5809
türk futbolunu günümüz türkiye konjonktürüne getirmiş yani ayrıştırmış kötü niyetli iş insanı.
hatta bunu da birebir aynı taktikleri kullanarak yaptı; suçladı, düşman yarattı, kin ve nefrete teşvik etti ama aynı zamanda iş her ciddiye bindiğinde veya tepki aldığında tüm yaptıklarını inkar etti. hatta iş zirve yapıp kontrol edilemez hale geldiğinde de (bkz: 17 mart 2024 trabzonspor fenerbahçe maçı olayları) şüphesiz masum rolündeydi.
tüm bunları yaparken de fenerbahçe taraftarını kendisine körü körüne inanan her dediğini kanun kabul eden bir güruh haline getirdi. yine işi kolay oldu çünkü ortada büyük bir galatasaray kompleksi, başarısızlık ve ezilmişlik vardı.
oynadıkları ve her puan kaybetmek üzere oldukları anda penaltılarla kırmızı kartlarla geniş bir yelpazede imdatlarına yetişen bariz hakem hatalarını* hepimiz gördük. bunları yavuz hırsız ev sahibini bastırır atasözüne nazire yaparcasına sanki tüm maç hakem onların aleyhinde davranmış gibi açıklama yaparak ve yaptırarak çok güçlü bir şekilde ısrarla mağdur rolü oynayıp savuşturması da şeytani bir taktikti.
omurgasız ve parasız anadolu takımlarını (veya başkanlarını demeliyim belki de) parasıyla köle yaptı. tribünleribni kendi taraftarının kullanımına açtırdı. neredeyse istisnasız her maç sonrası hakemle ilgili bir problem olsun olmasın -%99 yoktu- hakeme yönelik adaletsizlik temalı açıklamalar yaptırdı. bizim kayrıldığımız algısını her yönden bastırarak yaratmaya çalıştı.
tff konusuna girmeme gerek bile yok. bize verdiği ve rakiplerimize vermediği cezalardan, duruşlarından niyetlerini gayet açık belli ediyorlar zaten. ali koç'un başlattığı ve yarattığı bu kaosu bırakın engellemeyi tırmandırmak için alttan alta her şeyi yaptılar.
bütün bu prodüksiyona açık ara şampiyonluk yakışır değil mi? tabi ki hayır. çünkü biz varız ve neredeyse tek başımıza direniyoruz. onlar da çevresel faktörlerle uğraşmaktan bok gibi oyunlarına odaklanamıyorlar.
peki günlük hayatımızda geldiğimiz hale bakalım; ben fenerbahçe'li arkadaşlarımla futbol konuşmayı tamamen bıraktım. tartışmayalım, kavga etmeyelim, çünkü o muhabbetin farklı bir sonucu kalmadı artık. olanlara tamamen ali koç ve medya maymunları ne diyorsa o açıdan yaklaştıkları ve itiraz kabul etmedikleri için günlük hayatta futbol muhabbeti, tatlı rekabet konusu tamamen kapandı.
lider olmamıza ve şampiyon olacağımızdan da şüphem olmamasına rağmen ben artık bu ortamdan çok sıkıldım. hakemin yumruklandığı, futbolcunun taraftarı dövdüğü, genel anlamda berbat olan hakemlerimizin istikrarlı olduğu tek konunun hep aynı takımın lehine hata yapmak olduğu, kaos demenin bile hafif kaldığı bir ortam. ve bu kral çıplak diyemeyen, derse aç kalacağını düşünen medya mensupları.
içine edilmiş türkiye süper ligi.
hatta bunu da birebir aynı taktikleri kullanarak yaptı; suçladı, düşman yarattı, kin ve nefrete teşvik etti ama aynı zamanda iş her ciddiye bindiğinde veya tepki aldığında tüm yaptıklarını inkar etti. hatta iş zirve yapıp kontrol edilemez hale geldiğinde de (bkz: 17 mart 2024 trabzonspor fenerbahçe maçı olayları) şüphesiz masum rolündeydi.
tüm bunları yaparken de fenerbahçe taraftarını kendisine körü körüne inanan her dediğini kanun kabul eden bir güruh haline getirdi. yine işi kolay oldu çünkü ortada büyük bir galatasaray kompleksi, başarısızlık ve ezilmişlik vardı.
oynadıkları ve her puan kaybetmek üzere oldukları anda penaltılarla kırmızı kartlarla geniş bir yelpazede imdatlarına yetişen bariz hakem hatalarını* hepimiz gördük. bunları yavuz hırsız ev sahibini bastırır atasözüne nazire yaparcasına sanki tüm maç hakem onların aleyhinde davranmış gibi açıklama yaparak ve yaptırarak çok güçlü bir şekilde ısrarla mağdur rolü oynayıp savuşturması da şeytani bir taktikti.
omurgasız ve parasız anadolu takımlarını (veya başkanlarını demeliyim belki de) parasıyla köle yaptı. tribünleribni kendi taraftarının kullanımına açtırdı. neredeyse istisnasız her maç sonrası hakemle ilgili bir problem olsun olmasın -%99 yoktu- hakeme yönelik adaletsizlik temalı açıklamalar yaptırdı. bizim kayrıldığımız algısını her yönden bastırarak yaratmaya çalıştı.
tff konusuna girmeme gerek bile yok. bize verdiği ve rakiplerimize vermediği cezalardan, duruşlarından niyetlerini gayet açık belli ediyorlar zaten. ali koç'un başlattığı ve yarattığı bu kaosu bırakın engellemeyi tırmandırmak için alttan alta her şeyi yaptılar.
bütün bu prodüksiyona açık ara şampiyonluk yakışır değil mi? tabi ki hayır. çünkü biz varız ve neredeyse tek başımıza direniyoruz. onlar da çevresel faktörlerle uğraşmaktan bok gibi oyunlarına odaklanamıyorlar.
peki günlük hayatımızda geldiğimiz hale bakalım; ben fenerbahçe'li arkadaşlarımla futbol konuşmayı tamamen bıraktım. tartışmayalım, kavga etmeyelim, çünkü o muhabbetin farklı bir sonucu kalmadı artık. olanlara tamamen ali koç ve medya maymunları ne diyorsa o açıdan yaklaştıkları ve itiraz kabul etmedikleri için günlük hayatta futbol muhabbeti, tatlı rekabet konusu tamamen kapandı.
lider olmamıza ve şampiyon olacağımızdan da şüphem olmamasına rağmen ben artık bu ortamdan çok sıkıldım. hakemin yumruklandığı, futbolcunun taraftarı dövdüğü, genel anlamda berbat olan hakemlerimizin istikrarlı olduğu tek konunun hep aynı takımın lehine hata yapmak olduğu, kaos demenin bile hafif kaldığı bir ortam. ve bu kral çıplak diyemeyen, derse aç kalacağını düşünen medya mensupları.
içine edilmiş türkiye süper ligi.