45
djalminha, makaay, tristan'lı deportivo; yıldızlar karması valencia; denilson'lu betis; karpin, mccarthy, makelele, celades'li celta vigo; etoo'lu mallorca; raul tamudo'lu espanyol; javi moreno'lu alaves; jankauskas'lı veya sonrasında kovacevic'li sociedad; hasselbaink'li atletico; etxeberria, urzaiz'li athletic bilbao gibi örnekler çoğaltılır.
futbolu güzel kılan her takımın sahip olduğu bayrak adamları, yıldızlarıydı. orta sıra bir takımda parlayan bir oyuncu birkaç ay içinde veya sene sonunda büyük bir takımda kümelenmiyordu. yukarıda saydığım isimler, bugünün futbolunda max. 20 kulüpte toplanıyor. ancak o dönemler bu aidiyet rekabeti de arttırıyordu, maçları da keyifli kılıyordu.
matthew le tissier gibi bir isim bile southampton'da başladı ve bitirdi. bugünün futbol dünyasında olasılığı yok gibi bir şey. özlenen bence bu. her sene belli başlı üç beş kulübün hegemonyası, futbol için en büyük tehdit. futbolda süreyi kısaltmak, yeni kurallar getirmekten daha çok odaklanılması gereken nokta bu.
futbolu güzel kılan her takımın sahip olduğu bayrak adamları, yıldızlarıydı. orta sıra bir takımda parlayan bir oyuncu birkaç ay içinde veya sene sonunda büyük bir takımda kümelenmiyordu. yukarıda saydığım isimler, bugünün futbolunda max. 20 kulüpte toplanıyor. ancak o dönemler bu aidiyet rekabeti de arttırıyordu, maçları da keyifli kılıyordu.
matthew le tissier gibi bir isim bile southampton'da başladı ve bitirdi. bugünün futbol dünyasında olasılığı yok gibi bir şey. özlenen bence bu. her sene belli başlı üç beş kulübün hegemonyası, futbol için en büyük tehdit. futbolda süreyi kısaltmak, yeni kurallar getirmekten daha çok odaklanılması gereken nokta bu.