tesisine kavuşsun ve taraftar da istediğini alsın.
şimdi gelelim bütün bu özetten sonra esas soruya: kulüp 300ü alıp borçlar silindikten sonra kulübün işleyişinde yapısal anlamda ne reform yapılmış olacak da tekrar (sürdürülemez) borç yazmaya başlamayacağız? bu noktada geçen sene bir genel kurulda çıkıp "şöyle gelir böyle gelir oradan gelir buradan gelir" diyerek ağzımıza bir kaşık bal çalan erden timur beyden bir güncelleme sunumu bekliyorum ki 300ü aldıktan sonra bizi güzel günlerin beklediğine kanaat getirelim. yoksa florya projesi olur size riva projesi 2 ve yine hep beraber üzülürüz. galatasarayın hiçbirzaman gelir problemi olmadı ki!
dursun özbek'in değil de bizim yolumuzla yürürseniz kulüp bu projeden (rakamları doğru yazma hassasiyeti gösteremediğim için özür dilerim) yuvarlak hesap 1milyar kazanır oysa dursun özbek'in planı ile 300bin kazanır demiş. araştırmadan tüm samimiyetimle diyorum ki "eminim doğrudur", zaten düz mantıkla bunu herkes hesaplar.
nedir düz mantık? projeyi bizim finanse etmemiz veya projeyi bir yüklenicinin finanse etmesi...
kulüp olarak bu projeyi finanse edecek paramız var mı? hepinizin acı acı gülümsediğine eminim: yok!
süheyl bey dün şunu deseydi, yer yerinden oynardı: bu projenin maliyeti 250bin bakın bu da bizim 250bin liralık kaynağımızın belgesi. biz 250yi veriyoruz, projeyi kendimiz yapıyoruz, kimseye al açmıyor ve dönüşte de 1milyarı kulübün kasasına sokuyoruz. 250yi izninizle düşüyoruz ve kalan 750bin ile galatasaray spor kulübü çok çok çok başka bir sportif dünyaya merhaba diyor. geçin futbolu, bu paranın yüzde biri ile örneğin bir kürek tesisi yapacağız, her olimpiyatta 4 sporcumuz yarışacak...
peki böyle bir beyanat var mı? yok :( para var mı? yok :( bu durumda elimizde ne var? win-win durumu var veya daha türkçe yazarsak rant-rant durumu var. öpe öpe devlet ve devletin işaret ettiği yüklenici ile çalışılır ve inşallah 300bin cebimize girer. bu kar mıdır zarar mıdır, üstteki yazıyı birkez daha okuyunuz.
ha şu var, taraftar öyle bir etik ağırlık koyar ve der ki "bir dakika! biz dursun özbek başkanı önceki seçime 1 ay kala koltuğa oturtan, yıllardır kapalı kalan adayı (ne hikmetse) 1 ay sonra pat diye açan, florya arazisini cart diye kulübe kazandırtan, kulüp mikrofonundan belediye başkan adayım için destek açıklaması yaptıran, yanağını sıktıran güce karşı durmak istiyoruz, varsın bankalar birliği borcumuz 9 yılda ödensin varsın florya şimdiki gibi kalsın" o zaman işin rengi değişir. peki bu denir mi?
asla denmeyeceğini sen de biliyorsun ben de biliyorum. çünkü herşeyden önce taraftar (buna üyelerimiz de dahil) istiyor ki ben kazanayım, ben büyüyeyim, ben sevineyim hep ben önde koşayım. bunlar olurken neden ödün verdiğim aklımın ucundan köşesinden geçer ama yokmuş gibi davranırım işime bakarım. zaten tek potansiyel rakibimin hali içler acısı, eh bu fırsat kaçmaz.
bu siyah - beyaz bir konu değil. bu girdinin amacı da kimseye etik ve ahlak dersi vermerk değil. süheyl bey olmayan parayla idealist yaklaşıyor, dursun bey de realist olarak gemiyi yüzdürmeye çalışıyor ki herşeyden önce otorite "böyle konuşmamıştık" diyerek canını sıkmasın. otorite istediğini alsın dursun bey de alsın, arada kulüp yeni idman tesisine kavuşsun ve taraftar da istediğini alsın.
şimdi gelelim bütün bu özetten sonra esas soruya: kulüp 300ü alıp borçlar silindikten sonra kulübün işleyişinde yapısal anlamda ne reform yapılmış olacak da tekrar (sürdürülemez) borç yazmaya başlamayacağız? bu noktada geçen sene bir genel kurulda çıkıp "şöyle gelir böyle gelir oradan gelir buradan gelir" diyerek ağzımıza bir kaşık bal çalan erden timur beyden bir güncelleme sunumu bekliyorum ki 300ü aldıktan sonra bizi güzel günlerin beklediğine kanaat getirelim. yoksa florya projesi olur size riva projesi 2 ve yine hep beraber üzülürüz. galatasarayın hiçbirzaman gelir problemi olmadı ki!
